|
stanbul'da çoğumuzun can güvenliği risk altında; çaresizlik içinde depremi bekliyoruz. Körfez Depremi'nden bu yana 8 yılda ne yapıldı? Güçlendirilmesi gereken okul sayısı 1457, ama 8 yılda ancak 80 okul, 11 hastane dayanıklı hale getirildi. Eğer bu hızla giderse hastanelerin depreme dayanıklı hale gelmesi 190 yılda, okullarınki 31 yılda, yurt ve yuvaların güçlendirilmesi ise 55 yılda gerçekleşir.
Bu iş sadece para meselesi değil kuşkusuz. Susuzluk için yağmur duasına çıkanlar, deprem için de Takdir-i İlahi deyip geçebilirler belki. Siz tedbirinizi almadıktan sonra, insanları bile bile ölüme terk etmek Takdir-i İlahi olur mu hiç?
Beklenen Marmara Depremi ile ilgili dünkü yazımı, "İş başa düştü sevgili İstanbullular! Atın aile başına 1'er YTL de şu işi halledelim. 14 milyon İstanbullu 1 değil 10 sensör alır" diyerek, aklım sıra espriyle noktalamıştım.
Meğer deprem, hepimizin kafasını sürekli kurcalayan bir mevzuymuş ve siz okurlarımdan dün gelen telefon ve e - postalardan anlıyorum ki, benim öneri fevkalâde ciddiye alınmış:
Milliyet başlatsın!
Hakan Katırcıoğlu: "Bu paraların nereye atılacağı, bunun takibi, hukuki zemini ve benzeri konularda biz İstanbullulara önayak olursanız, bizler de üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getiririz. Medyada Mehmetçiklere Yardım kampanyası benzeri bir Depreme Önlem kampanyası başlatarak ilk kıvılcımı yakabileceğimize inancım tamdır."
Zeynep Ediz Alantuğ "Sayın Tamer, bu kampanyayı da Milliyet başlatsın. 1 değil 10 lira yollayalım, bakalım laleler mi öncelikli yaşamak mı?"
Adaşım Meral Buga, banka hesap numaralarını verirsek, kendilerine düşen görevi layıkıyla yerine getireceklerini yazmış. Belediyenin onlar için bir şey yapacağını düşünmüyor, hatta deprem sonrasında İstanbul'u sil baştan yeniden kurmanın hayalini kurduklarından bile kuşkulanıyor.
Telefonla arayan emekli öğretmen Zülfü Kurtay deprem konusunda hem parasal hem yasal büyük bir ihmal olduğunu, bu sorunu İstanbullular olarak çözmek gerektiğini ve yapılacak bir kampanyaya yurtdışından bile destek geleceğini söylüyor.
Deniz Postacı ve Özden Ayça Karatay da bu tür bir kampanyanın başlatılmasından yana ve hesap numarası vermemizi istiyor.
Hesap numarası yok
Öncelikle tüm okurlarıma gazetemize duydukları güven nedeniyle teşekkür ederim. Ancak biz Milliyet olarak kız çocuklarının okullaşmasına yönelik eğitim seferberliğimizde bile hesap numarası vermedik, para toplamadık. Bağış yapmak isteyenle, ihtiyacı olanı buluşturduk.
Sizin bu yürekten ilginizi ve desteğinizi, deniz dibinde 1230 metre derinliğe dalarak Kuzey Anadolu Fayı'nı çıplak gözle gören ve sensör için Belediye'den talep ettiği 350 bin YTL'yi alamayan Prof. Dr. Naci Görür'e aktardım. Hükümetten ve yerel yönetimden destek görmemekten yakınan Görür'ün İstanbulluların desteğini arkasında hissetmesi çok önemli. Zira yaptığımız işin ne denli önemli olduğundan kuşku duymasak da hepimiz zaman zaman motivasyonumuzu kaybedebiliriz.
|
