Seramik Ateşi Edebiyatla, Üç Boyutlu Öyküler İstanbul Sokaklarıyla Buluşuyor



Eczacıbaşı VitrA'nın seramik sanatını desteklemek ve daha geniş kitlelerle paylaşmak amacıyla hayat verdiği VitrA Seramik Sanat Atölyesi, seramiğin farklı sanat disiplinleriyle ilişkisini gündeme getiren sergi dizilerini bu kez edebiyat-seramik buluşmasıyla sürdürüyor. Usta kalemlerin çeşitli yapıtlarından esinlenerek oluşturulmuş üç boyutlu çalışmaları biraraya getiren "Satır Aralarından Seramiğe" sergisi, İstanbul sokaklarında sanat severlerle buluşuyor.

Sergide, Adalet Ağaoğlu, Ayşe Kulin, Buket Uzuner, Can Dündar, Füruzan, İnci Aral, Latife Tekin, Kürşat Başar, Mehmet Zaman Saçlıoğlu, Murathan Mungan, Nazlı Eray, Orhan Pamuk, Selim İleri, Sulhi Dölek, Tuna Kiremitçi ve Yaşar Kemal'in yapıtlarından hareketle oluşturulan heykeller ve objeler yer alıyor.

Sergideki eserlerin tümü Kanyon Levent'te toplu olarak görülebileceği gibi, Beyoğlu, Nişantaşı, Etiler, Bağdat Caddesi ve Kadıköy İskelesi gibi İstanbul'un çeşitli noktalarında da izleyicilerin karşısına çıkacak.

VitrA Murahhas Üyesi Şadi Burat, VitrA Seramik Sanat Atölyesi'nin yıllar içinde değişik sanat disiplinlerine kucak açarak sanatı daha geniş kitlelerle buluşturmak yönünde bir misyon edindiğini belirtiyor. Burat, sözlerini şöyle sürdürüyor:

"2000 yılında gerçekleştirdiğimiz "Tuvalden Toprağa" sergisiyle, ressamlarımızı seramikle buluşturmuştuk. 2003 yılında ise, karikatür sanatçılarımızın çok sevilen çizgi kahramanlarının seramik yorumlarını sokaklara çıkarttık. Yaklaşık üç yıllık bir düşüncenin ürünü olan "Satır Aralarından Seramiğe" projesini hayata geçirmek için ise, bu yılı bekledik. Yoğun bir emekle oluşturulan bu sergide, yazın dünyamızın çok değerli kalemlerinin renkli düş dünyalarını seramikle ifade yollarını araştırdık. Aldığımız sonuçlar düşündüğümüzden de heyecan vericiydi. 'Satır Aralarından Seramiğe', proje aşamalarından başlayarak bizi çok heyecanlandıran özel bir sergi oldu. Bu projeyi İstanbullularla buluşturmaktan büyük mutluluk duyuyoruz".

Yazarlar ve sergide yer alan yapıtların öyküsü
Yazarların eserlerinden çeşitli temalarla oluşturulan seramik heykeller, Reyhan Gürses yönetiminde VitrA Seramik Sanat Atölyesi'nde çalışan bir ekibin ellerinde hayat buldu. Serginin tüm mekan düzenlemelerini gerçekleştiren Gürses, projeyi şöyle anlatıyor:

"Edebiyat eserlerinden sinema ve tiyatro uyarlamaları yapılması hepimizin alışık olduğumuz bir durum. Ancak bir romandan ya da bir öyküden hareketle heykel veya üç boyutlu objeler yaratmak düşüncesi hepimiz için çok yeni ve aynı zamanda çok heyecan vericiydi. VitrA Seramik Sanat Atölyesi çalışanları olarak heykelleri şekillendirmeden önce, her birimiz bu projede yer alan yazarların eserlerini büyük bir keyifle okuduk ve heykellerin ana fikir ve temalarını bu okumalar sayesinde oluşturduk. Yazarlarımız da bize çok büyük destek oldular. Zaman zaman atölyemizi ziyaret ederek heyecanımızı paylaştılar".

"Satır Aralarından Seramiğe" sergisinde yer alan çalışmaların bir bölümü kitap kapaklarından yola çıkılarak oluşturuldu. Buket Uzuner'in "Balık İzlerinin Sesi" adlı romanıyla aynı adı taşıyan eser, kitabın kapağını çizen ressam Kezban Arca Batıbeki'nin "deniz kızı" deseninden esinlenerek ortaya çıktı.

Sulhi Dölek'in "Kirpi" adlı romanı da yine bu yaklaşımla, kitap kapağının deseni ile paralel biçimde oluşturuldu. Füruzan'ın "Redifeye Güzellemesi" adlı kitabının esin verdiği heykelin oluşumuna ise, çizer Turhan Selçuk imzasını taşıyan rölyef kaynaklık etti.

