Sanatçılardan Müzayede Evlerine Sorumluluk Çağrısı

Ressamlar, galericiler ve sanat yazarları, müzayede evlerinin ucuz resim satmasına tepki gösterdi.

Dün, Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği’nin Maçka’daki binasında toplanan sanatçı ve galericiler, müzayede evlerinin uymasını istediği 10 maddelik bir deklarasyon yayınladı. Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) Başkanı ressam Mehmet Güleryüz tarafından açıklanan bildiride, aralarında Adnan Çoker, Ferruh Başağa, Özdemir Altan, Burhan Doğançay, Güngör Taner, Devrim Erbil, Yusuf Taktak’ın da bulunduğu yaklaşık 50 sanatçı ile Dağhan Özil, Erhan Ersöz, Yahşi Baraz gibi 21 galericinin imzası yer alıyor.

Bildiride, sanat yazarları Levent Çalıkoğlu, Kaya Özsezgin, Zeynep Rona, Hamit Kınaytürk, Mehmet Ergüven ve Yalçın Sadak’ın da imzaları bulunuyor. Müzayede evlerini acilen özeleştiri yapmaya, Türk sanat ortamıyla sağlıklı ilişkiler geliştirmeye çağıran bildiride özetle şöyle deniliyor: “Müzayede evleri özellikle yaşayan sanatı satışa sunarken, kendi dışındaki piyasanın esaslarını göz önüne almak durumundadır. Çağdaş sanat müzayedelerinde eserlerin değerinin yüzde 20-30 altında bir başlangıç bedeli konulması, yurtdışında da yaygın bir olgudur; ancak Türkiye’deki müzayedelerde eserlerin gerçek değerinin 5-6 katı daha düşük başlangıç bedelleri tespit ediliyor.”

Bildirinin son bölümünde ise şu ifadeler yer alıyor: “Bu çağrı, Türk sanat ortamında huzuru ve barışı sağlamak, piyasada kavram kargaşası ve belirsizliklere son vermek ve sağlıklı gelişmenin önünü açmak için yapılmıştır.” Keyfi fiyat belirlemelerin koleksiyonerleri ‘galerilerde kandırılıyor muyum?’ şeklinde şüpheye düşürdüğünü, galericilere ve sanatçılara olan güveni azalttığını söyleyen Güleryüz, bu kritik konuda etik değerlerin ve piyasa dengelerinin acilen oluşmasını istedi. Güleryüz, Türk sanatının dışa açılması için müzayede evlerinin keyfilikten kaçınması gerektiğini vurguladı. Müzayede evlerinin sahte sanat yapıtlarının kol gezdiği yerlerden biri olduğunu iddia eden Güleryüz, “Oysa sanatçının tutunacak dalı, müzayede evleri olmalıydı.” dedi.

Sanat Galerileri Derneği Başkanı Doğan Paksoy ise, “Müzayedelerde eser fiyatlarının gerçek fiyata yakın tespit edilmesini, sanatçılara ve galerilere saygı gösterilmesini istiyoruz.’’ dedi. Ressam Bedri Baykam da, müzayede evlerinin sanatla ilgili bir iş yaptıklarını, ancak hiçbir ticari işin, o alanın uzmanları görmezden gelinerek sürdürülemeyeceğini vurguladı: “Müzayede evleri bu umursamaz tavırlarını sürdürürlerse bir nevi korsan kitapçı durumuna düşerler ve bu iş, legal görünümü verilmiş bir nevi korsan piyasası haline gelir.’’

'Resim satamayanlar bahane arıyor'
Antik AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Artam, bildiriyi eleştirdi. Müzayedelerin fiyat politikalarından zarar görenlerin sadece eserleri satılmayanlar olduğunu iddia eden Artam, şöyle dedi: “Sergi açan bir ressamın tablolara koyduğu fiyatlar değişkendir. Bu, yapıtın özelliğine, verilen emeğe, konuya, malzemeye göre değişmektedir. Biz, düzenleyeceğimiz müzayedelerde buna çok dikkat ediyoruz. Sanatçının eserlerini korumak ve en yüksek değere satmak bizim de isteğimiz, çünkü komisyon alıyoruz. Yüksek fiyatla 3-5 tane resim satan; ancak sahiplenen bir galeri ya da koleksiyoncusu bulunmayan bazı ressamlar bahane arıyor. Sayıları az, ama bunlar resim satamadıkları zaman müzayedeleri hatta Türkiye’nin ilk çağdaş resim müzesinin açılmasını bile bahane ediyor.”