Türk Emlak Ofisleri Büyümede Avrupa Birincisi

Gayrimenkul danışmanlık şirketi Re-Max'ın Avrupa bölgesinde yapılan araştırmaya göre, emlak ofislerinin büyüme hızında 2005 yılında Türkiye, Portekiz ve İspanya'yı geride bırakarak ilk sıraya yerleşti. Yılın ilk 10 aylık sonuçlarına göre, Re-Max bünyesinde satılan yeni franchise sayısı Türkiye'de 37 adede ulaşırken, bu sayı İspanya'da 36, Portekiz'de 34 olarak belirlendi.

Re/Max Europe bünyesinde 30 yıldır emlak sektöründe bulunan ve son 8 yıldır Türkiye'de emlak eğitimleri veren Re/Max Europe Eğitim Direktörü Gil Ostrander'e göre bu, son yıllarda emlak sektöründeki hareketlilik kadar Akdeniz insanının sıcaklığından da kaynaklanıyor. Düzenli eğitimler için kısa bir süre önce Türkiye'ye gelen Ostrander, Türk emlakçıların hizmet anlayışının daha profesyonel ve sıcak olduğunu, yıllık bazda hizmet gelirleri olarak da Alman meslektaşları ile aynı seviyeye geldiklerini söyledi.

Maddeleri değil insanları anlamalı
"Pek çok meslektaşın temel hatası, bizim müşterimizin insan olduğunu unutması. Biz insan işindeyiz, inşaatçı-müteahhitler ise ev işinde" diyen Ostrander, bu mesajın Türk profesyoneller tarafından iyi anlaşıldığını savundu. Emlakçıların alıcının hata yapmadan, iyi kararı vermesini sağlamak ve onlara gereken bilgileri bulmakla sorumlu olduğunu belirten Ostrander, "Oysa Avrupa'nın pek çok ülkesindeki profesyoneller insanları değil, maddeleri anlıyor" dedi.

Re-Max ofisi devredilip satılabilir
Son 8 yıl içinde Türkiye'de profesyonelleşmenin giderek daha göze batan bir hale geldiğini anlatan Gil Ostrander, Türkiye'de bugüne kadar yüzlerce profesyonele çeşitli konularda emlak eğitimi verdiğini anlattı. Ekim ayı sonunda ofisini 40 kişilik dev ofisler haline getirmek isteyenlere yönelik 9 günlük bir eğitim veren Ostrander, Aralık ayında yeniden Türkiye'ye gelerek bu eğitimleri devam ettirecek.

Birleşmiş Milletler'in 2000 yılında yaptığı bir çalışmaya göre, dünyada emlak konusundaki kararların yüzde 67'sinin marka baz alınarak verildiğini hatırlatan Gil Ostrander, emlak danışmanlarının Re-Max benzeri markaların çatısı altında hizmet vermesinin önemli avantajlar sağladığını savundu. Ostrander'e göre, böyle bir çatı altında olmak hem sinerji yaratıyor, hem de kaliteli ve aynı işi yapan insanlarla birlikte olmayı sağlıyor. Ama en önemli avantajı uzun dönemde gerçekleşmesi. Ostrander, "Bugün Re-Max ofisi sahibi olanların bunları satma ve devretme imkanları olacak. Bu onların emekliliğini sağlayacak" dedi.

38 maddelik etik kurallarımız var
Re-Max olarak franchise alan profesyonellerin 38 maddelik etik kurallara uymasının şart olduğunu anlatan Gil Ostrander, bütün profesyonellerin etik eğitimden sınavdan geçmesinin de gerektiğini söyledi. Etik anayasadaki en önemli maddenin, "Müşteriye yalan söylememe" maddesi olduğunu belirten Ostrander, "Satıcıyla sözleşme yaptığımızda o gayrimenkule ilişkin bütün bilgileri alıcıya vermek zorundayız. Bizim işimiz müşteriye iyi eğitim vermek ki iyi bir karar verebilsin. İyi bir avukatın iyi bir mali müşavirin de aslında yapması gereken budur" dedi.