TOKİ, İnşaat Sektörüne Zarar Veriyor



Amerika'da ve Türkiye'de ofisleri olan GAD Mimarlık ofisinin kurucusu Mimar Gökhan Avcıoğlu, ''TOKİ boyundan büyük işlere girişmeye başladı. Böyle gidecekse derhal lağvedilmeli, inşaat sektörüne zarar veriyor. TOKİ stadyum yapıyor, TOKİ'nin stadyumla ne alakası var'' dedi.

Avcıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TOKİ'nin belki maddi zarar vermediğini ancak kültürel ve ruhsal zarar verdiğini, TOKİ'nin ürettiği bütün sosyal konutların ileride suç bölgeleri olacağını, çünkü o bölgelerde sosyal hayatın olmadığını, TOKİ'nin kilometrelerce kare inşaat yapmasının anlamı olmadığını kaydetti.

Gökhan Avcıoğlu, ''Dağın başında 18 katlı binanın ne işi var. Kim oturacak. Ömrü 3,5 sene, bilemediniz 5-10 sene... Kim bakımını yapacak o binaların. Bir süre sonra suç bölgesi olacak. Adamlar kendi konutlarına sahip olacak durumda değil, balık tutmayı öğretmeden balık veriyorsun...'' şeklinde konuştu.

Avcıoğlu, üretilen her şeyin kültürel, sosyal yanının olduğunu unutmamak gerektiğini, üretilen her şeyin milli servet olduğunu söyledi.

TOKİ'nin şehir planlaması yaptığını, kentsel dönüşüm, lüks konut yaptığını ifade eden Avcıoğlu, ''Önce idare ettik, sosyalleşme adına sesimizi çıkarmadık ama TOKİ artık şımarık kurum olmaya başladı. Böyle gidecekse derhal lağvedilmeli, inşaat sektörüne zarar veriyor. TOKİ stadyum yapıyor, halbuki TOKİ'nin stadyum ile ne alakası var. Rayından çıktı, TOKİ'yi durduramıyoruz. TOKİ'ye birisi 'dur' demeli. Haksız kazanç yaratıyor. KİPTAŞ da öyle...'' dedi.

''Türkiye'de şehircilik ve mühendislik kuralları zayıf ve kalitesiz''

Bir binayı nasıl yapacaklarını şehircilik ve mühendislik kuralları içerisinde gerçekleştirdiklerini ancak Türkiye'de bu kuralların zayıf ve kalitesiz olduğuna işaret eden Avcıoğlu, İstanbul'daki altyapı sorunlarına işaret ederek, 3 tarafı denizlerle çevrili bir yere yağmur yağınca sel basmasının biraz komik bulduğunu vurguladı.

Gökhan Avcıoğlu, ''Mühendisler bizde ekonomi ile uğraşıyorlar. Onları gerçek işlerine dönmeye davet ediyoruz. Bizim yeni buluşlara ihtiyacımız var'' şeklinde konuştu.

Türkiye'de müteahhitlerin uluslararası ölçekte işler yaptığını ancak bu işlerin daha çok ağır işçilik işleri olduğunu söyleyen Avcıoğlu, Türklerin inşaat sektöründe bir buluşları olmadığına dikkati çekerek, Türk mühendislerin de buluşlarını görmek istediklerini belirtti.

''Yeni oyuncular istiyoruz''

Avcoğlu, şunları kaydetti:

''İnşaat sektörü şu anda en kadim sektörlerden bir tanesi ama daha önce tekstil de böyleydi. Tekstil inovatif ve kreatif bir yaklaşım getiremedi, özel bir kumaş üretemedi, bir tasarımcı çıkaramadı. Türkiye'de tekstil can çekişiyor. Şu anda iş yapan müteahhitler lütfen başka sektörlere geçsinler, ileride bu meslek bu kadar karlı olmayacak. Müteahhit biraz daha az kar edecek. Türkiye'de müteahhitler çok yüksek kar ediyor. Dünyanın hiç bir yerinde bu kadar yüksek karlar yok. Ağlayan müteahhit beceriksizdir. İnşaat sektöründe para kazanamıyorum diyen müteahhit başka işe gitsin. Zaten bugüne kadar bu işi güzel yapamadılar. İşi yenilere, bize bıraksınlar. Yeni oyuncular istiyoruz. Onların dönemi geçti. Türkiye alıp başını gidiyor, kimsenin bu gelişmeleri tıkamaya hakkı yok.

Belediyeler açısından da büyük eksiklikler var. Halkın daha çok kararlara katılabilmesi lazım. Komisyonlar, bölge kurulları olmalı. Belediyenin işi olmayan işleri belediye yapıyor. Tasarım yapıyor, hayatımızı etkileyen şeyleri sormadan yapıyor. Aramızdaki ilişkileri inşa etmeden bir şey inşa edemeyiz. Aramızdaki ilişkileri inşa etme aşamasındayız.''

''2008 krizi şimdiki müteahhitlerin işine yaradı''

Yabancı oyuncuların Türkiye'ye girmeye başladığı dönemde 2008 krizi olduğuna işaret eden Avcıoğlu, ''2008 krizi şimdiki müteahhitlerin işine yaradı. Eğer bu şansı iyi değerlendiremezlerse, iyi yapılar ortaya koyamazlarsa çok sayıda yabancı oyuncunun inşaat alanında Türkiye'ye girdiğini göreceğiz. Kriz olmasaydı, ekipleriyle finansmanlarıyla, mimarlarıyla gelmişlerdi. Hakikaten krize dua etsinler. Şimdi bir kaç yıl daha zaman kazandılar'' dedi.

Türkiye'de inşaat yasalarının düzenlenmesi gerektiğine de işaret eden Avcıoğlu, şunları kaydetti:

''Genelde inşaat sektörü bankaların garantisi ile hareket eder. Ön satışı belli bir oranın üzerinde yapamazsınız, binalar bittikten sonra satmanıza izin verilir. Banka ve sigorta kurumu aynı zamanda sizin denetçiniz, alıcıların da garantisidir. Ancak Türkiye'de böyle bir şey yok, adam topraktan satabiliyor, bitecek mi bitmeyecek mi?, öyle çok yarım kalmış iş var. Halbuki orada yatan şey milli servet. Dolayısıyla düzenlenmesi gerekiyor. Biz bunu çeşitli kurumlarla konuşuyoruz. Gitmezlerse zaten yasalara dayanamayacaklar. Zaten eğer bu yasalar yapılmazsa krizler düzeldikten sonra Türkiye'ye çokça yabancı grup gelecek ve bu standart oluşacak.''