Norveç Borgund’da bulunan ünlü Stave
Kilisesi’nin korunması için 800 yıllık ahşap çatı padavraları
değiştirilmesi gerekiyordu. Bu çalışmayı gerçekleştirebilmenin
önkoşulları ise; birçok aşaması olan çatıya birebir uyan bir çalışma
iskelesinin kurmak, kış aylarındaki zorlu hava şartlarına karşı giydirilmiş
koruma oluşturmak ve halka açık bir geçit ile yaya trafiğinin
akışınısağlamaktı.
Söz konusu iskele, tarihi
binada kurulamıyor ve kilisenin uzun kenarlarındaki mezar taşları nedeniyle
zeminin tamamen kullanılması söz konusu olamıyordu. Bu görevi Norveçli iskele
kurucusu sadece yenilikçi Allround (flanşlı) kafes taşıyıcısıyla yerde ön
montajı yapıldıktan sonra vinçle çatı kenarlarındaki destek noktalarına monte
ederek çözebildi. Bu şekilde iki adet Allround (flanşlı) kafes taşıyıcısı,
binanın yanlamasına geçişi, geçici kötü hava koşullarında koruma
çatısına destek ve iç mekanda kurulan iskelelere dayanak
için devreye sokuldu.
Binanın kaplamasında iskele kurucular, düşük ağırlığı ve yüksek kaliteli
görsel özelliğinden dolayı Layher Çatı Sitemini ve altyapı olarak Allround
(flanşlı) kule iskelesini tercih ettiler. Layher sahanlı merdivenler güvenli ve
konforlu iniş ve çıkışları sağladığı için iskele kurucular, ejderha başlı ve
runic yazılarıyla Stave Kilisesi’ne ve restorasyon çalışmaları esnasındaki
ziyaretçilere kötü hava koşullarında bile muazzam koşullar yarattı.