Mimarlar Odası Ankara Şubesi, toplumsal hafızamız olan kültürel varlıklarımızı korumak için hukuksal mücadeleyi sürdürüyor. Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü Ankara 2 No'lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun "Ankara Altındağ İlçesi Plevne Mahallesi 5569 ada 2 parsel ve 5570 ada 1 parsellerde bulunan Dr. Sami Ulus Kadın Hastalıkları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 2863 sayılı kanun ve ilgili mevzuat kapsamında tescil edilmesine gerek olmadığına" ilişkin 16.06.2017 tarih ve 2658 sayılı kararını hukuka aykırılığı gerekçesiyle yargıya taşımıştı.
Ankara 8. İdare Mahkemesi, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı’na karşı açtığı davada, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu ve uygulanması halinde anılan yapıya ilişkin yapılacak işlemlerle (yıkım vb.) telafisi güç veya imkansız zararlar doğacağı belirterek, dava konusu işlemin yürütmesini durdurdu.
Yargı kararını değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Doğal ve kültürel varlıkların korunması için büyük katkılar sunmuş mimar Emre Madran hocamızı andığımız ‘Edep Yahu Buluşmaları’nın hemen öncesinde bu yargı kararını almaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi.
Hastane özgün işlevi korunarak restore edilmelidir
Candan, sözlerine şöyle devam etti: “Ankara’da Bilkent Şehir Hastanesinin açılmasıyla kent merkezindeki tarihi hastaneler kapatılarak, alanları ve mekanları ranta konu edilerek, yıkım tehdidi ile karşı karşıya kaldı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak, bu hastanelerin korunması için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvurduk. Bunlardan birisi de modern mimarlık eseri ve toplumsal hafızamızda büyük yeri olan Dr. Sami Ulus Kadın Hastalıkları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesiydi. Hastanenin tescil edilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü Ankara 2 No'lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na başvurmuştuk. Kurul, başvurumuz sonucumuzda Dr. Sami Ulus Kadın Hastalıkları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 2863 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat kapsamında tescil edilmesine gerek olmadığına" ilişkin 16.06.2017 tarih ve 2658 sayılı kararını tebliğ etti. Ankara 8. İdare Mahkemesi, ‘Dr. Sami Ulus Kadın Hastalıkları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin Türkiye'nin 20. yüzyıl modern mimarlığının sağlık alanındaki üretiminin örneklerinden ve başkent Ankara'nın bu alandaki simge yapılarından olduğu, hastane yapılarının sağlık alanın güncel ihtiyaçlarına yanıt verdiği, Dr. Sami Ulus Kadın Hastalıkları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin kampüsünde zaman içinde ortaya çıkan ihtiyaçlara yanıt vermek üzere yeni yapılar ve plansız şekilde depo vb. ekler inşa edildiği, yapıların iç mekanları ve cephelerinde yenilemeler gerçekleştirildiği, ...hastanenin koruma değerlerinin göz önünde bulunduran bir restorasyon projesi ile özgün işlevi ve özellikleri bozulmadan güncel ihtiyaçlara uyum sağlayarak kullanımının sürmesinin sağlanabileceği, yapının toplumsal hafızada yer edinmiş olan kimliği ile özgün mimari niteliklerinin korunabilmesi için 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun ilgili maddeleri uyarınca taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmesi gerektiği’...görüşünü ortaya koyan bilirkişi raporunu esas aldı ve dava konusu işlemin yürütmesini durdurdu.”
Kapatılan hastanelerimiz tekrar açılmalıdır
Candan, şunları kaydetti: “Karar kamu yararı adına sevindiricidir. Pandemi günlerinde kent merkezinde kolay ulaşımı olan hastanelere ihtiyaç duyduğumuz günlerde, sağlık yapılarının korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması büyük önem taşımaktadır. Hastane özgün işlevi korunarak restore edilmelidir. Kent merkezindeki kültürel mirasımız olan, sağlık alanında büyük hizmet veren tüm hastanelerimiz, özgün işlevleriyle korunmalı ve kapatılan hastanelerimiz tekrar açılmalıdır.”