Yüksel, Konur ve Karanfil’de İlk Adım Atıldı



Kızılay’ın yaya alanlarından Konur ve Karanfil sokakları ile Yüksel Caddesi’nin ticari alan haline getirilerek kimliğini kaybediyor olması dikkat çekerken, buraların “kültür sokağı”na dönüştürülmesi konusunda Çankaya Belediyesi, Mimarlar Odası ve bölgedeki esnaf aynı görüşü paylaşıyor. Çankaya Belediyesi, zabıtaların çalışma sürelerini 24.00’e çekerek bölgedeki işportacılara göz açtırmazken, işyerlerinin de izin belgelerini yakın plana aldı. Konur’daki mekânların nasıl olması konusunda Mimarlar Odası proje hazırlarken, esnaf da üzerine düşeni yapacağını belirtiyor.

Konur Sokak geçtiğimiz günlerde yaşanan tatsız olaylarla gündeme gelirken, burası ve Karanfil Sokak ile Yüksel Caddesi’nde son yıllarda meydana gelen değişim gözden kaçmıyor. Mimarlar Odası Ankara Şubesi Sekreter Üyesi Ali Hakkan, kitapçılar ve yayınevlerinin bulunduğunu sokakların zamanla ticari alan haline dönüştürülmeye çalışıldığını kaydetti. Hakkan, “Özellikle bu ‘Bazaar’ denilen ortak kullanılan yerler sokaklara zarar vermeye başladı. Bunlar hem gürültü ve görüntü kirliliği hem de mekânsal olarak zarar veriyor” dedi. 2004 yılında Konur’un mekânsal olarak düzenlenmesi konusunda bir çalışma yaptıklarını belirten Hakkan, fakat bunun hayata geçirilemediğini dile getirdi. Hakkan, ağustos ayı içinde ortak bir proje geliştirmeye çalıştıklarını belirterek, şöyle konuştu:

“Hocalarımız ve öğrecilerin de katılımıyla Konur Sokak’ın ne olması gerektiği konusunda fikir düzeyinde projeler çıkacak. Bir proje olarak Konur Sokak’ı ele alıp, bu mekânların nasıl olması konusunda proje tasarımı yapacağız. Bir öneri hazırlayacağız. Dolayısıyla bir atölye çalışması yapacağız. Bunlar uygulanabilir şeyler olacak.”

Konur Sokak’ın nasıl bir yer olması konusunda görüşlerini aktaran Hakkan, “Burada kitabevleri, resim ve fotoğraf sergilerinin açılacağı, müzik dinletilerinin sunulacağı mekânlar olmalı. İnsanların sosyal olarak bir arada olabilecekleri mekânlar yani. Çünkü Ankara bu anlamda çok sıkışmış durumda. Gençleri bir arada tutmak orada tutarken de kentle ilgili bir şeyler algılatmak istiyoruz” dedi. Yüksel Caddesi’nin de çok önemli bir yer olduğunun altını çizen Hakkan, her görüşten insanın burada kendini ifade etmesinin önemli olduğunu dile getirdi. Ali Hakkan, “Hatta burası yetmiyor. İnsanlar Güvenpark gibi daha geniş alanlarda kendini ifade etse çok daha yararlı olur” diye konuştu. Hakkan, Avrupa kentlerini de örnek göstererek, “Bakıyorsunuz ressamlar sıra sıra sergiler açıyor, herkes pandomim sanatçılarının başında, müzisyenler yine aynı. Bizim bunlara ihtiyacımız var. Bizim ülkemizin en büyük sorunu bu. Sosyalleşme boyutunu kaçırıyoruz. Meydanlarımız yok olmuş durumda” görüşünü dile getirdi.

‘Anakent Belediyesi yanımızda değil’

Ankara Anakent Belediyesi’nin bu süreçte yanlarında olmamasını da eleştiren Ali Hakkan, şunları kaydetti:

“Keşke oturup konuşabilsek, birlikte bir şeyler yapabilsek. Kendilerini kullanılmayan üstgeçitlerle ilgili de eleştirdik. Ama ilişki kurmak açısından bir yanıt da gelmiyor. Büyükşehir Belediyesi bu süreçte yanımızda değil. Bu kent için büyük bir şansızlık. Konur’daki olaylardan sonra da Büyükşehir gelmedi ne oluyor diye...”

‘Gerekeni yapmaya hazırız’

Yüksel Caddesi ve Çevresini Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Taşdemir de dernek olarak kendilerinin Konur’un “kültür sokağı” olması konusunda hemfikir olduklarını vurguladı. Taşdemir, “En son yaşanan olaylar da gösterdi ki burada bir rant var ve mücadelemiz bu rantı elde etmeye çalışanlara karşıdır. Buraları değişik kimliklere sokup rant elde etmeye çalışıyorlar. Esnaf olarak gerekeni yapmaya hazırız. Her şeyi belediyeden beklemiyoruz” dedi.



‘Kötü kullanımlara izin vermeyeceğiz’

Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Ali Ulusoy ise, bu alanlarda kötü kullanımdan kaynaklanan sorunlar olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Oralar işportacı işgali altında. Uzun süredir böyle bir kullanım söz konusu. Bir de orada sokağın dokusunu ve yapısını kötü etkileyen ticari kullanımlar söz konusu. Biz onunla ilgili bir uygulama başlattık. Konur Sokak ve Yüksel Caddesi gibi sivil toplum örgütlerinin, Mimarlar Odası, Mülkiyeliler Birliği gibi yapıların olduğu yerlerde bu tür sorunlar istediğimiz bir şey değil. O nedenle hem bu sorunları çözmek hem de akşam 21.00’den sonra güvenlikle ilgili sorunların giderilmesi konusunda bir tedbir ihtiyacı ortaya çıktı. Zabıtalar artık 21.00’e kadar değil, 24.00’e kadar orada olacaklar. Bunu Çankaya Kaymakamlığı ile ortak yapıyoruz. İşportacılar buna devam etmek istiyor ve biraz gerilim yaşanıyor ancak bu konuda kararlıyız. Kötü kullanımlara izin vermeyeceğiz.”

‘Panayır yeri gibi!’

Ticari mekânların izin belgelerini inceleyeceklerini belirten Ulusoy, amacına uygun olmayan işyerleriyle ilgili belediye olarak birtakım düzenlemeler yapacaklarını anlattı. Ulusoy, “Hem fiziki anlamda hem de yasal anlamda düzgün olmayan yerlere izin vermeyeceğiz” dedi. Konur ve Yüksel’de işyerlerinin “panayır” yerlerine dönüştürülmesini eleştiren Ulusoy, şunları söyledi:

“Ticari faaliyetlerin sürdüğü küçük tezgâhlar oluşturuluyor. O bölgenin yapısı değiştirilmeye çalışılıyor. O tür ticari faaliyetler bu sokakların dokusunu bozuyor. Oralar daha çok kitapçıların, kafelerin yer alığı, sivil toplum örgütlerinin daha çok sosyal ve kültürel amaçlı kullandığı bir bölge. Kültür ağırlıklı bir yer olması gerekiyor. Biz orada kötü kullanımları önleyeceğiz ve orasını disiplin altına alma konusunda kararlıyız.”