Siz Hangi "Hayat Tarzı"nı Satın Aldınız?




Osmanlı Bankası Müzesi, "Aradığınız Kişiye Şu An Ulaşılamıyor: Türkiye'de Hayat Tarzı Temsilleri, 1980-2005" başlıklı yeni sergisiyle, son 25 yılda üretilen ve tüketilen "hayat tarzları"nı gözler önüne seriyor. Sergi, Türk toplumunun yaşadığı dönüşümü, hayat tarzı kavramından hareketle anlatıyor. Bu süreçte şekillenen popüler kültürün imgeleri ile bunlara zemin hazırlayan ekonomik ve toplumsal süreçleri bir arada yorumlayarak tartışmaya açıyor.

Yakın geçmişimize hem çok tanıdık hem de çok yabancı bir ayna tutan sergi, izleyicileri, "bugün" hızla geçmiş olurken, "geçmekte olan"a yeni bir gözle bakmaya çağırıyor.

"Aradığınız Kişiye Şu An Ulaşılamıyor: Türkiye'de Hayat Tarzı Temsilleri, 1980-2005" sergisinin küratörlüğünü, Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Meltem Ahıska ile Yard. Doç. Dr. Zafer Yenal, tasarımını ise Bülent Erkmen üstlendi.

Her biri kendi döneminde ikonlaşan olayları, nesneleri ve kişileri öne çıkaran sergide, hayat tarzı kavramı reklam, haber, fotoğraf, obje, afiş, film, klip gibi malzemelerle temsil ediliyor. Serginin bölüm başlıkları, 1980'lerden 2005'e uzanan süreçte popüler olmuş şarkı, reklam sloganı ya da gündelik deyişlerden oluşan isimler taşıyor: "Kendime Yeni Bir Ben Lazım", "Alsak Alsak Bedavaya Ne Alsak?", "Zamanı Yakalayın", "Oha Falan Oldum Yani!", "Connecting People", "Yabancılar Giremez!" ve "Yine, Yeni, Yeniden..."

1980 sonrası dönemde hayatımıza giren ve artık "vazgeçilmez" parçası haline gelen "yenilik"lerden bazıları: Tüketimle tanımlanan yeni bir yaşama şekli sunan alışveriş merkezleri... Her şey dahil tatillerde artık tüm hayaller "inclusive"... Mutluluğun "sanal" sponsoru kredi kartları... "Ya çıkarsa" diye bekleyenlerin, "ya çıksaydı" diye hayal kuranların sayısını çoğaltan şans oyunları... Balık ekmekçiler, ekmek arası köfteciler ve kokoreççilerden sonra "hızlı" yemek yemenin yeni biçimi fast food... Zaman kazandırma vaadiyle evlere ve mutfaklara yerleşen otomatik aletler... Ve uzakları yakınlara getirirken, yakınları da uzaklaştıran teknolojiler...