Mono Electric’in Yerli Üretim Üssü



Uluslararası bir firma olan Mono Electric, 2011 yılında Türkiye’deki fabrikasında üretime başladı. İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan fabrika, ilk etapta Cezayir’deki Mono Electric fabrikasına destek veriyor. 2012 yılında Avrupa, Afrika, Orta Doğu ve Balkanlar dahil yaklaşık 30-35 ülkeye ihracat yapmaya başlıyor. Mono Electric, 2013 yılının başında da Hadımköy’deki son modern teknoloji ile donatılmış, 14 bin metrekare kapalı alandaki yeni fabrikasına geçiyor ve 150 kişilik bir ekiple üretim faaliyetlerini buradan yürütmeye devam ediyor. Yeni fabrika ile beraber Mono Electric, iç pazara da ürün vermeye başlıyor. Yılda yaklaşık yüzde 50 – 70 arası büyüme ile 2016’nın sonunda sektörün ilk 4 büyük oyuncusu arasına girdiklerini söyleyen Mono Electric Genel Müdürü Enver Katrancı, “2023 hedefimiz, kendi sektörümüzde bir numara olmak. Türkiye’de şu anda içi pazarın yaklaşık yüzde 20’si üzerindeki bir hakimiyetimiz var. Yurt dışı pazarda da yine 36 farklı ülkeye ihracat yapıyoruz” diyor.

Mono Electric’in diğer bir fabrikasının bulunduğu Cezayir, firmanın ihracat yaptığı en büyük pazar konumunda bulunuyor. Rusya, İran, Balkan ülkeleri, Almanya ve Türki Cumhuriyetler firmanın yoğun bir şekilde ihracat yaptığı ülkeler arasında yer alıyor.

Resim Galerisi Burada Görünecek

 

İstanbul Hadımköy’deki fabrikanın 5 katı büyüklüğünde olan Cezayir’deki fabrikada yaklaşık 1200 kişi çalışıyor. İki fabrikanın birbirinden bağımsız şekilde üretim yaptığının altını çizen Katrancı, “Cezayir’deki fabrika tamamen Cezayir ve yakın bölgedeki Afrika pazarına hitap ediyor. Hadımköy fabrikası ise daha çok Avrupa ve Balkan ülkelerine yönelik çalışıyor” diyor.

TSE akrediteli bağımsız laboratuvar

Mono Electric Hadımköy fabrikası, günlük 150 bin civarında anahtar - priz grubu üretim kapasitesine sahip ve bunun da yüzde 80’lik kısmını şu anda kullanıyor. Avrupa menşeili makinelerle üretim yapan fabrikada, Alman markası Krauss Maffei enjeksiyon makineleri ve tam otomasyonlu egzantrik makineler tercih ediliyor. Montaj bölümünde şu anda 3 tane anahtar - priz montaj otomasyon makinesi ve bunlarla akuple edilen paketleme makineleri bulunuyor. Fabrikada TSE tarafından akrediteli bağımsız bir laboratuvar da yer alıyor. Enver Katrancı, tüm ürünlerin yüzde 100 kontrolünün sağlanarak üretim yapıldığını ve son tüketiciye hızlı bir şekilde gönderildiğini söylüyor.

MonoMono Electric Genel Müdürü Enver Katrancı

Hedef, yerli otomasyonla üretim

Mono Electric’in ürün gamında 8 değişik anahtar- priz serisi olduğunu ifade eden Katrancı, ürünlerle ilgili şu bilgileri aktarıyor: “Ekonomik segmentten başlayarak lüks segmente uzanan 4 değişik ürün grubumuz var; ama 8 farklı serimiz bulunuyor. Bunların yanında yeni bir ürün olan nemli yer IP 54 ve modüler serisi de yapılıyor. Şu an tasarımları bitti, kalıplama aşamasında. Yılın ikinci yarısında üretimine başlanacak. Bunun yanında grup prizler de var. Türkiye’de en çok çeşide sahip grup prizlerini Mono Electric üretiyor. Bu ürünlerin yanı sıra aksesuar grupları dediğimiz, konutlarda kullanılan fişler, prizler ve seyyar tip ürünler de mevcut. Sigorta kutusu da üretiyoruz. Yakın zamanda panel ve LED aydınlatmaların üretimini de devreye alacağız.” Son teknoloji ile üretilen ve TSE aşamasında olan şalt ürün grubunu da Türkiye’de satmaya hazırlanan Mono Electric, 5 yıl içerisinde tamamen yerli otomasyonla şalt üretimi yapmayı hedefliyor. Firma, bu yeni ürünlerin yanı sıra mevcut olan makine parkına ilave olarak 8 enjeksiyon, 4 tane de otomasyon makinesi almayı planlıyor.

