Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen cuma günü Eskişehir'de açıkladığı ÖTV ve KDV oranlarında yapılan indirim paketini yeni bir paket daha izleyecek. Bu paket kredi mekanizmasını düzenleyip, kredi akışkanlığını sağlamayı hedefleyecek. Küçük ve Orta Boy İşletmeleri (KOBİ) de kapsayacak yeni paketle, finans sektörünün reel sektöre daha rahat kredi vermesinin önü açılacak. Ancak bu paketin bankacıların istediği munzam karşılıkların düşürülmesinin dışında farklı bir paket olduğu belirtildi.
KOSGEB'in paket kapsamında 75 milyon TL'lik yeni bir
finansman imkanına kavuşturulduğunu dile getiren yetkililer, bunun dışında
"bütçe imkanlarını" dikkate alan yeni bir çalışmanın daha yürütüldüğünü
söylediler. Bir süre önce bankalar, verdikleri kredileri şirketlerden geri
çağırmışlardı. Şimdi ise finans kesiminin reel sektöre kredi açamadığından yola
çıkılarak, bu kredi akışkanlığını sağlayacak yeni bir düzenlemenin hazırlığına
başlanıldığı belirtildi. Bu çalışmanın ‘mekanizma' kurmaya yönelik olacağını
anlatan yetkililer, KOBİ'lerin de içinde olduğu reel sektöre daha kolay kredi
verilmesinin yolunun açılacağını belirttiler. Yetkililer, bunun bankacıların
istediği munzam karşılıkların 2 puan daha düşürülmesi ile ilgisinin olmadığını
kaydettiler. Munzam karşılık oranlarının düşürülmesinin bütçe ile ilgili
olmayacağını, Merkez Bankası'nın rezervlerini etkileyecek bir düzenleme
olacağının altı çizildi.
Alternatifler neler
Konuya yakın kaynaklar ise hükümetin çalıştığı modelin, kredi maliyetlerini
düşürücü bir çalışma olabileceğini ya da Kredi Garanti Fonu AŞ. üzerinden bazı
yeni teşvik unsurlarının devreye girmesinin mümkün olabileceğini kaydettiler.
Uzmanlar, KGF A.Ş'nin yeniden yapılandırılmasının gündeme gelebileceğine dikkat
çektiler. Bankaların son dönemde kredi verirken bazı standartları yükselttiğini
anlatan kaynaklar, aslında kredi talebinin de pek olmadığını vurguladılar.
Uzmanlar özellikle KOBİ'lerin kullandıkları kredilerin yeniden
yapılandırılmasını istediklerini belirterek, bu isteğin dikkate alınmasının daha
yerinde olacağını anlattılar. Daha önce gerçekleştirilen İstanbul ve Ankara
Yaklaşımlarında, vergi-SSK gibi kamu alacağının yeniden yapılandırmaya dahil
edilmediğini, belki bu sefer yeniden yapılandırmaya dahil edilebileceğini,
bankaların da bu konuda hep talepkâr olduğu belirtildi.
Krediler 2001'e göre yüzde 40 daraldı
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın (İSMMMO) "Krizde Banka Refleksi ve Yansımalar" başlıklı raporuna göre, 2008'in ortalarında dış kaynaklı kredi bulamadığı ve geri dönüş riski arttığı için kredi musluğunu kapatan bankalar 2009'da da 2001 krizindeki deneyimlerini konuşturuyor. 2001'de yeni kredi olarak reel sektöre 14.8 milyar TL veren finans sektörü, bu rakamı 2002'de 8.9 milyar TL'ye indirirken, daralmanın yüzde 40 olduğu görüldü. 2008'de reel ekonomiye 84.6 milyar TL yeni kredi kullandıran bankalar, 2009'da da 2002'deki gibi verdiği kredi miktarını yüzde 40-50 azaltması bekleniyor. Son yıllarda kredi payında en büyük daralma, açık arayla tekstil sektöründe olurken, ticari kredilerin gözdesinin ise taşımacılık ve depolama olduğu tespit edildi.