Düzenlenen bir toplantıyla basın menzuplarıyla bir araya gelen Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği Başkanı Bekir Yener Yıldırım, günümüzde 5 bin kişiye istihdam sağlayan gayrimenkul değerlendirme sektörünün, 10 yılda ciddi büyüme gösterdiğini; sektörün yıllık cirosunun ise 150 milyon doları bulduğunu bildirdi. Türkiye'de konut değerlendirmesinin önemini vurgulayan Yıldırım, Türkiye'de konut kredi sistemi ile halka açık şirketlerin gayrimenkul değerlerinin, uzmanlar ve değerlendirme şirketlerince belirlendiğini anlattı.
Tarafsız değerlendirmenin önemi
Yıldırım tarafsız değerlendirmenin önemi konusunda ise şu görüşleri paylaştı:
''Değerleme sektörü ne kadar tarafsız kalır ve bilimsel bir değerlendirme yapılabilirse, bankaların ve yatırımcının riski azalır. Tarafsız ve bilimsel değerleme hem bankaların riskini azaltıyor, hem de halka açık şirketlere olan güveni pekiştiriyor. Bugün ülkemizde Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından onay almış 2 bin 600 lisanslı değerlendirme uzmanı var. Yardımcı elemanlarla birlikte 5 bin kişiye nitelikli istihdam sağlayan bir sektör. Türkiye'de 118 şirket aktif değerlendirme yapıyor.''
2011 yılında 700 binin üzerinde değerleme raporu yapıldığını ifade eden Yıldırım, Türkiye'de artan konut ihtiyacı nedeniyle konut kredilerinin sürekli gündemde olduğunu, bu rakamın daha da artacağının söyledi.
Yıldırım, ''Bu durumda 2B ve kentsel dönüşüm gibi değer tespiti gerektiren her yeni düzenleme ile değerleme sektörüne verilen yeni görev ve yetkiler eklendiğinde, sektörün ciddi bir potansiyele sahip olduğu ortaya çıkıyor. Kamu yeni kentsel dönüşüm çerçevesinde özel değerlendirme şirketlerine de yetki tanıyor, ben bu alanda değerlemenin ileride sadece bağımsız kurumlara da devredilebilir'' şeklinde konuştu.
Değerleme, konut dışı alanları da
kapsıyorDeğerleme sektörünün genel kanının aksine konut dışı alanları da kapsadığını belirten Yıldırım, ''Bugün Türkiye'de değerlendirmesi yapılamayan bir sektör yok. Gayrimenkul sektörü Türkiye'nin büyümesinin dinamosu gibi çalışıyor. Genelde değerleme konut algılı düşünülüyor. Çok kolay bir işlem olduğu sanılıyor'' dedi.
Yıldırım sektörün karşılaştığı sıkıntılar konusunda ise ''Hızlı gelişimi ve potansiyelinin yanı sıra sektörümüz belli başlı sorunları da bünyesinde barındırıyor. Özellikle bazı finans kurumları tarafından kredi kullananlardan ekspertiz ücreti adı altında alının bedellerin, sadece 250 lirasının değerleme şirketlerine hizmet bedeli olarak verildiğinin, kalanının bankalara ait olduğunun altının çizilmesi gerekiyor. Ancak kamuoyu bu rakamın tümünün bizim tarafımızdan alındığını sanıyor'' değerlendirmesini yaptı.