Binaların İç Hava Kalitesi İnsan Sağlığını Etkiliyor

b>Enerji tasarrufu sağlamak amacıyla yapılan sızdırmaz binaların insan sağlığını olumsuz etkilediği ortaya çıktı. İçinde bulunulan ortamın sıcaklığının fazla olmasının ise, kişilerin performansını düşürdüğü belirtildi.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (OGÜ) Teknoloji Araştırmaları Müdürü (TEKAM) Prof. Dr. Muammer Kaya, 1980’li yıllarda, petrol krizi ve enerji darboğazının gündeme gelmesinden sonra enerji tasarrufu sağlamak için inşa edilen sızdırmaz binalarla birlikte ‘iç hava kalitesi’ kavramının ortaya çıktığını belirterek şunları söyledi:

“Bu teknikle yapılan binalar, bina iç hava kalitesinde önemli sorunlara yol açmıştır. İç hava kalitesini bozan kirleticiler solunan havadaki karbondioksit oranı, koku, mikro organizmalar, nem, radon gazı, organik buhar, toz, alerji yaratan maddeler, sigara dumanı ve dahili kaynaklı biyolojik kirleticilerdir. Bunlardan radon radyoaktif olup taş esaslı yapı malzemelerinden, taş kütleleri arasındaki çatlaklardan evin bodrumuna sızabilmektedir. Organik gazlar, boya, badana, solventler, yapıştırıcılar, vernikler vs.’den kaynaklanır. Haşere ilaçlarının fazla kullanımı da iç hava kalitesini olumsuz etkiler.” İç hava kalitesinin insan performansı üzerinde çok etkili olduğuna ve insanlarda ‘hasta bina sendromu’ meydana getirdiğine işaret eden Kaya, “İç hava kalitesindeki iyileşme, personel verimini önemli derecede artırmaktadır. Alman araştırmacılara göre insanlardan en iyi performans 19–20 derecede alınmaktadır. 26 dereceye ulaşıldığında performans yüzde 20 düşmektedir. Sıcaklık ile nemin, iç hava kalitesi ile doğrudan ilişkisi vardır. Hava sıcaklığı artınca, insanlarda ‘hasta bina sendromu’ da artmaktadır.” şeklinde konuştu.

İç hava kalitesi bozukluğundan kaynaklanan hasta bina sendromunun insanlarda baş ağrısı, öksürük, baş dönmesi gibi rahatsızlıklara yol açtığını kaydeden Kaya, içinde bulunulan binanın terk edilmesi ile bu şikayetlerin ortadan kalktığını söyledi. İç hava kalitesinin gereken seviyede sağlanabilmesi için kirlilik kaynaklarının iyi tespit edildikten sonra bunların giderilmesi, doğru ve etkin havalandırmanın yapılması gerekmektedir diyen Prof. Dr. Muammer Kaya, şu tavsiyelerde bulundu: “Binalarda iyi bir iç hava kalitesi için ıslak hacimlerin kurutulması, nemlendirici kullanımı, gazlı ısıtıcıların doğru ayarlanması, kazan dairelerinin iyi havalandırılması, brülör ayarlarının iyi yapılması, bacaların sızdırmaması, kaliteli yakıt kullanımı, kimyasal maddelerin depolandığı yerlerin iyi havalandırılması ve fazla stoklanmaması ve haşere ilaçlarının aşırı kullanılmamasına özen gösterilmelidir.”