Özellikli ve avantajlı ürünler

Katrancı, Mono Electric’in bazı farklılıklarından dolayı sektörde ayrı bir konumda olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Sigorta kapaklarında kırılmaz kapak kullanıyoruz. Tüm ürünlerimiz ‘halogen free’ özellikli olup, grup priz ürünlerinin de içi ve dışı yanmaz malzemeden üretiliyor. 8 farklı ürün gamımızın içinde tek mekanizma ve kapakla 8 farklı çerçeve kombinasyonu yapılabiliyor. Bu da bize artı bir avantaj sağlıyor. Tek mekanizma olması nedeniyle hem üretim hem de bayilerimiz için avantaj sağlıyor. Böylelikle bayilerimiz çok az miktarda stok tutarak, değişik ürün yelpazesini müşterilerine sunma imkanı oluyor. Alternatif seçenek olarak da sunabiliyor.” Mono Electric, ürünlerini kişileştirmek isteyen kullanıcıları için de farklı renklerde ürün üretiyor. Ürünlerin üzerine lazerle kişi ya da proje ismi yazdıran Mono Electric, bu hizmeti için ekstra bir ücret de talep etmiyor.

Firma, Türkiye’deki satışlarını bölge ya da şehir bazlı çalışan 40 bayisi üzerinden yapıyor, fabrikadan direkt satış hizmeti sunmuyor.

Reklam Goruntulenme Bolumu

Üretim süreci ve stratejisi

Fabrikada, 3-4 çeşit plastik hammadde; pirinç ve sac olmak üzere 2 çeşit de sac malzemesi kullanılıyor. Tüm bu malzemelerin fabrikaya hammadde olarak geldiğini kaydeden Katrancı, “Hammadde; mevcut makine parkurunda, plastik enjeksiyon ve metal pres makinelerinde kesilip, şekillendiriliyor. Yarı mamul hale getiriliyor. Bu yarı mamuller, fabrika dışında bulunan ve otomasyon sistemiyle çalışan atölyemizde boyanıyor. Ondan sonra diğer ürünlerin tamamı montajdan geçerek, yine otomasyon makineleriyle yüzde 100 kontrol edilerek üretiliyor” diyor.

Mono Electric, kar-zarar gözetmeksizin kaliteli ürün elde etme stratejisi izliyor. Katrancı,  “Dünya standartlarının tamamını karşılayabilecek kalitede ürünler üretebilmek için uygun ve doğru hammaddeler kullanıyoruz. Pazarda rekabet edebilmek için minimum karla piyasaya bunu sunabilmek ve bayilerimize rakiplerimizden çok daha fazla kar marjı bırakarak ürünü satmalarını sağlıyoruz” diyerek üretim stratejilerini özetliyor. Bunları yaparken hızlı karar verip, hızlı üretim yapma kabiliyetine sahip olduklarını belirten Katrancı, “Rakiplerimiz siparişi aldıktan sonra 20 gün ya da bir ay içinde üretim ve sevkiyat yaparken bizler maksimum bir hafta içinde sevkiyatlarımızı gerçekleştiriyoruz. Bunun da sebebi yoğun bir şekilde hammadde ve yarı mamul stoğu bulundurmamız” diyor.

“Kamu projelerinin çoğunda biz varız”

Ağırlıklı olarak ihracat odaklı çalışan firma, piyasa şartları gereği iç pazara da yoğun bir şekilde ürün veriyor. Mono Electric, üretiminin yüzde 50’sini şu an iç piyasada satıyor. Konut projelerinin Türkiye’de çok fazla olmasının bunda önemli bir etken olduğuna değinen Katrancı, sözlerini şu şekilde sürdürüyor: “Konut projeleri, hükümet tarafından ekonominin lokomotifi olarak görülüyor. Projeler ne kadar çok olursa o kadar da çok talep alıyoruz. Sektörümüzdeki büyük firmaların çoğu yabancı sermayeye satılmış durumda. Bu da bize bir avantaj sağlıyor. Devletin TOKİ ve KİPTAŞ’ın projeleri üzerinden yerli üreticiyi destekleme gibi projesi de var. Kamunun yaptığı projelerde yerli ürünlere daha fazla ağırlık veriliyor, bu da artarak devam ediyor. Bu gelişmeler sonucunda da bize ekstra bir talep oldu. Kamu projelerin çoğunda şu anda Mono Electric var.”

