Devlet Bakanı Ali Babacan'ın cumartesi günü Türkiye İşadamları ve Sanayicileri Konfederasyonu (TUSKON) 8. Başkanlar Kurulu toplantısında İstanbul Sanayi Odası (İSO) yönetimine yönelik olarak yaptığı "Söylemle tabanın gerçek durumu farklı" açıklamasına, İSO Başkanı Tanıl Küçük'ten ‘mektuplu yanıt' geldi.
Küçük, İSO'nun 2010 yılı ilk yarısına ait Ekonomik Durum Tespit Anketi sonuçlarını açıkladığı toplantıda tartışmaya ilişkin görüşlerini dün kapsamlı bir mektupla Bakan Babacan'a ilettiklerini belirtti. Küçük, "15 bin üyesi olan İSO'nun üyelerinin yüzde 99'u küçük ve orta ölçekli işletmelerden oluşuyor. Büyüklerin sorunlarını ifade ettiğimiz kadar, küçüklerin sorunlarına da dikkat çekme gayreti içindeyiz. O zaman ben bir soru yöneltiyorum, tavan bensem taban İSO 500 mü oluyor? İSO birinci 500 ve İSO ikinci 500, İSO'nun tabanı değildir" dedi. Küçük, İSO 500 sonuçlarını açıklamadan önce, bu sonuçların hükümet ve ekonomi yönetimi tarafından yanlış anlaşılabileceğinin kaygısı içinde olduklarını, o nedenle kârlılığın nedenlerini iyi irdelemek ve anlatmak için özel çaba gösterdiklerini belirtti. Küçük, "Çabamıza rağmen, başarılı olamamışız" diye konuştu.
Öte yandan Ekonomik Durum Tespiti Anketi'nin 2010 yılı ilk yarısına ilişkin sonuçları, 2009 yılını krizin etkisinde geçiren sanayicilerin 2010'un ilk yarısında üretim, ihracat ve kârlılıkta olumlu sinyaller vermeye başladığını ortaya koydu. Ankete göre finansman darboğazı içinde olan işletmelerin oranı bu dönemde yüzde 47,7'ye gerilerken bu, 2001 ilk yarıdan bu yana elde edilen en düşük oran oldu.
Sanayicinin umudu arttı
İSO'nun istihdam hariç diğer göstergelerde olumsuzluk yaşayan işletmelerin payındaki gerileme 2010'nun ilk yarısında da sürdü. 2009'un ikinci yarısında yüzde 27,6 olan oran bu yılın ilk yarısında yüzde 23,2'ye düştü. İç satışlarında azalma olduğunu söyleyen işletme oranı da yüzde 25,9'a kadar geriledi. İşletmelerin karlılıklarında ise artış yaşandı. Geçen yıla göre daha yüksek kar eden işletmelerin oranı 2009 ikinci yarısındaki yüzde 22'lik orandan yüzde 31,1'e kadar çıktı. Zarar eden işletme oranı da 5 puan gerileyerek yüzde 11'e indi. İşletmeler yavaş yavaş yatırıma da yönelmeye başladı. Geçen yıl ikinci yarıda yatırım yapamayanların oranı yüzde 54,2 iken bu yılın ilk yarısında oran yüzde 52,8'e indi.