Yaşar Kemal'in "Filler Sultanı" adlı romanındaki Sultan Fil, Hüt Hüt Kuşu ve Karınca karakterleri seramik ateşinde farklı birer biçime büründü. Ayşe Kulin ise projeye seramik sanatçısı Füreya Koral'ın yaşam öyküsünü konu alan romanıyla katıldı. Koral'ın eserlerinden esinlenerek oluşturulan çalışma replikalar, eski fotoğraflar ve sanatçının el yazısıyla yazdığı sır reçetesinden oluşan bir düzenlemeden oluştu.

Sergide yer alan yazarlardan Can Dündar'ın sinema yazılarından oluşan "Büyülü Fener" adlı kitabı aynı adlı heykele esin verdi. Aynı zamanda bu heykel ile Dündar'ın belgeselleri ve köşe yazıları ile topluma tuttuğu ışık vurgulanmış oldu.

"Satır Aralarından Seramiğe" sergisinde Nazlı Eray'ın kısa bir süre önce ABD'de basılan eseri "Orphee" de yer aldı. Eray'ın romanının kahramanlarından İmparator Hadrian, üç boyutlu bir işe dönüştü.

Kürşat Başar'ın "Başucumda Müzik" adlı romanı ile aynı adı taşıyan seramik heykel ise, romanda yasak aşkın suçlusu olarak gösterilen Eros'un heykeliyle müziğin en romantik objesi gramafonu buluşturdu.

Latife Tekin, Gümüşlük Akademisi'nin bahçesini anlattığı "Unutma Bahçesi" adlı romanında adı geçen objelerden biri olan çiçek saati ile bu sergideki yerini aldı.

Mehmet Zaman Saçlıoğlu'nun "Rüzgar Geri Getirirse" adlı romanındaki "Topaç" öyküsünden hareketle oluşturulan eser ise rüzgar gülleri eşliğinde çocukluk döneminin sınırsız düş dünyasını üç boyutlu bir anlatıma kavuşturdu.

Murathan Mungan'ın romanı "Yüksek Topuklar" ise, roman karakterlerinden Nermin'in şık ayakkabılarını kitap sayfalarından çıkardı; elle tutulur, gözle görülür bir boyuta ulaştırdı.

Selim İleri'nin "Yarın Yapayalnız" romanı ise İleri'nin hemen hemen tüm eserlerinde yer alan mor salkımlar, bahçe ve sofra gibi temaları seramikten bir kahvaltı sofrasında buluşturdu.

Adalet Ağaoğlu'nun "Üç Beş Kişi" adlı romanındaki küçük bir kız çocuğunun hayatla bir başına mücadelesi vurgulanarak oluşturulan "Kardelen" ve İnci Aral'ın "İçimden Kuşlar Göçüyor" adlı romanından esinlenerek gerçekleştirilen göçmen kuşlar, üç boyutlu düzenlemeler olarak "Satır Aralarından Seramik" sergisine katıldı.

Tuna Kiremitçi'nin "Bu İşte Bir Yalnızlık Var" adlı romanının "kahramanları"ndan Washbum marka gitar ise seramik yorumuyla serginin süprizlerinden birini oluşturdu.

VitrA Seramik Atölyesi
Seramik sanatına yeni yapıtlar kazandırmayı ve bu yapıtları topluma aktarmayı amaçlayan VitrA Seramik Sanat Atölyesi, 1957 yılında Dr. Nejat F. Eczacıbaşı'nın önderliğinde kuruldu. O tarihten günümüze, pek çok genç seramik sanatçısına kapılarını açan Atölye, Alev Ebüzziya, Candeğer Furtun, Nasip İyem, Füreya Koral, Atilla Galatalı gibi Türk seramiğinin en önemli ustalarını da kendi bünyesine ağırladı. 2002 tarihinde Uluslararası Seramik Akademisi üyeliğine kabul edilen Atölye, periyodik sergiler, workshoplar, dia gösterileri ve konferanslarla seramiğe gönül veren sanatçıları ve sanatseverleri buluşturuyor.

VitrA Seramik Sanat Atölyesi, bir yandan, her yıl düzenlediği "Kişisel İzler" başlıklı sergilerde seramik sanatçılarının son dönem yapıtlarını bir araya getirirken, bir yandan da seramiğin diğer disiplinlerle ilişkisini güçlendirmek ve seramik sanatına farklı bakış açıları kazandırmak amacıyla projeler üretiyor. Bu amaç doğrultusunda, 2000 yılında bir grup ressamla çalışarak "Tuvalden Toprağa" sergisini gerçekleştiren Atölye, 2003 yılında seramiği karikatürle buluşturan "Çizgi Kahramanlar Sokakta" sergisine imza atmıştı.

VitrA Seramik Sanat Atölyesi, seramik sanatçısı Reyhan Gürses yönetiminde çalışıyor.