Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

'2023 Planı Tamamen Pazar Eğilimli'

ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği, Elektrik Mühendisleri Odası, Bilim ve Ütopya Kooperatifi tarafından 2002 yılında yaşamını yitiren Dr. Serhat Özyar 'ın anısına düzenlenen Yılın Genç Bilim İnsanı Ödülü'nün 6.'sına Dr. Şirin Gülcen Eren değer görüldü. Eren, yaklaşık 12 yıl emek verdiği "Özelleştirmenin Kentsel Planlamaya Etkileri: Türkiye Örneği

Cumhuriyet Gazetesi



ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği, Elektrik Mühendisleri Odası, Bilim ve Ütopya Kooperatifi tarafından 2002 yılında yaşamını yitiren Dr. Serhat Özyar 'ın anısına düzenlenen Yılın Genç Bilim İnsanı Ödülü'nün 6.'sına Dr. Şirin Gülcen Eren değer görüldü. Eren, yaklaşık 12 yıl emek verdiği "Özelleştirmenin Kentsel Planlamaya Etkileri: Türkiye Örneği (Ankara)" başlıklı teziyle ödülü kazandı. Eren tezinde, kavramsal bir ayrım "özelleşme" (De facto) ve "özelleştirme" (De jure) temelinde konuyu tarihsel gelişimi içinde değerlendirirken, bu kavramsal ayrımdan hareketle Türkiye ve Dünya örneklerini karşılaştırıyor. Dr. Eren ile tez çalışmasında Ankara üzerine yaptığı araştırmalar ve bulgular üzerine konuştuk...

Tezinizi ne kadar sürede hazırladınız?

- Tez çalışmamı 2007'nin temmuz ayında bitirdim ama 12 yıllık bir çalışma oldu. İyi ki de 12 yıl olmuş. 1999 depremi nedeniyle tez çalışmalarıma ara vermiştim. Ayrıca bürokratik nedenlerden ötürü çalıştığım Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'ndan da atılmıştım. Bu sırada tez hocam da yaşamını yitirdi. İlginç olan şudur ki: Bu süre içinde Türkiye'deki bütün mevzuat ve uygulamalar değişti. Bu nedenle eğer 2001 yılında bu tezi bitirmiş olsaydım şu anda kullanılmayacak ve işe yaramayan bir tez olacaktı. Şimdi güncel bilgileri içeriyor. Ayrıca bütün bu süreçleri tespit etme ve değerlendirme imkanı bulmuş oldum.

Tezinizde Ankara özeline ilişkin araştırmalar bulunuyor. Ankara'yı seçmenizin özel bir nedeni var mı?

- Ankara'yı seçtim, çünkü benim tezim Türkiye'de özelleştirme uygulamasının dünyadan farklı olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye'deki özelleştirme uygulamasının kentsel planlamayla bir gerilim yarattığına dikkat çekiyor. Türkiye'deki en planlı kent de Ankara. Planlama süreçlerini ve kentin gelişimini, planla ilişkilerini görebiliyorsunuz. Aslında bu biraz da KİT arazilerinin niteliğinden çıkıyor. KİT arazileri zamanında kurulduklarında kentlerin çeperlerindeydi ama kentler büyüdükçe kentlerin merkez geçiş alanlarında ya da merkez alanlarında kaldılar. Bu çerçevede de geçiş alanları ve kentlerin içinde kalanların özelleştirmelerinin kentlere olan etkileri ve bunların yarattığı tartışmaları irdeledim. Ankara bu nedenle seçildi. Ayrıca benim yaşamını yitiren ilk tez danışmanım Raci Bademli , belediyede imar daire başkanıydı. Daire başkanlığından ODTÜ'deki görevine dönünce biz bu çalışmayı yapmaya da başlamıştık.

Özelleştirmenin kentsel planlamaya etkisi başkentin en çok hangi bölgesini etkiliyor. Tezinizde özellikle araştırma yaptığınız bir bölge ya da alan bulunuyor mu?

