3. Mimarlık ve Eğitim Kurultayının Sonuçları Bir Basın Toplantısıyla Kamuoyuna Duyuruldu

























TMMOB Mimarlar Odası tarafından üçüncüsü düzenlenen “Mimarlık ve Eğitim Kurultayı”nda elde edilen sonuçlar bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu. Mimarlık ve Eğitim Kurultayı, 7-9 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen oturumlarda şu başlıklar ele alınmıştı: “Mimarlık Lisans ve Lisansüstü Eğitimi”, “Mimarlıkta Uzmanlaşma”, “Mimarlık Eğitiminde Akreditasyon”, “Meslek Pratiği”, Sürekli Mesleki Gelişim”, “AB-GATS Sürecinde Meslek Uygulaması”, “Mimarlık Meslek Hukuku” ve “Türkiye Mimarlık Politikası”.

Toplantının ilk konuşmacısı Kurultay Başkanı Prof. Dr. Afife Batur, “Mimarlık ve Eğitimi Yeniden Yapılandırırken” teması çerçevesinde görüş ve önerilerin dile getirildiği ve çözüm önerileri üzerinde tartışılan üçüncü kurultayda öne çıkan iki noktayı şöyle vurguladı:

- Üniversiteler ve Meslek Odası bir çalışma ortaklığında biraraya geldi. Kurultay’ın hazırlık dönemlerinde gerçekleşen MOBBİG toplantılarındaki katılım bir işbirliğine dönüştü.
- Değişimle sürüklenmek yerine değişime katılma yönünde adımlar atıldı. Değişimin kaosa sürüklenmemesi için hazırlıklı olmanın önemi vurgulandı. AB, GATS süreci, yeni malzeme ve teknolojiler, serbest dolaşım, eşkredilendirme vb. sayısız sorunun çözülmesi için görüş alışverişinde bulunuldu.

Afife Batur’dan sonra söz alan Mimarlar Odası Genel Başkanı Oktay Ekinci, kamuoyunun gündeminin daha çok siyasi polemiklerle meşgul olduğu bir ortamda, dolaylı olarak toplumun her kesimini ilgilendirmesi dolayısıyla, kurultayda varılan sonuçları duyurmayı görev bildiklerini ifade etti. Kentlerin, mevcut düzenin aynası olduklarını ifade eden Ekinci, Batılı ülkelerde ekonomik ve kültürel düzeye paralel olarak gelişen ve yerleşen mimari kültürün de bu açıdan anlamlı olduğunu ifade etti. Bu durumu, bu ülkelerin yasalarına yerleşmiş, adete bir devlet politikası olarak sürekliliği olan “Ulusal Mimarlık Politikası” metinlerine de bağlayan Ekinci, kurultay kapsamında “Türkiye Mimarlık Politikası” taslağı oluşturma çalışmalarından bahsetti. Batılı ülkelerin mimarlık politikası metinlerinden örnekler veren Oktay Ekinci, özellikle şehircilik ve kamusal düzenle ilgili yasalarını örnek aldığımız Fransa’nın mimarlık politikası metnindeki şu önemli ifadeleri vurguladı: “Mimarlık, kültürün ve bulunulan çevreye ‘uyumlu katılımın’ ifadesidir ve kamu yararına sonuçlar doğurmalıdır.”

Çağdaş mimarlığın kimliksizlik anlamına gelmediğini örneklerle betimleyen Oktay Ekinci, cumhuriyetin ilk yıllarından 1950’lere kadar bir mimarlık politikamızın ve Çağdaş Türk Mimarlığı anlayışının varolduğunu belirtti ve 1950’lerden sonra kentlerimizde yaşanan talan ve kanunsuzluktan örnekler verdi. Ekinci, günümüzde hakim olan ayrıcalıklı imar hakları politikalarını da eleştirdi.

Üçüncü olarak söz alan Prof. Hakkı Önen, 1985 yılında Avrupa Birliği Parlamentosu’nun bir direktifiyle mimarlığın, insanlara doğrudan hizmet veren meslekler olduğu gerekçesiyle ‘Tıp’ ve ‘Hukuk’la birlikte eğitimden başlayarak toplam kalite güvencesi altında tutulması gereken alanlar arasına kabul edildiğini ifade etti. 19 Aralık’ta AB müzakereleri çerçevesindeki “mimarlık meslek alanı” tarama sürecinin başladığını hatırlatan Önen, kurultayda yapılan çalışmalarla toplam 19 başlık üzerinde müzakere yapıldığını ve bunlardan 9’u üstünde görüş birliğine varıldığını ifade etti. Buna göre kurultay katılımcıları tarafından görüş birliğine varılan konular şunlar:

- Mimarlık mesleğine ortaöğretimden hazırlanılabilmesini sağlamak amacıyla Mimarlık Tarihi, Sanat Tarihi, Teknik Resim ve Tasarı Geometri gibi derslerin müfredata alınmasının önerilmesi.
- ÖSS sınavıyla mimarlık okullarına doğru yerleştirme yapılamadığına inanıldığından, ÖSS sınavında mimarlığa dönük ayrı bir soru paketinin yer almasının sağlanması.
- Lisans ve Lisansüstü eğitiminin bütünsel bir model haline getirilmesi
- Lisans eğitiminin 240 ECTS (ECTS: Avrupa Kredi Transfer Sistemi) krediden oluşması, bu kredinin tamamlanması durumunda mimarlar odasına kayıt yaptırılabilmesi ancak mesleği uygulayabilmek için en az 300 ECTS krediye tamamlanacak olan 3 farklı yetkinleşme seçeneğinden (meslek elemanlığı, uzmanlaşma ve doktora eğitimi) birini tamamlama şartı getirilmesi.
- Meslek elemanlığı ehliyetini almak için en az 52 haftalık zorunlu meslek pratiği şartı getirilmesi.
- Meslek elemanlarının güncel bilgi ve teknolojileri takip edebilmek için her yıl 25-30 kredilik eğitimden geçirilmesinin zorunlu hale getirilmesi.
- Sürdürülebilir bir kalite güvence sisteminin kurumsallaştırılması. (Bu kapsamda MİDEK olarak adlandırılan ‘Mimarlık Değerlendirme Kurumu’nun kurularak öncelikle eğitim alanında değerlendirme yapabilecek hale getirilmesi, sonrasında da Ulusal Akreditasyon Kurumu’na dönüştürülmesi)
- Toplam kalitenin yükseltilmesinden sonra, altyapısını tamamlamamış yeni bir mimarlık okulu açılmasının ya da kontenjan artırımının engellenmesi.
- Planlamaya dönük meslek elemanlarının mimarlık çatısı altında yapılanması (diğer fakültelere bağlı iç mimarlık, peyzaj mimarlığı, endüstri ürünleri tasarımı gibi alanların mimarlık/tasarım fakülteleri çatısı altında toplanması)
- Yüksek lisans ve doktoraya yönelik olarak ‘Planlama ve Tasarım Yüksek Lisans Enstitü’lerinin kurulması.

Hakkı Önen, Nisan ayında üzerinde konuşulmaya devam edileceğini belirttiği konular arsında mesleki yeterliliklerin tanınması ve meslek alanlarının tanımlanması gibi konular olduğunu ifade etti.

Mimarlık ve Eğitim Kurultayı’nın sonuç raporuna “Dosya eki”nden ulaşabilirsiniz.