’Mimar Sinan’ın Aptal Torunları’

Tarihi Kentler Birliği’nin hafta sonu yapılan toplantısına giderken, son selin bırakmış olduğu tahribatı gördük... Mimar Sinan’ı (Silivri ve Küçükçekmece’de) yaptığı köprülerle hatırladık; bir yandan da karayollarımıza yapılan ancak ’rant’a kurban giden köprüleri...

Kent kimliklerimize böyle mi sahip çıkacağız?

Mimar Sinan, uzun köprüler yapmış... Bizimkiler ise açıklık ve uzunluklar hesaba katılmadan dar menfezlerle sele boğulmuş. Feyazan debileri hiç düşünülmemiş. Bunun sonucunda da şiddetli yağış sonucunda oluşan seller, dere yataklarına sürüklenen ağaç kütükleri ve çamurla yolunu bulamamış, bunun sonucunda da bütün tarla ve yazlık konutları basmış. Tarlalarda yol bulamayan su nedeniyle ekili buğdaylar mahvolmuş.

Özelikle İstanbul-Tekirdağ yolunda menfezlerde görülen manzara karşısında bir mühendis dostumuzun ifade ettiği gibi şu söze hak verilmez mi?

"Sinan’ın aptal torunlarını sel basmış!"

Altyapı ve yol mühendisliğimiz, köprü-su mühendisliğimiz, kent plancılığımız ve de yerel yönetimciliğimiz... Ranta dayalı bir anlayışa karşı doğanın isyanına karşı tuş olmuşlar.

Yerleşim yerleri ve tarım alanlarında ’köşeyi’ dönmek isteyen yağmacı zihniyet, sele gömülmüş. Mimar Sinan’ın lanetine uğramışlar sanki... Mühendislik ayıplarının sonucunda meydana gelen zararı gördüğünüzde kahroluyorsunuz. Tekirdağ sahili boyunca yapılan köprülerde feyazan debileri hiç göze alınmaz mı? Marmara’ya akan o dere yataklarını kimler imara açmış; bu yağmadan kimler nemalanmış, hiç düşünülmüyor mu?

Yetkisi olup sorumluluğu olmayan ’gaspçılar’dan kimse hesap sorulmaz mı? Eski-yeni mühendislerin dosyalarını açarsanız, orada o isimleri bulacaksınız. Hemen yargıya gitmelisiniz... Bilirkişi raporlarına dayalı iddianame üzerinde hákim, felaketin olduğu yerde (dere ağzı, köprü veya viyadük önünde) kararını hemen vermelidir. Halk ’rantçı hırsızların’ kim olduğunu biliyor.

’Tarihi miras’ta belediyeler yarışa girdiler
Tarihi Kentler Birliği, 2000 yılında dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’ın desteği ile 60 belediye tarafından kurulmuş. Belediyelerin kentlerindeki tarihi mirası sahiplenmesinden sorumlu olmasını amaçlayan birliğin kuruluşunda ÇEKÜL ve Mimarlar Odası da yer almış. Tantan bu konuya o kadar önem vermiş ki, valilerin ’liyakat’ koşulları arasına, illerindeki kültürel mirası restore etme koşulunu da eklemiş. Türkiye’nin bütün kimlik değerlerinin yaşatılması için geniş bir işbirliği oluşmuş. Bugün 228 belediye üye birliğe... Her yıl dört seminer, iki kongre düzenleyerek çalışmalar gözden geçiriliyor. Bu buluşmalara her seferinde 500’den fazla STK, bürokrat, teknisyen ve akademisyen katılıyor. Birliğin başkanlığını, Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki yürütüyor; 6 belediye başkanı Encümen’i oluşturuyor. Prof. Metin Sözen’in başkanlığındaki Danışma Kurulu’nda Prof. Haluk Abbasoğlu, Oktay Ekinci, Prof. Cevat Geray, Prof. Ruşen Keleş, Mithat Kırayoğlu, Fikret Toksöz gibi imar ve kentsel kültürde uzman kişiler bulunuyor.

Tarihi eserlerin korunma ve onarım çalışmalarına ÇEKÜL, danışmanlık hizmeti veriyor. Birliğe üye belediyelerin başlattıkları 100’e yakın restorasyon projesi bulunuyor.

Özhaseki, "Eğer kültürümüzü bilmezsek geçmişimizi de bilmeyiz" diyor. Prof. Sözen "Birliği üye olmanın belediyelerimiz için artık bir prestij konusu sayıldığını" söylüyor. Avrupa Tarihi Kentler Birliği’nin 2 numaralı kurucusu olan birlik, üye belediyelerin aidatları ile kaynak sağlıyor. Birliğin hafta sonundaki ’Tekirdağ Buluşması’nda, dünya kentleri ile kültürel işbirliği konusu ele alındı. Buluşmaya ev sahibi yapan Tekirdağ Belediye Başkanı Ahmet Aydın, Yunanistan ve Türkiye’deki Trakya kültürünü barındıran belediyeler arasındaki işbirliği örneklerini anlattı. Tekirdağ’da onarım bekleyen 200’den fazla sivil mimari örneği bulunuyor. Bunların yok olmaması için oluşturulacak yöntemleri Aydın açıkladı. Kastamonu’da 60 konağın onarıldığı düşünülürse, Tekirdağ’da bu konuda geniş bir çalışmanın yapılması gerekiyor. Kastamonu’da geçmişte 60 konak onarılarak ayağa kaldırılmış ve valilik birlik tarafından ödüle layık görülmüştü. Tekirdağ’da, tarihi eserleri onarma ve koruma çalışmalarında Selçuk Dulkadiroğlu (Dulkadirli-Kırşehir), Mehmet Osmanbaşoğlu (Ağırnaslı-Kayseri) ile Midyat Belediye Başkanı Şeyhmuz Nasıroğlu’nun çalışmaları övgüyle anlatıldı.

Birlik üyeleri Marmara Ereğli’yi ziyaretlerinde, bir tarafta imar yağmasına üzülürlerken, bir taraftan da ’Perinthos’ antik kentinde bulunan mozaikleri de merakla izlediler. Zeugma’dan sonra büyük yankı yaratacağını söyleyebiliriz.

TÜRKİYE Çevre Platformu’nun (TÜRÇEP) madenlere, ormana, suya, çevreye, doğaya, yaşam hakkına sahip çıkmak için 23 Kasım’da Türkiye genelinde 7 noktadan (Artvin, Akçakoca, Çanakkale, Edirne, Samandağ, Taşucu, Konya) başlattıkları yürüyüş bugün Ankara’da son buluyor. TÜRÇEP bileşenleri, Çevre ve Orman Bakanlığı’nda yapılacak bir toplantıyla talepleri ve yasa önerilerini içeren dosyayı ilgili bakanlıklara sunacak.