Yurtbay Seramik'ın en büyük showroom’unun detaylarını aynı zamanda mağazanın tasarımcısı olan Yurtbay Seramik Pazarlama Müdür Yardımcısı Sinan Canpolat ile konuştuk.
Showroom'u tasarlarken hangi unsurları göz önünde bulundurdunuz?
Bayimiz olan Çakmak Yapı'nın bu showroom'unu Yurtbay Seramik'in konsept mağazası olarak belirledik ve işe "Doğadan Sanata" mottomuzla başladık. Bu nedenle showroom'un girişinde de doğayı içeriye davet ettik. İki tane bonzai ve bir tane zeytin ağacımız var. Daha sıcak bir ortam olması için özellikle gerçek ağaç kullanmayı istedik. Çünkü biz seramiklerimizi tasarlarken de doğadan ilham alıyoruz. Ayrıca showroom'un giriş kısmını özellikle yüksek tavanlı tasarladık. Girişteki yükselik 8.40 metre. Müşterinin ilk girdiği anda ferah hissetmesini ve algısının açık olmasını istedik. Ayrıca bu alanı etkinlik alanı olarak da kullanmayı planlıyoruz. Mağazamız, inşaat firmaları, mimarlar gibi çalıştığımız partnerlerimizle biraraya gelmek ve ürünlerimizi tanıtmak açısından da önemli bir imkân sunuyor.
Dünyadaki gelişmelere bağlı olarak dekorasyonu ve ürünleri değiştirmeyi planlıyoruz. Öncelikle tüketici alışkanlıklarına bakıp gözlemleyeceğiz, ihtiyaçlara göre belirleyeceğiz ama minumun her sene değişmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Mağazanın konseptinden bahseder misiniz? Yurtbay Seramik'in ürün gamını showroom'da görebiliyor muyuz?
Burada ürün portföyümüzdeki ürünlerimizin çoğu var. Seramik karo olarak 3 bin civarındaki ürünümüzün 3/2'sinin burada bulunduğunu söyleyebiliriz. 6'ya 25, 45'e 90 ve 60'a 120'ye kadar bütün ebatlarımız bulunuyor. Ürünlerimizin hepsini fonksiyonlarına göre ayırdık ve konseptler belirledik. Showroom'un 900 metrekarelik alt katında seramiğin kullanılabileceği alanlarını insanlara uygulamalı olarak göstermek istedik. Örneğin bir ev demosu yaptık, mutfağıyla, banyosuyla, oturma odasıyla hatta verandasıyla kurguladık. Otel odası da tasarladık, ofis konsepti yapmayı da planlıyoruz. Amacımız müşteriyi doğayla karşıladıktan sonra hayal kurmasını sağlamak. Ayrıca koridorları özellikle geniş tuttuk. Tüketici kendini konforlu hissetsin, labirent gibi yerlerden geçmesin istedik. 700 metrekarelik üst katta ise ıslak mekân çözümlerimizi sunduk.
Ürün gamımızın çeşitliliği bizi bu kadar büyük bir showroom açmaya itti. Hem seramiğin çeşidi hem de ebatı büyüdüğü için eskisi kadar küçük alanlarda seramiği göstermek zor oluyor. Ürünlerimizi doğru olarak sergilemek için daha fazla alana ihtiyacımız vardı.
Showroom'un Basın Ekspres'te yer almasının özel bir nedeni var mı?
Lokasyon, havalimanına yakınlığı ve müşteri trafiğinin fazla olması nedeniyle epey ilgimizi çekti. Havalimanından hem ihracat hem iç piyasa müşterimizi mağazamıza çok rahat getirebiliyoruz. Bu bizim için çok önemli. Çünkü bu showroom'u Yurtbay Seramik'in info center'ı gibi planladık. Basın Ekpres bölgesinde konut, ofis, otel gibi farklı projelerin gelişmesi de bölgedeki trafiği arttırdı. Ayrıca seramik sektöründe bu bölgeye doğru bir akış söz konusu. Dolayısıyla biz de buradaki pazarın içinde yer almak istedik.
Çocuklu müşterilere özel bir alan oluşturuldu
Showroom'un dikkat çeken özelliklerinden biri de çocuk alanı ve kafeye yer verilmesi. Bu alanları tasarlarken neleri dikkate aldınız?
Son tüketici geldiği zaman konfor içinde olsun istedik. Bu nedenle showroom'da çocuklara özel bir bölüm ayırdık. Ailesiyle gelen müşterilerimizin çocukları bu alanda oyun oynayabilecek ve keyifli vakit geçirebilecek. Ayrıca bir de ücretsiz ikramlarımızın olduğu kafe alanımız var. Burada hem seramiğin bir kafede uygulanışını örneklemek istedik hem de müşterilerimizin alışveriş esnasında gelip dinlenmesini, ürünler hakkında düşünmesini, hayal kurmasını sağlamayı amaçladık.
Dünyada seramik trendinin artıyor olmasını hangi gelişmelere bağlıyorsunuz?
Dünyada seramiğin trend olması, teknolojisinin gelişmesiyle paralel olarak arttı. Artık seramikte eskitilmiş ahşap, tuğla, beton görüntüleri oluşturulabiliyor. Ürün çeşitliliğinin artmasıyla diğer mekânlara girme olasılığı da arttı. Dünyada da artık daha doğal göünümlü ürünler trend oldu. Zaten bizim "Doğadan Sanata" mottomuz da bu bağlamda doğdu.
Bu yıl dördüncüsü düzenlenecek olan Zeki Yurtbay Tasarım Ödülleri ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Markanın bilinirliği açısından özellikle üniversite gençliğine ulaşıyor olmak bizim için çok önemli. Tasarım ve mimari eğitimi alan öğrencilerle erken bir yaşta iletişim kurabildiğimiz için birlikte işbirliği geliştirebilmenin altyapısı gibi bakıyoruz. Ayrıca bu bizim için bir sosyal sorumluluk projesi. Seramik sektörünün tasarımsal anlamda gelişimine katkı sağlayan bir tarafı da var. Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) ile birlikte gerçekleştirdiğimiz işbirliği sayesinde oldukça geniş bir kitleye ulaştığını geri bildirimlerden görebiliyoruz.
|