Sabancı Üniversitesi'nden Nano Teknolojiye 70 Milyon Lira Yatırım



Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, bir grup gazeteciyle gerçekleştirdiği sohbet toplantısında soruları yanıtlarken, Türkiye'nin yüksek katma değerli ürünlere ihtiyaç duyduğunun altını çizerek, devlet kanalıyla üniversitelere yapılan Ar-Ge desteğinden Sabancı Üniversitesi olarak kendilerinin de faydalandığını ve üniversite bünyesinde Nano Teknoloji Merkezi ortaya çıkardıklarını söyledi.

Yakın bir dönemde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ile Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın merkezi ziyaret edeceğini, Merkezin Sabancı Üniversitesi ve iş dünyasından oluşan Yürütme Kurulu bulunduğunu kaydeden Sabancı, Merkezde nano boyut mühendisliği, yapısal malzemeler, gıda, ziraat, nano güvenlik, çevre, su ve nano tıp alanlarında çalışmalar yapıldığını belirtti.

Herkesin bu konuya girmek istediğini, bütün üniversitelerin nano merkez yapmak istediğini ifade eden Sabancı, ''Tüm ABD'de toplasan 20-25 nano teknoloji merkezi var. Neden- Herkes o laboratuvarları, o makineleri kullanıyor. Türkiye, daha çok katma değerli, daha çok teknolojik ürünlere giderken, bu konuda Ar-Ge'ye destek olurken israfa gitmemeli. Daha etkin merkezler kurmaya doğru gitmeliyiz. Bazı şeyleri yaparken, herkes 'yapayım' diyor. O da memleket için çok doğru olmuyor. Burada yeni bir yola çıkıyoruz. Türkiye, bunu dikkat ederek yapmalı'' şeklinde konuştu.

Sabancı Üniversitesi Nano Teknoloji Merkezi'ne 52 milyon lira yatırdıklarına dikkati çeken Sabancı, ''Bir fazı daha var. Zannederim oradaki yatırımımız 70 milyon liraya kadar çıkacak. Herkese açık. Yapılan Nano Teknoloji Merkezi sadece bizim değil, hepimizin'' dedi.

Topluluk şirketlerinden gerek Sasa, gerek Kordsa'nın bu Merkez ile çalıştığına işaret eden Sabancı, Kordsa Global tarafından üretilen polyester nano ürünün Sabancı Üniversitesi işbirliğiyle üretildiğini vurguladı. Sabancı, yaptıkları bir araştırmaya göre, Sabancı Üniversitesi mezunlarının yüzde 30'a yakınının girişimci olduklarını da belirtti.

''Sakıp Bey'i 10. yılında AKM'de anmak istiyoruz''

Mayıs ayında Sakıp Sabancı Müzesi'nde hat salonları bölümünü açacaklarını belirten Sabancı, ''Dünyada bir ilki gerçekleştireceğiz. Osmanlı hat sanatları, en son teknolojiyle sunulacak. Osmanlı hat sanatını, gençlerin ilgisini çekecek şekilde teknolojiyle buluşturuyoruz. Tabletlerle kitapların içinde dolaşılacak'' diye konuştu.

Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) yenilenmesiyle ilgili de Sabancı, şunları kaydetti:

''Sayın Ertuğrul Günay, AKM'nin hizmet verememesi nedeniyle çok büyük üzüntü duyduğunu anlattı. 'Buna desteğe ihtiyacımız var. Sizin gibi bir grup bize destek olsa, birlikte gerçekleştirsek' dedi. Bu proje, Grubumuzda çok destek gördü. Hemen Sayın Bakan'a döndük. Normal kültür, sanat, eğitim bütçelerimizin dışında bir konudur. 'Varız' dedik. 'Bu kadar verebiliriz' dedik. Binanın eski halini muhafaza etmek durumundayız. Binada çok ciddi akustik, teknolojik altyapı, ışıklandırma, ısıtma, soğutma gibi konularda yapılması gerekenler ve daha önemlisi deprem güçlendirilmesi gereği var. Mevcut eski birimlerine, fonksiyonlarına sadık kalınarak yenileme, tamir, tadilat projesi... 2013'ün sonuna doğru bitirilmesi hedefleniyor. Biz, 2014 yılı 10 Nisan'ında rahmetli Sakıp Bey'i 10. yılında orada anmak istiyoruz.''

