Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, Akay Kavşağı tartışmasıyla başlayan Büyükşehir-Çankaya gerginliğinin geleceğiyle ilgili önemli açıklamalara bulunurken, Başkentliler için Büyükşehir Belediye Meclisi’nin onaylaması halinde bir de çarpıcı önerileri olduğunu açıkladı. Tanık, "Çankaya Meclisi’nde Tunalı, Bahçelievler 7. Cadde ve Cebeci’deki Kutludüğün Caddesi’nin trafiğe kapatılması için karar aldık. Teklifimizi Büyükşehir Belediye Meclisi’ne sunduk. Kabul görürse bu bölgeler haftanın belli saatleri yaya bölgesi olacak" dedi.
Tanık Ankara’daki bir takım yön uygulamalarının yanlış olduğunu ve bunlarla ilgili bir takım önerileri olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Akay Kavşağı tartışmalarında yolu, ’Çankaya Belediyesi kapatıyor’ izlenimi yaratılmaya çalışıldı. Oysa ki yolları kapatan Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı. Kızılay’ın göbeğinden sola dönülmüyor. Kolejden TBMM’ye giderken, Kızılay’dan geri Sıhhiye’ye gitmeniz gerekiyor. Akay’ı kapattığınızda da aynısı olacaktı. Kimseye söylemeden Kızılay’dan sekiz ayrı yere dönülebilecek güzergahı dörde indiriyorsunuz ve bu yükü Sıhhiye’ye ya da Necatibey’e yüklüyorsunuz. Ulus-Mithatpaşa arası da aynı şekilde.
Tunalı ve 7. Cadde kapansın istiyoruz
Burada dönüşleri kapatarak neyi çözeceksiniz? Yön uygulamalarıyla ilgili halka sorulsun, burayı sık kullanan sürücülere sorulsun. Zaten sıkıntı ortaya çıkacaktır.
Yön uygulamalarıyla ilgili ciddi önerilerimiz ve çalışmalarımız var. Bahçelievler 7. Cadde, Tunalı Hilmi Caddesi ve Cebeci’deki Kutludüğün Sokağı’nın hafta içi ve hafta sonu belli saatlerde trafiğe kapatılmasını istiyoruz. Bununla ilgili Çankaya Belediye Meclisi’nden bir karar aldık ve bu kararımızı bir öneri olarak Büyükşehir Belediye Meclisi’ne sunduk.
İsteyenin bir yüzü kara
Hafta içi 18.00-23.00 hafta sonu 10.00-23.00 arasında bu bölgelerin araç trafiğine kapatılmasını önerdik. Ana ulaşımı etkilemeyecek şekilde alternatif güzergahları da sunduk. Egzoz gazına boğulan, araç trafiğinden bunalan insanlarımız için rahatça gezebilme imkanı ve buluşma noktaları yaratmak istiyoruz.
Büyükşehir Belediye Meclisi’nin de ’Onlar önerdi, kabul etmeyelim’ önyargısı taşımaması halinde bu öneriye sıcak bakacağını umuyorum. Bunu kim önerirse önersin iyi bir karar olduğuna inanıyorum. Bu dileğimizi ilettik, yaptırma gücümüz olmadığını biliyoruz. Siyasal çoğunluğumuz ve iktidar yetkimiz yok. Bu bölgemizin talebidir. İsteyenin bir yüzü kara..."
5 yıl sonra kısmet neyse o olur
Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in "Sen kim oluyorsun da beni yemeğe çağırıyorsun" sözlerini değerlendiren Tanık şunları söyledi:
"Ben Çankaya’nın ve Ankara’nın sorunlarıyla ilgileniyorum. Çankaya Belediye Başkanı olarak Altındağ Belediye Başkanı’yla bir caddenin iki yakasından sorumluyuz. Mamak’la da öyle. Gölbaşı’yla bir suyun iki yakasını paylaşıyoruz. Birbirinden etkilenen belediyeleriz.
Kızılay bölgesine baktığımızda Ankara’nın dört bir yanından insanlar geliyor. Tüm Ankara’yla komşuyuz. Büyükşehir Belediyesi de ağabeyimiz, ailenin reisi. Beşinci ayda Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ve diğer belediye başkanların davet etmem bundandır. Dostluk ve tanışma yemeğinde elbette Ankara’nın sorunları konuşulacaktır. Keşke AKP’li başkanlar gelmiş olsaydı.
Gökçek’in "Büyükşehir Belediyesi’ne mi soyunuyorsun" sözlerini de değerlendiren Tanık şöyle devam etti: "Benim aklım gelecek 4-5 sene sonrasıyla ilgili bir plan yapmayı anlamlı kılmıyor. Hayat bu... Aldığımız işi düzgün yapmaya çalışıyoruz. Gelecekle ilgili kısmet neyse o olur. Kimse önüne geçemez. "
Parklarda büfelere son
Tanık, Çankaya Belediye Meclisinin aldığı parklara büfe tahsisinin iptal kararını şöyle değerlendirdi:
"Çankaya için olumlu olmayacak yeşil alan üstü yapılaşmaları doğru buluyoruz. Bir kaç kişinin nemalanması yerine kentin bütününe hizmet edecek alanın korunmasını kamusal bir görev olarak görüyoruz. Buralardaki çevre halkının ve bu parkları kullanan insanların ’Ne oluyor, bizim park elden mi gidiyor? Kafeye mi dönüşecek?’ tepkilerini haklı bulduk. ’Kente dair suç oluşturan hamlelere izin vermeyeceğiz’ demiştik, bu doğrultuda çalışmalara devam ediyoruz."