Mart ayının inatçı soğuğuna karşı geleneksel
“kitap+kahve” formülünü salık veren Mimarizm;
“Karanlık Oda”ya Polonya’yı konuk ederek, bu tarih dolu Orta Avrupa ülkesini
hava şartlarından etkilenmeden ziyaret etmenizi sağlıyor. “Çat Kapı” için daha
ılıman bir coğrafyaya rotasını çeviren Mimarizm ekibi, İspanyol mimarlık
pratiğine sürpriz bir bakış atıyor. “İş Dışı”na Fransız ekolünün “İstanbul”
portresi damgasını vururken, Denge Mimarlık’ın “Tarihi Yemişhan Dönüşüm Projesi”
özgün bir “İlk Yapı” örneği sunuyor.
Mart ayı ve soğuklar ile
ilgili veciz çıkarım bu sene de kendini doğrulayınca, bu gibi durumlarda
yapılacak en güzel aktivitenin kıraat olduğundan yola çıkarak, mekanı ve hizmeti
ile sıcak bir ortam sunan kitapevlerinin yolunu tuttuk.
“Çat Kapı” bölümü için söyleşi
yapma talebimize, İspanyolların ağırkanlılıklarının aksine, ışık hızıyla yanıt
veren Manuel Ocaña, söyleşi için takım elbisesini giymek üzere evinin yolunu
tuttuğu için, gülen yüzüyle Carolina karşılıyor bizi…
“İlk Yapı”, 1885'e
tarihlenen Gaziantep Şirehan ve Yemişhan’ın dönüşüm projesine yer veriyor. Denge
Mimarlık'ın kotardığı tasarım, yan yana oluş ve yapılış amaçlarıyla birlikte
düşünülmüş bu iki binayı bir otel-restaurant kompleksine dönüştürüyor.
“Karanlık Oda”, Mart ayında Mehmet
Akça'nın gözünden Polonya'ya bakıyor. Fotoğraflar, Ekim 2010 – Şubat 2011
arasında Varşova, Bialystok, Lodz, Suprasl’da çekilmiş.
Fransız
Mimarlık Enstitüsü tarafından 1983'ten beri yayımlanan “Kent Portesi” dizisinin
son halkası, "İstanbul" oldu. Pierre Pinon, 23 yıl sonra yeniden elden geçirdiği
kitabını Mimarizm için değerlendirdi.
Tünel'den
başlayan ve Şişhane üzerinden Karaköy'e doğru akmaya niyetli kentsel
hareketliliği takip ederken radarımıza, İstinye Park’tan aşinalık
geliştirdiğimiz Bej’in “Kahve” versiyonu ile onun –hem mecazi hem de dosdoğru
anlamda- tasarımcı kardeşi “Kağıthane”yi kapsayan bir mekan takılıyor.
Her biri mimarlık
disiplini içinde kendi anlamını üreten "sürdürülebilirlik" kavramın temelindeki
farklılık, “doğa” tanımının farklılaşmasıyla başlar. Bu bağlamda kavramın farklı
taraflarını algılamaya çalışırken, öncelikle doğanın ne olduğuna dair ortaya
atılan görüşlere bakmamız gerektiği taraftarıyım.