İnşaat malzemesi satıcıları, orta düzeyde inşaat yapan firmaların zor durumda
bırakılmaması için, TOKİ’nin asıl amacı olan sosyal projelerde
faaliyet göstermesi istedi. İnşaat Malzemesi Satıcıları ayrıca,
TSE tarafından denetlenmeyen 230 ürünün de yarattığı haksız rekabetin önlenmesi
için denetime tabi tutulması gerektiği vurgulandı.
1. İnşaat Malzemesi Satıcıları Zirvesi, Türkiye Odalar
Borsalar Birliği (TOBB) ve Tesisat İnşaat Malzemecileri Federasyonu (TİMFED)
organizasyonunda, Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) katkılarıyla, Ankara’da
gerçekleşti. Sektör sorunlarının ele alındığı zirvenin ardından sonuç bildirgesi
açıklandı. Bildirgede, “TOKİ’nin orta düzeyde inşaat yapan firmaları zor durumda
bırakmaması için, asıl amacı olan sosyal projelerde faaliyet göstermesi
konusunda yetkili mercilere baskı oluşturulması gerektiği kaydedildi. TOKİ işini
alan müteahhidin, bir takım işleri malzeme alımı ile birlikte taşerona
devretmesi ve bu malzeme alımını gerçekleştiren taşeronların, malzemelerle
ilgili ödemesini yapmaması durumunda, TOKİ’nin ve müteahhidin borcu kabul
etmemesinin açtığı yaraların, sarılması için çalışmalar yapılması gerektiği
belirtilen bildirgede, TOKİ ve diğer projelerde malzeme tedarikinin direkt
fabrikalardan yapılmasının inşaat malzemesi satıcılarına darbe vururken
üretici–bayi ilişkilerini de zedelediğine değinildi. Üreticinin tedarikçiye,
tedarikçinin üreticiye ihtiyaç duyduğunun unutulmaması vurgulanan Bildirgede,
“İki sektör paydaşının birlikteliğine verilen zarardan dolayı bu gibi
çalışmalardan vazgeçilmelidir” denildi.
DENETLENMEYEN 230 ÜRÜN VAR
Farklı kalitedeki ürünlerin aynı standart belgesine sahip olmasının özellikle
imalat sanayinde haksız rekabete yol açtığı belirtilen Bildirgede, “Ancak, daha
iyi bir planlama ile mamullerin imalat aşamasında değil, sunulduğu pazardan
temin edilerek teste tabi tutulması gerçekçi sonuçlar doğuracaktır. Bu konuda
Ulusal Standart Kurumumuz TSE, uygulamalarını güncellemelidir. TSE tarafından
denetlenmeyen 230 ürün, haksız rekabeti önlemek için denetime tabi tutulmalıdır”
ifadesi kullanıldı. Bildirgede, dernekler, ticaret odaları bünyesinde,
standardizasyon ve denetim kurulları oluşturması gerektiği kaydedildi. bizim
olsun’ mantığını benimsenmeli. Dağıtım kanalları olarak ticaret anlayışımızda
değişiklikler yapmalı, tüketicilerin zamanlarını en verimli şekilde
kullanacakları yapılar oluşturmalı. Meslek liselerindeki öğrencilerin staj
süreleri 2 hatta 3 yıla çıkartılmalıdır.”