‘Ormanlar Kar Hırsı ile Talan Ediliyor!’



Birgün Gazetesi'nden Rabia Yılmaz'ın haberine görei Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şube Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, 31 Mayıs’ta başlayan ve 7 Haziran’da Abbasağa buluşması ile sona eren Ekolojik Yıkılma Mücadele Haftası’nı tüm çevre ve yaşam alanlarının talanına karşı düzenlediklerini belirterek mücadele haftasının sona erdiğini, fakat çevre talanına ve doğa katliamına karşı direnmeye ve mücadele etmeye devam edeceklerini vurguladı.

‘Mücadele haftası sürecek’

Doğa ve yaşam alanlarının talanına, kıyımına karşı mücadeleyi yükseltmek ve farkındalık yaratmak amacıyla yola çıktıklarını belirten Akçelik şunları söyledi:

“Ekolojik Yıkımla Mücadele Haftası’nda, son dönemlerde hızlanan sermaye sahiplerinin istekleri doğrultusunda talan edilen doğamızın ve kentlerimizin talanını gündeme getirmeyi, Hopa’da Metin Lokumcu’nun, Andon köyünde ineğini satarak yapılacak olan HES projesine dava açan Kazım Delal’in, Bergama’da siyanürle altın aranmasına karşı mücadele etmiş Hopdediks Bayram Kuzu’nun, Şimşir’de jandarma tarafından darp edilen Havva Bir’in ve Gezi Parkı’nda hayatını kaybedenlerin mücadelelerini unutturmamak adına suyuna, ormanına,doğasına, kentine kısacası tüm yaşam alanlarına sahip çıkanları buluşturmayı amaçlamıştık. Yaptığımız etkinliklerle; nükleer santrallere, hidroelektrik santrallere, termik santrallere, siyanürcü şirketlere, rantsal dönüşüm projelerine karşı yeni mücadeleyi yöntemlerini tartışacağımız bir hafta olsun istemiştik, ki almış olduğumuz geri bildirimlerle de bunu başarabildiğimizi düşünüyoruz.’’

‘Hepimiz yan yana geldik’

Çevre sorunlarına eğilen ve bu anlamda mücadele veren yapılarla biraraya geldiklerini ve bunun etkinlik haftasını daha da zenginleştirdiğini belirten Akçelik şöyle devam etti:

“Bu haftanın, addettiğimiz anlamı bulup bulmadığının yanıtını aslında pratiğimiz verecek. Bizler bu hafta boyunca yeni bir mücadeleyi örmek adına bir takım etkinlikler yaptık. Park forumlarında mücadele yöntemlerini tartıştık, İstanbul’un çevre raporunu açıkladık, mega projelerini inceledik; teknik gezilerle bu projeleri yerinde gördük, son günkü etkinliğimizle de Kuzey Ormanları Savunması, Karadeniz İsyandadır Platformu, Munzur Çevre Derneği, Nükleere Karşı Platform, Derelerin Kardeşliği Platformu, Taksim Dayanışması gibi bu alanda mücadele edenlerle yan yana geldik. Bunların yanı sıra sosyal medyada da #ekolojikyıkımlamücadele etiketiyle ‘yıkım’ fotoğraflarını paylaşma çağrısı yaparak farkındalık yaratmaya çalıştık.’’

"Talan sürüyor"

Ekolojik Yıkımla Mücadele Haftası’nın sona erdiğini, fakat çevre talanına, yaşam alanlarının gaspına karşı, diğer mücadele örgütleriyle bu düzene karşı çıkmay devam edeceklerini belirten Akçelik şöyle devam etti:

“Yaşam savunucuları ile birlikte bir hafta boyunca olduğumuz gibi omuz omuza olacak, ekolojik yıkım yaratacak tüm projelere karşı mücadeleyi birlikte sürdüreceğiz.”

‘Birbirimize sahip çıkmalıyız’

Gezi Direnişi’nde ve demokrasi mücadelesinde hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunun ardından başlayan etkinliğe katılan konuşmacılar doğa talanına karşı ortak mücadelenin gerekliliğine ve bu mücadelenin emek mücadelesinden ayrı tutulamayacağına vurgu yaptı.

Metin Lokumcu’nun yeğeni Cavit Lokumcu, “O her zaman emek ve doğa için mücadele etti. Bu tarihe sahip çıkmak ancak birlikte ve örgütlü mücadeleyi büyütmekle olur” dedi. Soma İçin Adalet Komitesi’nden Barış Önal ve Soma maden işçilerinden Ercan Çetinyılmaz ise  Soma işçilerini katledenlerle doğayı katledenlerin aynı olduğunu vurguladı. Çetinyılmaz Soma Katliamı için Ankara’ya yürüme kararı aldıklarını ve herkesin destek vermesini beklediklerini söyledi.

Doğanın ve onun en önemli parçası olan suyun sadece insanın değil tüm canlıların olduğunu vurgulayan Derelerin Kardeşliği Platformu’ndan Ali Merdan Aymelek ‘’Metin hocayı katlederek bu savaşı başlatanlara karşı kazanana kadar mücadele etmeye and içtik. Ne kadar çok olursak talana o kadar iyi cevap veririz”dedi.

İktidarın her alanda olduğu gibi doğa mücadelesininde de insanları ayırmaya çalıştığını belirten Eren Dağıstanlı (Karadeniz İsyandadır Platformu) “Doğaya nasıl sahip çıkıyorsak bizi ayırıp bölmemeleri için birbirimize öyle sahip çıkmalıyız. Anadolu ve Mezopotamya topraklarını sermayeye peşkeş çekenlere karşı örgütlü ve birlikte mücadele etmeliyiz. ÇMO’nun doğa ve direnenlerin yanında olması çok önemli” dedi.

Çılgın projelerin sadece İstanbul’u değil tüm bölgeyi katledeceğini söyleyen Mücella Yapıcı “15 yıl önce Kadir Topbaş’da Tayyip Erdoğan’da 3.Köprü’nün çevre katliamı olduğunu söylüyorlardı. Rantı görünce fikirleri değişti. Hazırlanan yeni yasa ve yönetmeliklerle büyük işle yapan hiçbir müteahhitin zarar etmemesi için herşey yapılacak.” dedi.