New York Times'ın İlgisi

Önceki hafta New York Times’ta yayımlanan ‘İstanbul metrosunda arkeolojik tahribat’ konulu haberin ulusal basında da geniş yer tutması üzerine Mimarlar Odası’nda yaptığımız ve kamuoyuna açıkladığımız değerlendirmeler “farklı yorumlar” la karşılandı...

Tarihin bizim için de çok ‘değerli’ olduğunu; ancak, İstanbul’un yıllardır ‘metrosuz’ bırakılmasındaki “ABD kaynaklı demiryolu düşmanlığı” nı sorgulamak gerektiğini “New York Times’e anımsatma” yı yerinde bulan ve kutlayanlara teşekkürler...

Ne var ki bazıları da kültürel mirasımızı korumak için yıllardır ‘kesintisiz’ sürdürdüğümüz çabaları kolayca unutarak, “metronun arkeolojiye zararlarını önemsemediğimizi” (!) sandılar...

Örneğin, ARKİTERA adlı mimarlık sitesindeki açıklamamızla ilgili haber şöyle verilmişti: “Mimarlar Odası tarafından yayımlanan ‘Marmaray Duyarlılığı Üzerine’ başlıklı kamuoyu duyurusuna tepki duyulan noktalar; haberdeki (New York Times) bilgilerin doğruluğu-yanlışlığı ya da İstanbul gibi tarihi bir kentte metro yapılıp yapılmaması ile ilgili değil. Dünyaca ünlü bir gazetenin ‘arkeolojinin korunması’ na yönelik duyarlılığımıza katılması, fakat ‘ABD destekli karayolu politikaları’nı da anımsamaması...” (Emine Merdim – 04 Ağustos 2005)

Tarihi İstanbul’un öteden beri ‘otomobilli ulaşım’ uğruna açılan yollarla yok edilmesini belli ki ‘önemseyen’ ARKİTERA yazarının bu yorumu ile açıklamamız arsında hiçbir uyumun olmadığını ise her ikisini de okuyan sayısız mimar ‘neden?’ sorusuyla birlikte belirttiler...

Tarihin dostu: Metro

New York Times’a ‘tarihsel gerçekleri’ de anımsatmanın ve bu gerçekler arasında ‘ABD günahlarını’ sorgulamanın, MARMARAY projesinde arkeoloji açısından yaşanan ‘risk’ leri göz ardı etmek anlamına gelmediği, ARKİTERA ve benzerlerinin ‘neden anlamadıkları’ ayrı bir yazı konusu...

Ancak, gözden kaçırdıkları ‘evrensel’ gerçek ise dünyada tarihi dokularını koruyabilen hemen tüm kentlerin, bunu ‘metroları sayesinde’ gerçekleştirebildikleridir.

O kadar ki Avrupa Kentsel Şartı’nda şu ifadeye yer verilmektedir: “Ya kent ya otomobil...21. yüzyılda artık her ikisi bir arada olamayacağından, birine kara verilecek, diğerinden vazgeçilecektir...”

Genelde metro ve özelde MARMARAY, işte bu uygarlık kararında kentten değil ‘otomobilden vazgeçebilme’ nin yegane yolu ve yöntemi değil midir?

O halde, yıllardır dayatılan ‘karayolcu’ luk yüzünden gerçekleştiremeyen metronun, şimdi de ‘arkeoloji’ yi adeta ‘bahane’ ederek ‘daha da ertelemenin’ ne anlama geldiğini, öncelikle ‘kent kültürü’ nü savunan kesimlerin görmesi gerekiyor...

Bu nedenle, “İstanbul gibi tarihi bir kentte metro yapılıp yapılmaması” nı tartışmaya açmakla da ‘metro düşmanları’ na yeni bir ‘dayanak’ armağan edilmiş oluyor...

Oysa metro, “asıl ve öncelikle tarihi kentte” yapılmalıdır. Bu hem yeraltı, hem de yerüstündeki tarihin korunması için kaçınılmaz tek çözümdür... Her iki tarihsel katmanın da zarar göremeyeceği proje ve uygulama ise dünyada 100 yıl önceki metro inşaatlarında kuşkusuz olanaksızdı; ama “bugünkü bilim ve teknolojiyle mümkün” dür..

Serzenişimizin özeti

New York Times’ın, İstanbul’daki arkeolojiye ilgi gösterirken, ‘metrosuzluğun’ nedenlerini de irdelemesi gerektiğine yönelik ‘serzenişlerimiz’ e gelince...

Bu konudaki açıklamanın tam metni Mimarlar Odası sitesinden de edinilebilir.Buraya, 200 yaşındaki ABD’nin binyılların ülkesine “tarih düşmanı ulaşım sistemleri” ni dayatmasını sorgularken, arkeolojinin gözden çıkarılmadığını ‘gösteren’ bazı bölümlerini özetleyerek alabiliyorum:

“Türkiye’nin –bugünkü ‘metrosuzluğu’ da yaratan- karayolu bağımlılığı, ‘1948 tarihli Amerikan Yol Heyeti Raporu’na dayanmaktadır. Cumhuriyet Devrimi’nin en önemli kazanımlarından biri olan demiryolu sisteminden vazgeçilerek, bunun yerine tüm ülkenin ‘sadece karayolları ile kalkınması’nı öngören bu ABD ‘tavsiyesi’, 1949’dan itibaren bugüne, resmi ulaşım politikasına dönüşmüştür.

Örneğin, 1950’lerin sonlarındaki ‘Menderes yıkımları’yla, tarihi dokunun yok edilmesinin ve ardından İstanbul’un simgesi ‘tramvaylar’ın bile kaldırılmasının temel nedeni, ‘irikıyım ve lüx ABD otomobillerine yol açmak’tı...

Şimdi, hiç değilse geri kalan kentsel ve tarihsel değerlerini ‘yeni yollara kurban etmemek’ ve kente raylı sistem uygarlığını kazandırabilmek için, MARMARAY her yönüyle ‘ulusla proje’ olarak yaşamsal önem taşımaktadır...

Ancak bu gerçek, projenin ‘arkeolojiye rağmen’ gerçekleşmesi anlamına asla gelmemektedir. Hem raylı sistemin getireceği kazanımların, hem de tarihsel zenginliğin ‘birlikte’ gözetileceği bir uygulamayı yaşama geçirmek gerekmektedir.

Bu nedenlerle, NEW YORK TIMES’dan beklentimiz:

-Türkiye’deki tarih tahribatında ‘ABD destekli karayolculuğun’ büyük payı bulunduğunu; İstanbul için MARMARAY’ın aslında bir ‘kurtarıcı’ değer taşıdığını da okurlarına anımsatması;

-Tarihsel miras konusunda bizim de dünyaya iletmek istediğimiz mesajlarımıza yer vermesi...Örneğin, ABD’nin başta Bağdat olmak üzere tarihi Mezopotamya kentlerini bombalayarak yarattığı tahribat ve ‘Irak müzelerindeki yağma’ karşısında duyduğumuz kaygıları, Amerikan halkıyla da paylaşmamıza, sayfalarında olanak sağlamasıdır...”