br />
''Libya'yı bir kayıp, zarar olarak görmüyoruz''
Libya'daki işlerine ilişkin bir soruya da Öner, ''Biz bu seneki bütçemizde
Libya'yı donuk bir proje olarak ele aldık. Ne ciro ne kar getirisi olacak, donuk
bir proje... Sebebi, tahmin yapmak son derece zor. Karşınızda bir muhatap yok,
muhatap olması lazım ki projeyi terk edip mi geleceksiniz, tazminat alıp mı terk
edeceksiniz yoksa projeye devam edip bitirecek misiniz? Benzer şeyleri biz
İran-Irak savaşında Irak'ta da yaşadık'' karşılığını verdi.
Libya'da 600 milyon dolarlık işlerinin olduğunu, yaklaşık 400 milyon dolarlık
bölümünü tamamladıklarını anlatan Erhan Öner, şöyle devam etti:
''Kaddafi'nin büyük su projesi var, Sahara çölünün ortasında derin kuyulardan
suyu çekiyorlar bin kilometre kuzeye, sahile doğru geliyor, biz bir parçasını
yapıyoruz. 200 milyon dolarlık bir işimiz kalmıştı, bırakıp geldik. Libya'yı şu
anda bir kayıp, zarar olarak görmüyoruz, o kadar çok Türk müteahhit var ki
orada, hükümet onun peşini bırakmaz. Bütün endişemiz orada personelimizi sağ
salim Türkiye'ye getirmekti. 1600 çalışan vardı, 400'ü Libya'lı, onları
memleketlerinde bıraktık, daha doğrusu onların bir kısmı şantiyeleri yağmaladı.
1.200 küsur insanı Marmaris'e getirdik, bunun 400 küsuru Türk. Diğerlerini
ülkelerine gönderdik. Hiç kimsenin burnu kanamadığı için de çok mutluyuz''.
''En iyi bildiğimiz işleri yapmaya devam edeceğiz''
Erhan Öner, ''Enerjide ve yap işlet devret projelerinde bulunmamalarına''
ilişkin bir soru üzerine, ''Biz 11 sene evvel yeniden yapılandırdık holdingi.
Her şeyin içindeydik, hangi sahalarda çalışacağız bunu tespit ettik. En iyi
bildiğin şeyi yap, biz müteahhitliği biliyoruz onu en iyi şekilde yapmak
istiyoruz. Tarım işine gönül verdik onu da en iyi şekilde yaptığımıza
inanıyoruz, onda devam edeceğiz. Biz de dedik ki bu yatırım sahasına biz
girmeyelim biz müteahhidiz, müteahhit olarak kalalım. Enerjide ise bu kadar
oyuncunun olduğu bir yerde enerjiye girmenin ben şahsen bir manasını görmedim.
Orada bazı belli olmayan kurallar var. Enerjide yüzde 100 serbest değilsiniz,
biri size bazı şeyleri dikte ediyor. Onun için enerjide yatırımcı olarak girmeyi
düşünmedik. Ama müteahhit olarak devam ediyoruz''.
Öner, yabancı bir mühendislik firması satın alma konusunda da, Türkiye'de
böyle bir niyetleri olmadığını, dünyada da bir fırsat çıkarsa böyle bir firmayla
ortaklık kurabileceklerini ya da satın alabileceklerini belirtti.
Taahhüt Grubundan Sorumlu Başkan Yardımcısı Ümit Özdemir de, Hazar bölgesinde
Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Ortadoğu'da Katar, Birleşik Arap
Emirlikleri, Suudi Arabistan, Umman, Kuzey Afrika'da Fas ve Libya'da iş
yaptıklarını, iş hacmini artırmak, önemli ve kritik projelerde çalışmak
istediklerini söyledi.
Ümit Özdemir, ''Türk müteahhitlerinin kurtuluşunu da orada görüyoruz. Ölçek
büyütmemiz lazım. Bizim firmalarımızın EPC dediğimiz komple büyük işleri yapması
lazım, ki Tekfen'in en önemli hedefi budur. Yani küçük işler yerine çok önemli
komplike işler yapmak, mühendislik, malzeme ve inşaatın beraber olduğu işler
yapmak bizim en önemli hedefimiz. Gelecek 5 yıla da bu hedefi gerçekleştirmek
için yöneldik'' diye konuştu.
|