“Türkiye'de İç Mimarlık Mesleğinin Yeri” Konulu Toplantı Gerçekleşti



Türkiye'deki içmimarları bir araya getirerek mesleki sorunların çözümüne yönelik sonuç elde etmeyi hedefleyen icmimar.com , Büyükhanlı Park Hotel & Residence' ta “Türkiye'de İç Mimarlık Mesleğinin Yeri” konulu toplantıyı gerçekleştirdi.

Toplantı kapsamında; yapı sektöründe, birçok bakımdan kaliteyi artıran içmimarlığın, günümüzde ihtisaslaşmanın önemini ortaya koyduğu belirtildi. Bununla birlikte çağdaş mimarlığın gereksinimlerinden doğan meslek dallarının, kendi sınırları çerçevesinde birbirleriyle işbirliği halinde görevlerini icra etmelerinin ülkemizdeki imar faaliyetlerinin çıtasının yükselmesi bağlamında önemine vurgu yapıldı.

İçmimarlığı engellemek mimarlığı engellemektir

Toplantıda söz alan Ertuğrul Çağrı Korkmaz, mimarlık ve içmimarlık yetki sınırları hakkında tartışmalara bir cevap oluşturabilecek şekilde konuştu. Günümüz mimarlarının Mimar Sinan devrinde geçerli olan 'mimar' unvanına ve mimar-bürokrat ayrıcalıklarına bugün de sahip olmayı istediklerine dikkat çeken Korkmaz, “Acaba günümüz mimarları bir Mimar Sinan olmadıklarının ve çağımızın hızının ihtisaslaşma ve ekip halinde çalışmayı zorunlu kıldığının farkında değiller mi? Bir taraftan modern ve çağdaş olduklarını iddia edip, bir taraftan da hayatın akışının önüne set çekmeye çalışmak istercesine, kökleşmiş bir meslek dalının hukukî haklarını engellemeye çalışmak, tutarsızca bir bağnazlıktan başka bir şey değildir” dedi.

İçmimarlığın, peyzaj mimarlığının ve benzerlerinin gelişmesini mimarlığın bir bütün halinde gelişmesi olarak yorumlayan Korkmaz, “İçmimarlığın önüne konan taş, aslında mimarlığın önüne konulmuştur”  ifadesini kullandı. Korkmaz sunumunda ayrıca; ‘mimarlık ilgili diğer dalların üstünde bir ayrıcalığa sahip midir?’,  ‘içmimarlık, mimari yapının bütünlüğüne zarar verir mi?’, ‘mimarlar, içmimarlık yapabilmekte midirler?’, ‘içmimarlık hizmeti bir lüks müdür?’, ‘geleneksel mimarlık yöntemleri, günümüze kaynak veya örnek teşkil edebilir mi?’, ‘içmimarlık kanunen korunamaz mı?’, ‘içmimarlık bölümleri hangi fakültelerde yer almalı?’ sorularını da tartıştı.

İçmimarlar için değil, herkes için içmimarlığı savunmak

Toplantıda görüşlerini açıklayan Sinem Arısoy, binalar var olduğu sürece içmimarlık mesleğinin de var olacağını belirtti. Arısoy, ayrıca içmimarlık mesleğinin bir lüks olmadığına, aksine bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekti ve içmimarların yaşamakta oldukları kanuni mağduriyete son verebilmek için tüm içmimarların birlikte hareket etmeleri gerektiğini söyledi.

M.E.B onaylı içmimarlık kursları sektöre zarar veriyor

Bir diğer gündem maddesi olan ‘iç mimarlık sertifika programları’ hakkında içmimarların rahatsızlıklarını dile getiren Mustafa Erciyas, “Toplumun her kesimine hizmet veren içmimarlık mesleğinin, bu tür programlar ile kalitesi düşürülmektedir. 4 Yıllık lisans düzeyindeki iç mimarlık eğitimi bile yetersiz kalırken, 2 yıllık sertifika düzeyindeki eğitimler ile mesleki onurumuz zedelenmekte ve yıpratılmaktadır"  ifadelerini kullandı.

Öğrenciler, İçmimarlar ve İçmimarlar Odası Bir Arada

TMMOB İçmimarlar Odası yönetim kurulundan Egemen Kaya’nın da katıldığı toplantıda; her içmimarın unvanına sahip çıkması gerektiği ve üniversitelerden mezun olan her içmimarın hem mesleğini yapabilmesi için hem de mesleğin güçlenmesine katkıda bulunmak için TMMOB İçmimarlar Odası'na kayıt olmasının bir zorunluluk olduğu dile getirildi.

Meslek insanları ve öğrencilerin buluşma imkanı bulduğu toplantıda, içmimarlık eğitimindeki eksikliklerden, iş hayatına atılan genç girişimcilerin sektörle yüz yüze gelene kadar pek çok konudan haberdar olmadıklarından, bu toplantının her şey için iyi bir başlangıç ifade ettiğinden de bahsedildi.