Yüzde 100 büyüme hedefi

2016 yılında üretim hedeflerine ulaşan firmanın bu yıl ki hedefi, yüzde 100 büyümek. Katrancı, büyüme hedefiyle ilgili olarak şu bilgileri veriyor: “Krizler yeni fırsatlar doğurur mantığıyla yüzde 100 büyüme hedefliyoruz. Pazarda rekabet ettiğimiz çoğu firmadaki sıkıntıları ve problemleri görüyoruz. Gördüğümüz için de bunlara göre tedbirleri alarak yüzde 100 büyüme planlıyoruz. Şu anda da yüzde 100 büyümeyi sağlayacak olan bağlantılar da yapıldı. Bundan sonraki amacımız, sadece o bağlantıların üretimlerini zamanında verebilmek.”

“Üretim ve satışta hızlıyız”

Katrancı, Türkiye anahtar-priz sektörünün son durumu ile ilgili olarak da şu değerlendirmeyi yapıyor: “Türkiye’deki anahtar-priz sektörü yaklaşık 5 yıldan bu yana yabancı sermayenin eline geçmeye başladı. Sektörümüz Avrupa-Asya kökenli büyük global firmaların hedefi haline geldi. Sektördeki bir marka hariç, büyük oyuncuların tamamı şu an yabancı global firmaların eline geçmiş durumda. Biz kendimizi bu yönden şanslı hissediyoruz. Yabancılar Türkiye’deki satış ve üretim mantığını çok fazla bilmediği için büyüme hedefini yakalayamıyor ve sürekli küçülüyor. Biz bu firmaların arasından sıyrılabilmek için hızımızı kullanıyoruz. Kendi öz sermayesi ile faaliyet gösteren bir şirketiz, herhangi bir kredi de kullanmıyoruz. Öz sermaye olarak da güçlü bir firmayız; dolayısıyla yabancı firmalar Mono Electric’ten çekiniyor. Bütün bu gelişmeler bize artı sağladığı için de her sene katlanarak büyüyoruz.”

“Türkiye elektrik sektöründe üretim üssü”

Türkiye’nin belirli sektörlerde üretim üstü olduğunu ifade eden Katrancı, bunun nedenlerini de şu şekilde açıklıyor: “Öncelikle kaliteli üretim yaptığı için üretim üstü. İşçilik maliyetlerinin Avrupa ülkelerinden daha ucuz olması da ikinci büyük etken olarak karşımıza çıkıyor. Beyaz eşya sektöründe de bir dönem benzer bir durum vardı. Şimdi de elektrik sektöründe aynı durum söz konusu. Elektrik sektöründe Alman, İtalyan ve Fransız standardında ürün kullanan ülkelerin tamamına ihracat Türkiye’den yapılıyor. Büyük bir pazardan söz ediyoruz. Yabancı global firmalar da bu büyük pazara Türkiye’de şirket satın almaları yaparak hakimiyet kurmaya çalışıyor. Mantıksal ve stratejik hatalar yapıyorlar. Pazarı bilmemeleri ve dinamikliklerine hızlı reaksiyon gösteremedikleri için de büyümeye çalıştıkça eksiye doğru gidiyorlar.”

“Tekelleşme son tüketiciye zarar verir”

Yabancı global bir firma ile ortaklık düşünmediklerini sözlerine ekleyen Katrancı, “Herkes kendi işi ve başarısını kendisi elde etsin. Tekelleşmenin son tüketiciye zararı dokunacak. Son tüketiciye dokunan zarar, hem ülke ekonomisini ve hem de bizi etkiler” diyor. 5 yıl içerisinde sektörde ilk 1’de yer almayı hedeflediklerini yenileyen Katrancı; Mono Electric’in kendi emeği, iş tecrübesi ve yatırımlarıyla bu yönde ilerlediğinin altını çiziyor. Rakip firmaların kendilerini çok fazla ilgilendirmediğine dikkat çeken Katrancı, “Biz doğru bildiğimizi yapmaya çalışıyoruz. 2013 yılından 2016 yılının sonuna kadar, sıfırdan geldiğimiz noktada doğru adımlar attığımıza inanıyoruz” diye ekliyor.

Reklam Goruntulenme Bolumu