Yol Nasıl Yapılır?

Eskiden İstanbul'un en büyük yönetimsel sorunu, şehrin her şeyinin ayrı bir otoritenin kontrolünde olmasıydı. Otoyollar karayollarına, sokak lambaları elektrik idaresine, otoparklar ve otopark tarifeleri vilayete vs. aitti. Sokaktaki vatandaş bir derdi olduğunda doğal olarak belediyeden şikâyetçi oluyordu ama o şikâyetle ilgili konular nadiren belediyenin kontrolündeki konular oluyordu.

Ama bugün bu sorunlar ortadan hemen hemen kalktı. Örneğin eskiden trafikle ilgili konularda beş-altı ayrı otorite sorumluyken bugün güç büyük ölçüde beldiyenin elinde artık. Sadece trafik denetimi polis tarafından yapılıyor, cezaları polis kesiyor, geri kalan her şey belediyede.

Belediye, İstanbul'un iki otoyolu O-1 ve O-2'nin (eski isimleriyle E-5 ve TEM) denetimini aldıktan sonra hızla çalışmaya başladı. İlk iş, otoyol aydınlatması. Hâlâ tam olarak aydınlatma sağlanabilmiş değil ama belediyenin çalıştığını görüyoruz.

Bizim her gün gazete binasına gelirken kullandığımız TEM'in Vatan Caddesi'nin sonundan başlayıp İSTOÇ önünde anayolla birleşen kesimi de artık belediye kontrolünde. Belediye bu yol üzerinde iki büyük inşaat yaptı, bunlardan birini tamamladı ve hizmete açtı, diğeri henüz bitmedi.
Tamamlanıp hizmete giren inşaat bizim gazetenin hemen yakınında, benim de her günkü yolumun üzerinde. Bir altgeçit tüneli açıldı ve mevcut tünel tek yönlü hale getirildi. Trafik bir ölçüde rahatlayacak herhalde.

Yalnız bu arada Aksaray'dan Edirne istikametine giderken varolan son Bağcılar çıkışı da yeniden düzenlendi. Eskiden burası 'Bağcılar çıkışı' iken, yani otoyoldan çıkış noktasıyken yeni düzenlemede buradan otoyola çıkış da verildi. Böylece bizim gazete binasının önünde zaman zaman yaşanan sıkışma giderilmek istendi herhalde.

Şimdi tabii her ne kadar yol üstündeki yoğunluk nedeniyle trafik bu otoyolda eskisi kadar hızlı akmasa da çok da yavaşlamış sayılmaz. Trafiğin bu denli hızlı aktığı ve hız sınırının da 130 kilometre olduğu bu yoldan çıkmak için kullanılan çıkışların yola olan açısının çok da dik olmaması gerekiyor.

Ama maalesef yeni yapılan çıkış, sanki bir otoyol çıkışı değil de yan yoldan bir ayrım noktası gibi düzenlenmiş. Yani, yolda 70-90 km süratle gelirken buradan dönebilmek için hızı 30-40 km.'ye kadar düşürmek gerekebiliyor. Bilmeyenler ve alışık olmayanlar ciddi kaza tehdidi yaratır bence.
Bu tabii büyük sorun ama bundan daha büyüğü de var. Bu köşede yayımladığım fotoğrafta da görülüyor zaten, belediyenin yol mühendisleri otoyoldan çıkış noktasıyla otoyola çıkış noktası arasına bir kaldırım adası yaptılar. Evet evet yanlış okumadınız, otoyola kaldırım yapıldı. Bu kaldırım da, yan yoldan gelip otoyola çıkmak isteyenlere bir yarım şerit olsun yola katılma mesafesi kazandırmak amacıyla öyle yapılmış durumda.

Ama bakın ne oldu, bu kaldırım yolun neredeyse ortasında durduğu için kazalara davetiye çıkarıyordu, daha iki gün önce ilk gördüğüm anda bunu söyledim ve dün sabah gazeteye gelirken kaldırımın ilk kazasını yaptırdığını da fark ettim. Fotoğrafa dikkatle bakanlar demir bariyerlerin eğrildiğini görebilirler, herhalde bir kamyon buraya çarpmış ve sonra da sürtüne sürtüne gitmiş.
Acaba o kamyonun sahibi aracında oluşan maddi hasarı belediyenin yol mühendislerinden tahsil etmek için dava açmayı düşünmez mi?

Çünkü bu yolun yanlış yapıldığını, yanlış tasarlandığını anlamak için aslında uzman olmaya falan gerek yok. Üstelik otoyolun ortasına kadar çıkan bu 'ada'ya yaklaşan sürücüleri uyaran herhangi bir yol işaretlemesi de mevcut değil zaten.

Otoyolların ve diğer başka şeylerin belediyeye devredilmesini destekliyorum elbette ama belediyelerimizin yol yapmayı bilen mühendisleri bir an önce işe alması şartıyla...