Depremin Hava Şartlarıyla İlgisi Yok!

İskenderun Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Semir Över, Türkiye'nin tektonik açıdan Avrasya, Arabistan ve Afrika levhalarının kesiştiği alanda yer aldığını söyledi. Hatay'ın deprem üreten levhaların üzerinde bulunduğunu anlatan Över, "Bu büyük faylar, Ölüdeniz, Doğu Anadolu ve Kıbrıs Antakya transform fayıdır. Bunlar Antakya'da Amik Ovası'na yakın yerde kesişerek bölgenin önemli deprem kaynaklarını oluşturur. Son yıllarda en aktif olan, Antakya'dan Kıbrıs'ın güneyine kadar Samandağ üzerinden uzanan Kıbrıs Antakya transform fayıdır" dedi. Över, tektonik açıdan aktif bölgede yer alan gerek Türkiye gerekse Hatay ve civarında bu tür depremlerin her an olabileceğini belirtti.

İklimsel hareketlerin deprem üzerinde etkisinin bulunmadığını dile getiren Över, "Havanın çok sıcak ya da soğuk olmasının deprem üzerinde hiçbir etkisi yoktur" bilgisini verdi.

"Önlem alınmalı"

Bireysel tedbir almanın, deprem sırasında can kaybını önleyebileceğini vurgulayan Över, "Deprem sırasında evde yıkılması zor yere sığınılması, deprem öncesinde ağır eşyaların duvara monte edilerek sağlamlaştırılması ya da deprem sonrası için çanta hazırlanması gibi tedbirler alınabilir. Ancak daha önemlisi, depremin afete dönüşmesinin önüne geçecek eğitim ve mühendislik boyutunun hayata geçirilmesidir" ifadelerini kullandı.

Tüm paydaşların bir araya gelerek toplumun deprem bilincinin artırılması konusunda çalışma yapmasının önemine işaret eden Över, ayrıca bölgesel olarak afetlerden doğacak zararların azaltılması için afet tehlike ve risklerinin belirlenerek, deprem master planının hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti.

"Mersin Körfezi'ndeki deprem, Hatay'ı etkilemiyor"

Mersin Körfezi'nde geçen ayın sonunda meydana gelen 5,2 büyüklüğündeki depremin Kıbrıs'ın kuzeyindeki aktiviteden kaynaklandığını dile getiren Över, depremin Hatay bölgesindeki fayları etkilemediğini bildirdi. Över, 3 ve 5. deprem bölgesinde yer alan Mersin'in, Hatay'a göre daha az riskli olduğunu belirterek, "Depremler arasında sistematik bir oluşum periyodu görülmüyor" diye konuştu.