Oylumhöyük’te Erken Hıristiyanlık Dönemi Araştırılıyor



Kilis Oylumhöyük kazısı kapsamında bu yıl, höyük yakınındaki Erken Hıristiyanlık Dönemi’ne ait kilise kalıntıları üzerinde çalışılacak.

Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Atilla Engin, yaptığı açıklamada, Prof.Dr. Engin Özgen başkanlığında yapılan çalışmaya Liverpool Üniversitesi’nden 4 bilimadamının da katıldığını söyledi.

Bu yıl Oylumhöyük’ün 600 metre güney-batısında geçtiğimiz yıllarda ulaşılan kilise kalıntıları üzerinde çalışacaklarını kaydeden Engin, “Kaçak kazı yapanlarca bulunan 1500 yıllık kilise kalıntıları üzerinde yaptığımız çalışmayla bu yapının geometrik desenli mozaiklerden oluşan tabanının bir bölümünü gün ışığına çıkarmıştık. Daha sonra üzerini örttüğümüz kalıntıların define avcıları tarafından yer yer tahrip edilmeye çalışıldığına tanık olduk. Böyle olunca kapsamlı bir kazı yapıp kilise kalıntılarını bütünüyle ortaya çıkarmaya ve korumaya almaya karar verdik” diye konuştu.
Engin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın tahsis ettiği ödenekle yürüttükleri çalışmanın yaklaşık 2 ay süreceğini belirtti.
Oylumhöyük’ün Anadolu, Suriye, Mezopotamya arasında oldukça stratejik bir konumda bulunduğunu vurgulayan Engin, hemen her dönemde iskana uğrayan höyükte yürütülecek çalışmalarla bölge tarihinin yanı sıra Ön Asya’nın tarihini de aydınlatacak bilgi ve bilgilere ulaşılabileceğini ifade etti.

OYLUMHÖYÜK
Oylumhöyük, Kilis’in 10 kilometre doğusunda bulunuyor. 22-37 metre yüksekliğe ve 170 dekar yüzey alanına sahip Oylumhöyük, Türkiye ve Ön Asya’daki en büyük höyükler arasında gösteriliyor.
Höyük’te 1987 ve 1988 yılında yüzey araştırmaları ve kurtarma kazıları yapıldı. Höyükte 1989 yılından bu yana ise Prof. Dr. Engin Özgen başkanlığında yerli ve yabancı bilim adamları ve öğrencilerin katılımıyla sistematik bilimsel kazılar yürütülüyor.
Höyüğün doğu, batı ve güney yamaçlarındaki açmalarda yürütülen çalışmalarda elde edilen bilgi ve bulgular, 1998 yılından bu yana hizmet veren Oylumhöyük Kazıevi’nde kayıt altına alınarak bilimsel değerlendirmeye tabi tutuluyor.
Höyük’te geçtiğimiz yıllarda gerçekleştirilen kazılarla farklı uygarlıklardan günümüze kalan, mezarlara, askeri ve sivil yapı kalıntılarına ve bilimsel öneme sahip çok miktarda taşınabilir eserlere ulaşıldı.