Yüzer: Eski Antakya Evlerinin Sadece Yüzde 7'si Sağlam Kaldı

1. Uluslararası Antakya sempozyumunda ‘Antakya bütünü ve tarihi kent dokusunda sosyal ve fiziki değişimlerin etki değerlendirmesi’ konulu bildirisini sunan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Yüzer, geçtiğimiz yıllarda çıkarılan bir parsel üzerine birden fazla yapının yapılmasına izin veren kanunun özellikle tarihi dokusu olan bölgelerde ciddi sorunlar oluşturduğunu söyledi.

1. Uluslararası Antakya Sempozyumu’na Antakya Belediyesi Meclis salonunda devam edildi. Sempozyumun ikinci gününde gerçekleştirilen ilk oturumun başkanlığını Prof. Dr. Attillo Petruccıolı yaparken Cenova İtalya’nın Cenova Üniversitesi’nden Prof. Dr. Maurice Münir Cerası ‘Kuzeydoğu Akdeniz’deki çok kültürlü şehir biçimi: Tarih ve biçim’ konulu bir sunum gerçekleştirdi. Sunumunda Akdeniz’de kentlerin tarihi dokusunun korunması gerektiğini belirten Cerası, “Mutlaka değişimler olacaktır. Bu kaçınılmaz bir gerçek. Ancak bu değişimin de bir ruhu olmalı. Çok kültürlü olmak güzel bir zenginliktir. Önemli olan bugünkü değerlerimizi ve elimizdeki zenginliğin değerini bilelim. Doğu Akdeniz tarih boyunca her zaman çok kültürlü medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Çok kültürlülük somut bir gerçektir. Onunla fazla oynamamalısınız. Çünkü biri diğerinin üzerine çıkıp onun kaybolmasına neden olabilir.” dedi.

Daha sonra ‘Antakya bütünü ve Tarihi kent dokusunda sosyal ve fiziki değişimlerin etki değerlendirmesi’ konulu bildirisini sunan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Yüzer, geçtiğimiz yıllarda çıkarılan bir parsel üzerine birden fazla yapının yapılmasına izin veren kanunun özellikle tarihi dokusu olan bölgelerde ciddi sorunlara yolaçtığını söyledi.
Antakya’da 1987 ve 2005 yıllarında aynı sorularla iki anket düzenlediğini ve anketler arasında önemli değişiklikler olduğunu anlatan Prof. Dr. Yüzer şöyle konuştu: “1987 yılında eski Antakya’da evlerin yüzde 78’inin mülkiyet olduğunu gördük. Bu rakam 2005 yılında yüzde 65’e düşmüş durumda. 1987 yılında eski Antakya’daki evlerin yüzde 47’si sağlam iken şuanda bu aran yüzde 7’lere kadar düşmüş durumda. Önceki ankette eski Antakya’daki evlerin yaşı 80–200 iken şimdi bu rakamda 3–200 olarak değişmiş durumda. Bu çok kötü bir durum. Eski binalar yıkılıp yerine yenileri yapılmış manasına geliyor. 1987 yılında insanlarımızın eski evlerden taşınma isteği yüzde 33 iken şimdi bu rakam yüzde 19’a düşmüş. Antakya’dan gidebilecek olanlar zaten gitmiş durumda. Gitmeyenler ya maddi durumları olmayanlar ya da buraya gönülden bağlı olanlar. 1987 yılında Antakyalıların yüzde 52’si belediye hizmetlerinden memnun gözükürken bugün bu rakam yüzde 63’e çıkmış. Antakyalılara 1987 yılında tarihi evlerin yerine yeni binalar yapılmalı mı diye sorduğumuzda cevap verenlerin yüzde 67’si iyi olur derken 2005 yılında bu oran yüzde 48’e düşmüş. Bu da oldukça sevindirici bir durum” şeklinde konuştu.

Uluslararası sempozyumun ikinci gününde 3 oturumla devam edilirken, yarın sonuç bildirgesinin ardından 13 Ekim’deki Halep gezisiyle toplantı sona erecek.