“Sea Tree” Deniz Ağacı



Kentleşme ve iklim değişimi, kent merkezlerindeki doğal alanlar üzerinde giderek artan bir baskı oluşturuyor. Kentlerde yeni doğal alanlar yaratmak ise örneğine az rastlanan bir girişim. Bununla birlikte, kuşlar, arılar, yarasalar ve öteki küçük hayvanlar için ayrılmış bu tür yaşam alanlarının kentsel çevreye de olumlu katkıları oluyor.

Waterstudio’nun kentlerde bu tür yeşil odaklar oluşturmak için tasarladığı yeni kavramsal proje “deniz ağacı” (sea tree) adını taşıyor. Bu ağaç, yalnızca hayvanlara yaşam alanı olarak ayarlanmış birçok katmanı içeren yüzen bir strüktür. Bu strüktüre insanların erişmesine izin verilmiyor. Deniz ağacı, açık denizde petrol arayan yüzer platformlarınkine benzer bir teknoloji ile yapılıyor. Bu aynı zamanda deniz ağaçlarının, petrol şirketleri tarafından, kentsel çevreye duyarlılıklarını göstermek amacıyla kendi bilgi ve teknik birikimlerini kullanarak inşa edilebilecekleri ve kentlere bağışlanabilecekleri fikrini de akla getiriyor. Bu ağaçlar, akarsulara, denize, göllere ve limanlara yerleştirilebiliyor.

Konulduğu yere göre yüksekliği ve derinliği ayarlanabilen deniz ağaçları, bir kablo sistemi ile dibe bağlı ve rüzgârın etkisi ile bir miktar hareket ediyorlar. Deniz ağacının suyun altında kalan kısmı küçük deniz canlılarına hatta uygun iklim koşullarında yapay mercan resiflerine bile ev sahipliği yapabiliyor. Tasarımın en iyi yanlarından biri ise sunduğu çözümün yanı sıra değerli kent arazisini işgal etmemesi. Deniz ağacındaki yaşamın olumlu etkileri ise birkaç kilometrelik uzaklığa kadar uzanıyor. Bilindiği kadarıyla yapılacak ilk deniz ağacı aynı zamanda, yalnızca hayvan-bitkiler için inşa edilmiş ilk yüzen nesne olacak.

Konu Başlıkları Burada Görünecek