- Evet, Ankara'da seçtiğimiz uygulama örneği var. Bu, üzerinde çok fazla tartışma olan herkesin bildiği GİMAT alanıdır. Ankara için çok önemli olan bir üretim, kamu mekanının nasıl özel bir mülke dönüşerek rant ve tüketim mekanı haline dönüştürüldüğünü en iyi bu alanın gösterebileceğini düşündük. Bu ayrıca Ankara'nın planlı bir kent olmasından üstü açık planlardan kaynaklanan alt ölçekli planlarla ilişkilerle irdeleyebileceğimiz bir örnek olması dolayısıyla seçtik.

Son 10-15 yıldır Ankara'nın planlı bir kent olduğundan söz etmek mümkün mü?

- Ankara makro planları olan bir kent. Diğer kentler ile karşılaştırıldığında, olabildiğince alt ölçekli planları üst ölçekleri planlarına uygun hazırlanan bir kent. Ankara'nın bütün planlarının bire bir uygulandığını söyleyemeyiz. Uybadin-Yücel planı, hatta Jansel planı bile pazar mekanizmalarının etkisinde olmakla eleştirildi. Ama en son yapılan 2023 planı tamamen pazar eğilimli bir planlama yaklaşımıdır. Tamamen sermayedarın yönelimleriyle kenti şekillendiren bir plandır. Ondan önceki bütün makro planlar kentin gelişme dengelerini doğru koymayı hedeflemişlerdir. Benim tezim, "pazar eğilimli" planlama ile "pazar eleştirel" planlama arasındaki gerilimi irdeliyor.

'Kamu arazileri el değiştiriyor'

Bahsettiğiniz gerilim ve özelleştirmelerin Ankara'ya etkilerinden bahseder misiniz?

- Özelleştirmenin Ankara üzerindeki baskıları özellikle 2000 yılından sonra inanılmaz boyutlara çıktı. Nedenini şöyle açıklayayım: Türkiye'de mülk ve mülkiyet var. İkisi arasında fark olduğunu bilmiyoruz. Mülk metadır, sahipleneceğiniz eşyadır, ama mülkiyet ise bunun üzerindeki haklarınızdır. Dünyadaki fark bu noktada başlıyor. Çoğu ülkede mülkiyetin sahipliği verilmiyor. Veriliyorsa da çok belli dönemler içinde veriliyor ve ağır şartlara bağlanıyor. Türkiye'de ise mülkiyet sahipliğini vermek sanki doğalmış gibi sunuluyor. Özelleştirme uygulamaları 1985'lerden sonra gittikçe artıp sonuçları böyle olmaya başlayınca, bu o kadar avantajlı hale geldi ki sermayedar için bütün kamu arazileri - üzerinde hizmet binası olsun - kentteki bir anda 2000'den sonra dönüşüme tabi tutulmaya başladı. Bunun en güzel örneği Köy Hizmetleri'nin arazisidir. AOÇ'nin durumu da buna örnektir. Gimat'a yakın bütün kamuya ait depo alanları özelleştiriliyor. TCDD'nin demiryolları kenarlarındaki arazileridir, binalarıdır.

Türk kentleri "yağ lekesi" şeklinde ana arterler boyunca büyürdü. Ankara bu yapısını özelleştirme kapsamındaki büyük dönüşüm projeleri nedeniyle değiştirerek çok ciddi miktarlardaki kamu arazisinin el değiştirmesi sonucu son 10 yıl içinde tamamen blok halinde güneybatıya doğru gelişiyor. Bu gelişim buradaki arazi rantlarının ne kadar belirleyici olduğunu gösteriyor. Gelişme trendi bu şekilde olunca önündeki bütün kamu arazilerinin dönüşümünü de hızlandırıyor. Örneğin Eskişehir Yolu, Esenboğa Yolu...

http://www.yapi.com.tr/haberler/2023-plani-tamamen-pazar-egilimli_61463.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!