"Pasif Evler Türkiye’de Yaygınlaşmalı"



‘Binalarda Enerji Verimliliği ve Finansmanı’ konusunun ele alındığı toplantıda konuşan Adana Ticaret Odası Meclis Başkanı Tarkan Kulak, inşaat sektöründe enerji verimliliğine yönelik önlemler alınmasının olumlu sonuçlarına işaret ederek, “Dünya genelinde Ar-Ge’ye en büyük pay enerji sektöründe ayrılıyor. Bir yanda, yaklaşık 400 alt sektörü destekleyen Türkiye’nin lokomotif sektörü inşaat, diğer yandan dışa bağımlı olduğumuz enerji. Birbirinden ayrılması mümkün olmayan bu iki unsuru en rantabl şekilde kullanmak zorundayız. Özellikle gerek kamu, gerekse özel yapıların başlangıç aşamasında; başta ısıtma, soğutma olmak üzere enerji verimliliğini ön planda tutan kıstasların uygulanması konusunda kesinlikle ödün verilmemeli. Türkiye, dünya genelinde savaş sebebi sayılan kısıtlı enerji kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak zorundadır” dedi.

Dünya Gazetesi'nden Halil İbrahim Uğur'un haberine göre, Türkiye İMSAD Başkanı Fethi Hinginar ise bu toplantılar sayesinde sektör paydaşları ile Anadolu’daki işbirliğini güçlendirmeyi, inşaat sektörüne ve ülke ekonomisine yaptıkları katkıyı artırmayı hedeflediklerini söyledi. Adana’nın son yıllarda enerji verimliliği alanında yaptığı çalışmalarla dikkat çektiğine işaret eden Hinginar, ilde soğutma konusunda alınacak önlemlerle enerji giderlerinde ciddi kazançlar elde edilebileceğini söyledi.

Reklam Goruntulenme Bolumu


Daha yaşanılabilir bir dünya için Pasif Evler şart

Toplantıda sunum yapan Türkiye İMSAD Başkan Vekili ve İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut, AB ülkelerinde düşük seviyede enerji tüketimi odaklı bina standardı için çalışmalar yapıldığını belirterek, “Pasif evler Avrupa’da giderek yaygınlaştı. Daha yaşanılabilir bir dünya için pasif evlere geçiş kaçınılmaz. Sıfıra yakın enerji tüketimiyle öne çıkan pasif evlerin Türkiye gibi enerji tüketiminde dışa bağımlı ülkelerde daha fazla yaygınlaşması gerekiyor. Eski, konforsuz teknolojilerin yerine yüksek etkinlikte, yeni, konforlu teknoloji içeren, aynı zamanda enerji ihtiyacını ve kullanımını en aza indirgeyen multi konfor evler de ekonimiye katkıda bulunacaktır” dedi.

Isı kayıpları doğrama ve camlardan kaynaklı

“Enerji Verimliliğinde Cam” konulu bir sunum yapan Şişecam Düzcam Grubu İş Ortakları Gelişim Müdürü Gül Pekışık da, “Dünyadaki toplam enerji tüketiminin yüzde 40’ı binalarda gerçekleşiyor. Bu nedenle binalardaki ısı kaybının önlemesi büyük önem taşıyor. Binalardaki ısı kayıpları ise yüzde 30 oranında doğrama ve camlardan kaynaklı. Şişecam Düzcam Grubu, bu ısı kaybını engellemeye yönelik olarak Low-E (Isıcam Sinerji) ve Solar Low-E (Isıcam Konfor) kaplamalı camları geliştirdi. Bu yeni nesil camlar, ısı kayıplarının standart çift cama göre yüzde 50 oranında azaltılmasını sağlıyor. Binada ısıtmanın yanı sıra soğutma sırasında oluşabilecek enerji kayıplarını önlemeye yönelik özellikleriyle dikkat çekiyor. Isıcam Konfor ile bina içine giren güneş ısısı azaltılarak soğutma giderlerinden de tasarruf edilebiliyor” diye konuştu.

Avrupa, ‘Sezonsal Verimlilik’ kriterlerine geçti

“Isıtma ve Soğutma Sistemlerinde Enerji verimliliği” konulu bir sunum yapan Demir Döküm Teknik ve Eğitim Müdürü Mustafa Balkan da yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanılarak enerji verimli sistem çözümlerinin üretilmesi ve bu sistemlerin mevcut sistemlere adapte edilmesi gerektiğini ifade ederek, “A sınıfı B sınıfı gibi enerji etiketlerinin enerji verimliliğini tam ifade etmemesinden dolayı, Eco Dizayn Direktifi (ErP) uyarınca Avrupa ülkeleri 2013 yılından itibaren ısıtma ve soğutma cihazlarının gerçek enerji verimliliğini ölçen Sezonsal Verimlilik kriterlerine geçti” dedi.

WILO Özel Müşteri Müdürü Gökhan Uzuner de tesisat grubu yapı elemanların içerisinde en fazla elektrik tüketiminin pompa motorlarından kaynaklandığına dikkat çekerek, enerji verimliliği çalışmaları ve pompa değişim projeleri ile iyileştirmeler yapılarak yüksek enerji tasarrufu sağlanabileceğini vurguladı.