Madenlerde Avrupa Birliği (AB) standartlarına uyumlu ekipman kullanılması koşulunun 2020’ye ertelenmesi, Türk-İş’i de isyan ettirdi. Memur toplu görüşmelerinden sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’le görüşeceklerini belirten Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, “Ermenek’e gittiğimde Afrika’nın ücra bir köşesine gittiğimi sandım. Böyle bir ortamda standart ertelemek yeni kazalara davetiyesidir. İki elim yakalarında olur” dedi.
Geçen hafta Bakanlar Kurulu kararıyla madenlerde kullanılan ekipmanlarda AB’ye uyumluluk şartı, 2020’ye ertelendi. Alınan karar kapsamında, AB’ye uyumlu ekipmanlar kullanmadığı için kapatılan madenlere de yeniden faaliyete geçme yolu açıldı. Hürriyet Gazetesi'nden Hacer Boyacıoğlu'nun haberine göre, madenler gibi Türkiye’de sorunlu bir alanda böyle bir ertelemenin doğru olmadığını söyleyen Türk-İş Başkanı Ergun Atalay, “Bu konuyu sayın bakanla da görüşeceğim. Patlamaya meyilli ocaklar varken, böyle bir karar olamaz” tepkisini gösterdi. “Hangi akla hizmet böyle bir karar alındığını” bilmediğini söyleyen Atalay, “Yaşanacak bir kazada süreyi 2020’ye kadar uzatanlar bunun sorumlusu olurlar. Herkesin bir kez daha düşünmesi ve alınan kararların neden olacağı sonuçları bir kez daha gözden geçirmesi gerekiyor” dedi.
Madenlerle ilgili erteleme kararının alınmasında önemli bir etkisi olduğu belirtilen Kömür Üreticileri Derneği ise geçtiğimiz günlerde gazetelere verdiği ilanla düzenlemeyi savundu. Düzenleme sonrasında kömür ocaklarında bir başı boşluk olmadığı belirtilen ilanda özetle, “Yüzlerce yeraltı kömür ocağında dönüşümü sağlamak kolay değildir. Bir gecede, bir ayda, bir yılda yapabilmesinin imkanı yoktur. Tüm bu hususlar gözönüne alındığında, dönüşüm için bir zamana ihtiyaç olduğu gerçekliği altında, dönüşüm için geçirilecek zamanda madenlerin faaliyetinin durmasının ülkemiz ve yeraltı madenlerimiz için telafisi imkansız sonuçlar doğuracağı kesindir. Böyle bir durumda Bakanlar Kurulu çözümsüzlüğe sürüklenen bir konuya neşter vurmuş, olup olamayacakları görmüş ve sağlıklı bir dönüşüm olabilmesi, madenciliğin geleceğinin kararmaması, onbinlerce çalışanın işsiz kalmaması için makul bir geçiş süreci tanımıştır” denildi.