Meclis’te görüşülen Yenilenebilir Enerji Kanunu
Tasarısı’nın Alt Komisyon görüşmelerinde Oymapınar
Hidroelektrik Santralı ve Ulubat Kuvvet Tüneli’ne
yönelik iki ‘kıyak’ düzenleme girişimi komisyonu ikiye
böldü.
Oymapınar Hidroelektrik Santralı’na yüzde 100 elektrik alım garantisi ve daha
önce yürütmesi durdurulan ve lisansı iptal edilen Uluabat Kuvvet Tüneli ve HES
yatırımının Su Kullanım Hakkı anlaşması hükümlerinden yararlanmasını içeren iki
düzenleme Alt Komisyon’un üyeleri arasında tartışmaya neden oldu. AKP
Milletvekili Ali Bayramoğlu’nun önergeleri ile gündeme gelen
iki düzenleme, komisyon tarafından uygun görülmemesi nedeniyle tasarıya
eklenmedi.
Ancak üst komisyonda düzenlemelerin tekrar gündeme geleceği belirtiliyor.
Konuyla ilgili Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi Ve Teknoloji
Komisyonu Başkanı Soner Aksoy, iki düzenlemenin alt komisyonda
gündeme geldiğini ancak YEK Tasarısının içinde bu tür düzenlemelere olumlu
bakmadıklarını söyledi.
Yüzde 100 alım garantisi
Aksoy, “Birçok önerge geliyor. Ancak biz bu kanunu sadece yenilenebilir
enerjiye has olmasını istiyoruz. Söz konusu teklif alt komisyondan metne
giremedi. Ancak üst komisyonda tekrar gündeme gelebilir” dedi. Ayrıca bir
komisyon üyesi, şirketlerin kendi santrallarına özel düzenlemelere yönelik
milletvekilleri aracılığıyla teklif verdiklerini söyledi.
TBMM’de görüşmeleri süren Yenilenebilir Enerji Kanunu’nda değişiklik öngören
düzenlemeye eklenecek bir önerge ile Oymapınar Hidroelektrik Santralı’na yüzde
100 elektrik alım garantisi verilmesi hedefleniyordu. Oymapınar
HES, 29 Temmuz 2005’te Eti Seydişehir Alüminyum Fabrikası’nın
özelleştirilmesi sırasında AKP ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Cengiz Şirketler Grubu’na ait
Ce-Ka İnşaat’a ek bir ücret talep edilmeden işletme hakkı 49
yıllığına devredilmesi tartışmalara neden olmuştu.
Özelleştirme öncesinde Seydişehir Alüminyum fabrikasının elektrik tüketimini
karşılayan Oymapınar HES, 540 megavat kurulu güce sahip bulunuyor. Antalya
Bölgesi, Manavgat Çayı üzerinde bulunan Oymapınar HES’in, yüzde 20 alım
garantisi bulunuyor. Üstelik EPDK’nın bu oranı yüzde 50’ye çıkarma yetkisi de
bulunuyor. Buna karşın yapılmak istenilen düzenlemeyle 31 Aralık 2011’e kadar
geçerli olmak üzere otoprodüktor sahibi tüzel kişinin ürettiği elektrik
enerjisinin 4628 sayılı kanunun 2 maddesinin 3 numaralı alt bendi çerçevesinde
EPDK tarafından belirlenen yüzde 20 oranının üzerinde kalan kısmı, TETAŞ
tarafından Türkiye ortalama toptan satış fiyatı üzerinden alınması öngörülüyor.
Düzenleme, bu sürenin EPDK kararıyla uzatılabileceğine de yer veriyor.
Lisanssız santrala kıyak
Enerji Bakanlığı’nın şirkete özel çıkarmaya hazırlandığı
diğer bir düzenleme ise daha önce yürütmesi durdurulan ve lisansı iptal edilen
Uluabat Kuvvet Tüneli ve HES yatırımıyla ilgili. EPDK’nın 14 Mart 2005’te Ak
Enerji’ye verdiği lisansı ve lisansa dayanak oluşturan yönetmelik hükmü ve
tebliğ hakkında yürütmesi durdurulan Uluabat Kuvvet Tüneli ve HES için yargı
kararının baypas edilmesi amaçlanıyor. Düzenleme, daha önce ‘su kullanım
anlaşması’ imzalamasına karşı, 4628 sayılı kanun kapsamında almış oldukları
üretim lisansı hükümsüz kalan kişilere, kendilerine tebliğ edilen sürede DSİ
Genel Müdürlüğü’ne başvurmaları halinde, aynı hüküm ve şartlar altında yeniden
su kullanım anlaşması yapılmasını öngörüyor.
Şirkete özel düzenleme
Oymapınar’ın Seydişehir özelleştirmesi sırasında otoprodüktör olarak
devredildiğini anımsatan CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, şimdi de ‘Su
boşa mı gitsin?’ gerekçesiyle Enerji Bakanlığı’nın Oymapınar’ın ürettiği
elektriğin yüzde 100’üne alım garantisi getirmeye çalıştığını ifade etti.
Elektrik arz güvenliğiyle ilgili herhangi bir sıkıntı olması halinde Bakanlar
Kurulu’nun alacağı bir kararla zaten bütün santrallardan enerji alabileceğine
dikkat çeken Tacidar Seyhan, “Şu anda ihtiyacımız yok ama biz yine de alalım. Su
boşa akmasın deniliyor” dedi.
Enerji Bakanlığı’nın şirketlere özel düzenleme hazırlamasını eleştiren
Seyhan, aynı şeyin Uluabat HES için de yapılmak istendiğini dile getirdi. Enerji
Bakanlığı’nın önergeyle ‘yenilenebilir enerji kanun teklifi’ne eklemeye
çalıştığı düzenlemeyle yargı kararını baypass etmeye çalıştığını dile getiren
Seyhan, “Aynı şey daha önce de denenmişti. Yargının kararını aşmak için yeni bir
düzenleme yapılma yoluna gitmişti. Bunun üzerine Danıştay’a açılmıştı.
Danıştay’ın bu başvuru üzerine kararı tartışmasız açıktı. Kararda Anayasa’nın
138’inci maddesine atıfta bulunarak, yasama, yürütmeyle idare mahkeme
kararlarına uyulması gerektiğini vurgulanmıştı. Danıştay Enerji Bakanlığı şimdi
de yeni bir düzenlemeyle yargı kararını baypas etmenin yollarını arıyor. Şirket
için yapılmak istenen bu düzenleme hukuki ve etik açıdan kabullenilmez”
dedi.
|