Güler Sabancı, isim verilmesine dair ise ''Sayın Bakan 'buraya sizin isminizi verelim' dedi. Ben de 'benim ismimi değil, ailemin ismini verelim' dedim. Aramızda böyle bir konuşma oldu. Bizim zaten başka bir talebimiz olmadı'' diye konuştu.

''Nasıl ki almaya bakıyoruz, satmaya da bakıyoruz''

Sabancı Holding'in, 2016 yılında net varlık değerini 25 milyar dolara yükseltme hedefinin, yakalanabilir bir hedef olduğunu ifade eden Sabancı, ''Bu hedefin içinde mevcut işlerimizde büyüme vardır. Bunun dışında da fırsatlar olursa, Sabancı Topluluğu olarak her türlü bünyemiz buna müsaittir. Daha büyük fırsatları da değerlendirebiliriz. Bunların hepsi organiktir. İnorganik fırsatlara da açığız. İçinde bulunduğumuz her sektörde çok ciddi büyüme beklentilerimiz var. Aklınıza gelebilecek her şirketimizde, yapılan planlara göre 3 ila 5 yıl içinde hepsinde hemen hemen iki kat büyümeyi öngörüyoruz'' şeklinde konuştu.

Güler Sabancı, ''Elden çıkarmayı düşündüğünüz şirketiniz var mı-'' sorusu üzerine de ''Şu anda böyle spesifik bir durumumuz yok. Biz portföyümüzü her sene gözden geçiririz. Bunu da yine baharda yapacağız. Bu, dinamik bir süreçtir. Dışardaki fırsatlara göre de bakmak lazım. Şu anda spesifik bir şeyimiz yok, ama sürekli bakıyoruz. Şirketlerimizde yeniden yapılanmalara bakıyoruz. Nasıl ki almaya bakıyoruz, satmaya da bakıyoruz. Bu, bizim gibi portföy yöneten bir grubun yapması gereken bir süreç'' yorumunu yaptı.

''Nano teknolojili ürün 3 büyük lastikçide kabul gördü''

Kordsa'daki nano teknoloji çalışmalarını anlatan Kurtul, bu çalışmalara ilişkin şu bilgiyi verdi:

''Kordsa, lastik güçlendirici kord bezi üretiyor. Bu, naylon 66 bezi ve polyester oluyor. Naylon 66'da Kordsa'nın pazar payı dünyada yüzde 30, polyesterde de yaklaşık yüzde 10 civarında. Naylon daha pahalı bir malzeme. Lastikte bunlar kullanılıyor. Geliştirilen monolyx, lastikte kullanılan çeliğin yerine geçebiliyor. Çeliğin yerine geçebilen, kuvvetli, daha esnek, daha dayanıklı, daha avantajlı. Özellikle ağır yük taşıyan kamyonlarda önemli. Bu, tamamen Kordsa tarafından geliştirildi. Patenti de Kordsa'ya ait. Bu ürün ticarileşti. 3 büyük lastikçide kabul gördü. Diğerlerine de yaygınlaştırıyorlar.

Nano teknolojiyle üretilen diğer bir ürün twixtra da lastiğe güç veren bir malzeme. Polyester ve naylon karışımından oluşuyor. Hem kuvvetli yapıyor, hem maliyetleri düşürüyor. Lastiğin içinde yer alıyor. Lastiğin içine ve kenarlarına yapıştırılan malzemeler. Lastiği bunlar tutuyor. Polyester nano da çok kuvvetli bir malzeme. Bu da naylonun yerini aldığında hem kuvvetli, hem de maliyet düşürüyor. Dolayısıyla bu 3 ürün, Kordsa için önemli inovasyon ürünleri. Bunlar, çok yeni pazarlar getirebilir.''