İzmir Karaburun Yarımadası’nda Lodos Enerji tarafından planlanan 41 türbinlik rüzgar enerji santrali (RES) kapasite artışı projesine karşı açılan davada kritik bir gelişme yaşandı. İzmir 4. İdare Mahkemesi’nde görülen davada bilirkişi incelemesi tamamlandı.
BirGün’den Aycan Karadağ’ın haberine göre; mahkemeye sunulan raporda, projenin tarım arazileri, zeytinlikler, orman alanları ve özel çevre koruma bölgeleri üzerinde geri dönüşsüz habitat kayıplarına yol açacağı belirtildi. Bilirkişi heyeti, bu nedenlerle “ÇED olumlu” kararının iptal edilmesi gerektiğini ifade etti.
Raporda, planlanan 41 türbinin 35’inin kızılçam ormanı içinde ve birinci derece yangına hassas bölgede yer aldığına dikkat çekildi. Türbinlerin yoğunluğunun orman yangınlarına hava araçlarıyla müdahaleyi engelleyeceği belirtildi.
Ayrıca yapılacak 28 kilometrelik yol çalışmasıyla birlikte 140 bin metrekarelik bitki örtüsünün yok olacağı kaydedildi. Bilirkişi heyeti, yeni türbinlerle birlikte yarımadada türbin yoğunluğunun artmasının hem yangın riskini büyüteceğini hem de doğal ekosistemi parçalayacağını vurguladı.
Yarımada parçalanıyor
Karaburun Sivil İnisiyatif ve köylüler tarafından açılan davaya İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Karaburun Belediyesi de müdahil oldu. Açıklama yapan Karaburun Sivil İnisiyatifi, Yarımada’nın yüzde 61’ini kiralayan Lodos A.Ş’nin daha önce 87 türbin kurduğunu belirtti. Yeni projeyle birlikte bu sayının 128’e ulaşacağı aktarıldı.
Açıklamada, “Karaburun-Ildır Körfezi’nin Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmesine rağmen şirketler yarımadayı talan etmeye devam ediyor. Bu kapasite artışı habitat parçalanmasını büyütecek, tarımı ve yaşamı bitirecek.” denildi.
Haberin tamamına linkten ulaşılabilir.