Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, Uludağ Milli Parkı sınırları içerisinde kalan Sarıalan ve Çobankaya bölgelerinin doğal sit derecesini, 1. dereceden 2. dereceye düşürdü.
Bursa Büyükşehir İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığının 1 Ekim 2009 tarihli başvurusunu değerlendiren Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, 6 Mayıs 2006'da aldığı kararı iptal ederek, Sarıalan ve Çobankaya'yı, "Az yoğunluklu konaklama amaçlı kullanımlara olanak tanımak üzere" 1. derece dogal sit alanı olmaktan çıkararak, 2. derece dogal sit bölgesi olarak belirledi.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Bursa Şubebi Başkanı Füsun Uyanık, kurulun milli park sınırlarında bulunan Sarıalan ve Çobankaya bölgelerini 2. derece doğal sit alanına dönüştürmesinin, söz konusu yerlerdeki yasal olmayan yapılaşmaların yasallaşması anlamına geleceğini öne sürdü.
Uyanık, 1. derecede doğal sit alanlarında yapılaşmanın olmaması gerektiğini, ancak bölgede "Kendin pişir kendin ye" tarzı piknik alanları, bungalov tipi yapılar ile çadır alanlarının yer aldığını, bunların yasalara aykırı olduğunu belirterek, "Bölge 2. derecede doğal sit alanı olarak belirlenince bunlar yasallaşmış oluyorlar. Bununla birlikte bölge yeni bir yapılaşmaya olanak sağlayacak hale geldi. Bunun ardı arkasının gelmeyeceğini düşünüyoruz" dedi.
Söz konusu bölgelerin 2. derece sit alanı ilan edilmesinde sadece kurulun onayının yetmemesi gerektiğine değinerek, şunları kaydetti:
"Bu, inceleme yapılması gereken bir konu. Flora, fauna, botanik, zooloji gibi konularda uzman bilim adamlarınca oluşturulan teknik ve bilimsel raporun olması gerekir. Kurul kararıyla verilebilecek bir karar olmaması lazım. Ancak bu yönde hazırlanan bir rapor olmadan, sadece Büyükşehir Belediyesinin tlebi üzerine bu karar alınıyor. Bu yanlış bir uygulamadır. Ayrıca 2006 yılında alınan karar ile milli park sınırlarının tamamı 1. derece doğal sit, Oteller Bölgesi ise 2. derece doğal sit alanı ilan edilmişti. Biz Uludağ'da bu tür lokal bazda kararlar alınmasını doğru bulmuyoruz. Uludağ bir bütündür ve yapılacak çalışmaların bütünsel olarak değerlendirilmesi gerekir. Bizim Uludağ'ı korumamız, çalışmaları bu yönde yapmamız lazımken, koruma kurulunca Uludağ'da yeni bir yapılaşma sürecini başlatacak bir karara imza atılmıştır. Biz bu kararın doğru olmadığını düşünüyoruz.
Alınan bu kararın Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen yeni teleferik projesi ile bağlantılı olduğunu düşünüyoruz. Sayın Hikmet Şahin'in büyükşehir belediye başkanlığı döneminde hazırlanan ve bizim oda olarak itiraz ettiğimiz projede, bu bölgelere yoğun bir kullanım kararı ve inşaat alanı önerilmişti. Koruma kurulunun aldığı bu sit derecesi düşürme kararının, yeni teleferik projesinin önerdiği kullanımlara hazırlık olduğunu düşünüyoruz. Şu an konu odamızca incelenmekte. Gerekli incelemeyi yaptıktan sonra Bursa Barosu ile birlikte yürütmenin durdurulması ve kararın iptali için yasal işlem başlatmayı düşünüyoruz."