Okluk Koyu Tamamen Kapatılıyor



Gazeteci Eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Başdanışmanı Can Pulak, kamulaştırmanın sadece 200 dönümde bitmediğini, Okluk ve Değirmenbükü haricinde, Sazanlı-Hırsız ve İngiliz koylarının da güvenlik için deniz turizmine kapatıldığını belirterek; “Duyduğumda inanmamıştım, artık bu kadarını da yapmazlar diye düşünmüştüm ama olmadı. Okluk ve Değirmenbükü bölgesini Cumhurbaşkanlığı arazisine katmak için kamulaştırmaya başladılar. Tebligatlar köylülere ve komşulara gitmeye başladı bile. Mevcudu yetmezmiş gibi, 200 dönüme yakın tapulu arazi sahiplerini, pazarlık için Milli Emlak Müdürlüğüne çağırıyorlar” dedi.

Köylülere (kamu yararı) öne çıkarılarak tebligat geliyor
“Tebligatı alan panik halinde Mal Müdürlüğüne koşuyor, babadan veya dededen kalan yerin alınmaması için dil döküyor ama sonuçta bir bedelde anlaşmak zorunda kalıyor. Şimdilik bu bedellerin miktarını öğrenemedik. Birkaç güne kadar kokusu çıkar” diyerek şunları dile getirdi:  

Reklam Goruntulenme Bolumu

“Şimdi Bunların Hepsi Yok Olacak”
Okluk’taki Kaptan Mustafa’nın restoran ve butik oteli, Turgut’un ve Hüseyin’in restoranları, Gülsüm Bacı’nın bahçeleri, kocası merhum Osman’ın tarlaları, Turgut Albay’ın evi ve bahçesi, Cumhurbaşkanına komşu Nurcan’ın doğayla uyumlu ve doğayı bozmayan evi, rahmetli Balıkçı Ali’nin ve kardeşlerinin evleri ile tarlaları gibi pek çok yer kamulaşıyor artık. Buralar oraların süsüydü, hizmet üniteleriydi, görsel güzellikleriydi. İskelelerinde mavi yolculuk tekneleriyle amatör yelkencilerin tekneleri bağlanır, yolcuları lokantalarda ağırlanır ve ormanlarda yürüyüşler yapılırdı. Şimdi bunların hepsi yok olacak. Kimin için, yılın birkaç günü dinlenmeye gelecek Cumhurbaşkanı, çoluk çocuğu ve misafirleri için…

“Üzmeden, Korkutmadan Yapılabilirdi”
Cumhurbaşkanı dinlenmeyecek mi yani, onun da tatil hakkı yok mu? Olmaz olur mu, elbette ki dinlenecek, elbette o güzelim doğadan, deniz ve ormandan yararlanacak. Ama kimseyi üzmeden, korkutmadan, malını mülkünü elinden almadan da yapabilirdi bunu. Rahmetli Özal öyle yapmamış mıydı? Kimseye zarar vermemiş, halkıyla birlikte yüzmüş, o lokantalara gidip yemek yemiş, köylüleriyle dost olmuştu. Kulübeden bozma çok mütevazi bir evde tatil yapan ve yerli yabancı konuklarını ağırlayan Özal, şimdi o köyde devamlı rahmetle anılıyor. Muhalifleri bile (Ahhh! kıymetini bilememişiz) diyorlar şimdi…

***

Foto:DHA
“Hatanın Neresinden Dönülse Kardır”
Bütün bunlar yapılmamalıydı. Cumhurbaşkanı rahatı için, gösteriş ve görkem için milleti üzmemeli, kırmamalı ve onca ağır eleştiriye hedef olmamalıydı. Nihayet Cumhurbaşkanı, tüm milletin Başkanı olarak biliniyor. Kendisi milletin yarısını kucaklasa da, yaptıklarına karşı çıkanları milletten saymasa da, her gün böylelerine televizyon ekranlarından saydırsa da, millet Cumhurbaşkanına saygısızlık yapmama terbiyesine sahip olduğunu olgun bir şekilde gösteriyor. Hatanın neresinden dönülse kardır. İnşallah Cumhurbaşkanı da bu hatada daha fazla ısrar etmez, ortalığı daha fazla germez, Türk turizmine farkında olmadan verdiği zararı sürdürmez. İnşallah öyle olur…

Yazının tamamına linkten ulaşılabilir.