Yenilenebilir Enerjide Dünya Lideri Portekiz



Beş sene önce, güneşin kavurduğu bu rüzgârlı ülkenin liderleri bir bahse tutuştu: Ülkenin rüzgârından, nehirlerinden, güneş ışığından ve okyanus dalgalarından yararlanarak ithal fosil yakıtlara bağımlılığını azaltmak için bir dizi iddialı yenilenebilir enerji projesi başlatacaklardı. Bugün Lizbon'un gözde barları, Porto'nun fabrikaları ve Algarve'nin ihtişamlı tatil mekânları, temiz enerjiyle çalışıyor. Bu yıl Portekiz'de üretilen elektriğin yaklaşık yüzde 45'i yenilenebilir enerji kaynaklarından gelecek. Portekiz, 2011 yılında elektrikli arabalar için ulusal şarj istasyonları açan ilk ülke olmayı bekliyor.

Başbakan Jose Sócrates, "Bıyık altından gülüyorlar. 'Bu ancak güzel bir hayal olabilir. Diğer alternatiflerle boy ölçüşemez. Çok pahalı' diyorlar" şeklinde konuşuyor. Sócrates'in hükümeti, yenilenebilir enerji kaynaklarına daha iyi uyum sağlayacak bir şebeke yaratmak için devlete ait enerji santrallerini yeniden yapılandırdı ve özelleştirdi. Hükümet, şirketleri Portekiz'in yeni pazarına çekebilmek için onlarla 15 yıl sabit fiyat üzerinden sözleşmeler imzaladı. Güvenilirlik ve yüksek maliyetle ilgili süregelen endişeler aşılıyor. İki yıl önce açılan Alto Minho'daki devasa rüzgâr türbini tarlasında rüzgâr kesilse bile Lizbon'da ışıklar sönmüyor. Ülkenin elektrik üretim maliyetleri ve elektrik ücretleri Avrupa ortalamasına yakın. Portekiz, en ucuz yenilenebilir enerji türleri olan rüzgâr ve hidroelektriğe odaklanarak ve şirketleri yeni santraller kurmaya teşvik etmek için ödediği prim ücretlerini sınırlayarak maliyetleri aşağıda tutmayı başarıyor.

Projenin mimarlarından eski Ekonomi ve İnovasyon Bakanı Manuel Pinho'ya göre, altyapı tamamlandığında sistem eskiye kıyasla yılda 1,7 milyar daha az maliyetli olacak. Geçen sene Portekiz, İspanya'ya küçük bir miktar elektrik göndererek ilk defa enerji ithalatçısı oldu. Santralde on binlerce Portekizli çalışıyor. Ülkenin en büyük enerji şirketi Energias de Portugal, Amerikan ortağı Horizon Wind Energy aracılığıyla Iowa ve Teksas'ta rüzgâr türbini tarlaları işletiyor. Portekiz, elektrik üretimiyle nakliyesini birbirinden ayırarak 2000 yılında ilk adımını attı: Hükümet elektrik ve doğalgaz için tüm iletim hatlarını uygun pazar fiyatlarıyla satın aldı. Hükümet daha sonra rüzgâr ve hidroelektrik santrali kurmak ve işletmek isteyen özel şirketler için ihaleler düzenledi.

Bir ülkeyi, doğanın tahmin edilemeyen güçlerinden gelen elektriği kullanarak idare etmek yeni teknolojiler ve olağanüstü bir yetenek gerektirir. Portekiz'in ulusal elektrik dağıtım şirketi Redes Energéticas Nacionais (REN), hava durumunu, özellikle de rüzgârın yönünü tahmin etmek için karmaşık modellemeler kullanıyor ve çeşitli santrallerden gelen enerjiyi hesaplamak için bilgisayar programlarından yararlanıyor. Ülkenin enerji iletimi yapmaya başlamasından beri, enerji nakliyatı sağlayanların sayısı iki katına çıktı. REN'in Genel Direktörü Victor Baptista, "Çok sayıda yeni yeteneğe ihtiyacınız var. Bu, gerçek zamanlı bir operasyon ve alınacak daha çok karar var - her an, her saniye" diyor. Bazı programlar rüzgâr ve suyu birleştiriyor: Rüzgârla çalışan türbinler, en rüzgârlı zaman olan gece boyunca yokuş yukarı su pompalıyor; daha sonra su gün boyunca yokuş aşağı akarak elektrik üretiyor. Portekiz'in dağıtım sistemi de artık çift yönlü. Sadece elektrik dağıtmak yerine, çatılara konulan güneş panelleri gibi en küçük jeneratörlerden bile elektrik çekiyor.

Portekiz'in bu büyük çevresel girişimi herkesi sevindirmedi. Bunlar arasında rüzgâr türbinlerinin kuşların davranışını değiştirdiğini ve barajların mantar meşelerinin habitatını bozacağını söyleyen çevreciler de var. Uluslararası Enerji Ajansı'na göre, Portekiz hanelerinde elektrik fiyatları beş yıl içinde yüzde 15 arttı. Dahası, yeşil enerji projeleri fazla istihdam yaratmayabilir. Örneğin yaklaşık beş yıl önce, Moura isimli izole şehir, Portekiz'in en büyük güneş paneline ev sahipliği yapmaya başladı. Ancak Moura santralini 400 kişi inşa etmiş olmasına rağmen, şimdi burada çalışan işçi sayısı yalnızca 20 ile 25 arasında. Yine de enerji uzmanları Portekiz'in yürüttüğü deneyi büyük bir başarı olarak görüyor ve diğer ülkeler de Portekiz'in izinden gidiyor. Massachusetts, Cambridge'deki IHS Emerging Energy Research'e göre, 2025 yılında Danimarka ve İngiltere de elektrik ihtiyacının yüzde 40'ını yenilenebilir kaynaklardan karşılıyor olacak. ABD yüzde 16'yla bu ülkelerin gerisinde kalacak. "Portekiz'in yaptıkları, bu değişiklikleri çok kısa bir süre içinde yapmanın mümkün olduğunu gösteriyor" diyor Sócrates.