Togo Kuleleri Yanındaki Alan Ticarete Açılmayacak



Mimarlar Odası Ankara Şubesi, hukuka, planlama ve kamu yararına aykırı plan değişikliklerine karşı mücadeleye devam ediyor.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Togo Kuleleri’nin yanındaki Çevre Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü binasının olduğu, hukuka, kamu yararına ve planlama esaslarına aykırı, 13911 Ada, 7, 17, 18 numaralı parsellere ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca hazırlanan ve 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Hükümleri ve 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca resen onaylanan, 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliğinin ve 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle, Çevre Şehircilik Bakanlığı’na dava açmıştı. Dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu belirterek,  dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden yürütmesinin durdurulmasına karar veren Ankara 18. İdare Mahkemesi, söz konusu plan değişikliğini hukuka ve kamu yararına aykırı olması nedeniyle iptal etti.

Kararı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Yargı kamusal kullanımdan özel kullanıma geçiş sağlanacak imar planı değişikliğini iptal etti.  Daha önce yürütmeyi durdurma kararında parsel bazlı ayrıcalıklı rantı ortaya koyan Ankara 18. İdare Mahkemesi, iptal gerekçesinde de bunu vurguladı. Resmi kurum alanının turizm ve ticaret alanına dönüşmesi ve yapılaşmasının artırılmasına yargı bir kez daha izin vermedi. Kentsel mücadelede haklılığımız hukuk yoluyla bir kez daha tescillenmiştir.” dedi.

Reklam Goruntulenme Bolumu

Kamusal kullanımın özel kullanıma geçmesi kamu yararına aykırıdır
“Togo Kuleleri’nin yanındaki en değerli kamusal alanlardan birisi olan kamu alanının, ranta kurban edilmesini yargı yoluyla durdurulmuş olması önemlidir. Bu karar ayrıcalıklı imar hakkı, emsal artırımı ve kamusal alanların peşkeşi sürecinden vazgeçmeyenlere karşı mücadeleden vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha gösterdi.” diyen Candan, mahkemenin iptal kararı gerekçesinde yer alan şu ifadelere dikkat çekti:

“Kamu kurumu kullanımın da MİA (Merkezi İş Alanı) tanımı içinde yer aldığı, bu bakımdan söz konusu plan değişikliklerinin üst ölçekli plan kararlarına uymak için hazırlandığından bahsedilemeyeceği, dava konusu 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı değişikliğinin parsel bazlı bir değişiklik olduğu bu durumun düzenleyici nitelikteki Nazım İmar Planının çerçevelediği ‘genellik’ kavramıyla uyuşmadığı, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesi gereğince, plan değişikliğinin yapılabilmesi için plan değişikliğini zorunlu kılan koşulların bilimsel, nesnel ve teknik gerekçelerle ortaya konulması gerekliliği karşısında, dava konusu plan değişikliklerini zorunlu kılan herhangi bir teknik ve nesnel gerekçenin olmadığı; öte yandan dava konusu imar plan değişiklikleri ile kamunun mülkiyetindeki dava konusu alanın, kamusal kullanımdan özel kullanıma geçişini sağlayacak bir düzenleme yaratacağından kamu yararına aykırı olduğu, sosyal ve altyapı standardının düşürüldüğü anlaşıldığından, dava konusu 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğinde ve 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı değişikliğinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”