|
23 aydır gündemde olan ‘IMF ile yeni bir anlaşma yapılacak mı,
yapılmayacak mı’ sorusunun yanıtı önceki gece netleşti,
belediye borçları gibi bazı konular stand-by’ı rafa kaldırdı.
Bu noktadan sonra stand-by şeklinde bir anlaşmanın söz konusu olmadığını
söyleyen Başbakan Tayyip Erdoğan, “IMF’ye herhangi bir siyasi
dayatma olacak olursa kabul etmeyeceğimizi söylemiştim” dedi.
Uluslararası Para Fonu (IMF) ile Mayıs 2008’de biten son
stand-by’dan bu yana, ‘Yeni bir anlaşma yapıldı, yapılacak’ yönündeki
beklentiler, Hazine ve IMF’nin açıklamalarıyla ‘kesin olmayacak’ yönünde
netleşti. Bu aşamadan sonra IMF heyeti, 4’üncü madde konsültasyon çalışmaları
çerçevesinde mayıs ayı başında Türkiye’ye gelecek. Rutin denilebilecek bu
çalışma ile IMF, Türkiye ekonimisine ilişkin bir değerlendirme yapacak. Bu
durumu, “IMF ile belediye borçları gibi bazı konularda anlaşamadık, bunlar da
stand-by anlaşmasını ortadan kaldırdı” şeklinde açıklayan Başbakan Tayyip
Erdoğan, “IMF’ye herhangi bir siyasi dayatma olacak olursa kabul etmeyeceğimizi
söylemiştim” diye konuştu.
Hazine internetten duyurdu
IMF ile yeni bir stand-by yapılmayacağı Hazine Mesteşarlığı’nın önceki gece
yaptığı basın duyurusu ile belli oldu. Duyuruda, IMF’den bir heyetin 24-25 Nisan
tarihlerinde yapılacak IMF-Dünya Bankası Bahar dönemi toplantılarının ardından,
4’üncü madde görüşmelerini yürütmek üzere Türkiye’ye davet edildiği belirtildi.
Hazine’nin internet sitesinde yer alan açıklamada, bu görüşmenin ardından IMF
ile ilişkilerin nasıl bir çerçevede yürütüleceğinin daha kapsamlı bir şekilde
değerlendirilmesine imkan tanıyacağı belirtilirken, “Önümüzdeki süreçte de Orta
Vadeli Program’da öngörülen yapısal reformlar ve çeşitli alanlarda IMF ile
yapıcı sonuçlar doğuran işbirliğimiz sürecektir” denildi.
3 saat sonra IMF açıkladı
Hazine’nin açıklamasının ardından 3 saat kadar sonra IMF Dış İlişkiler
Direktörü Caroline Atkinson imzasıyla, kurumun internet sitesinde bir açıklama
yer aldı. Açıklamada, “Küresel ekonomide ve küresel finans piyasalarında devam
etmekte olan iyileşme, Türk yetkililerince Orta Vadeli Program çerçevesinde
uygulanmakta olan ekonomik politikalar ile birlikte, Türkiye’nin ekonomik
görünümünü güçlendirmiştir” görüşüne de yer verildi. Ayrıca heyetin, “Türk
yetkililerle, görünüm ve kendilerinin politika planları hakkında görüş
alışverişinde bulunacağı” ifade edilen açıklamada, bu tür istişarelerin tüm fon
üye ülkeleriyle düzenli olarak yürütülmekte ve genellikle yıllık bazda
programlandığı anımsatıldı.
İlkelerden taviz vermem
Türkiye-Kore İş Forumu sonrasında sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan,
daha önce bir anlaşmanın kısa süre içinde imzalanabileceği yönünde ifadeleri
bulunduğunun hatırlatılması üzerine şunları söyledi: “Ben o açıklamamı yaparken
başka bir şey daha kullandım. O da şuydu, bizim bu konuda ilkelerimiz var. Bu
ilkelerimiz üzerinden herhangi bir taviz vermemiz söz konusu değil. Bir tanesi
örnek olarak vereyim, belediye gelirleriyle alakalı konu. Bununla ilgili yasa
değişikliği denirse, bu bize dayatılırsa, biz bunu yapmayız. Biz bununla ilgili
yasayı değiştirmişiz zaten. Buna benzer birçok konular olmuştur ki bunlarla
ilgili olarak mutabık kalmadık, anlaşamadık ve bunlar standby anlaşmasını
ortadan kaldırdı.”
Anlaşmanın önünü ‘3 şart’ tıkadı
Türkiye’nin IMF ile 2 yıldır yürüttüğü görüşmelerde IMF’nin 3 şartına
ayak dirediği biliniyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın geçen yıl “kabul
edilemez” diyerek açıkladığı bu 3 talep şöyleydi:
Gelir İdaresi siyasetten bağımsız olsun, özerkleştirilsin. Vergi
mükellefine ‘Nereden buldun’ diye sorulsun. Belediyelere genel bütçeden
kaynak artırılması durdurulsun.
Erdoğan: IMF de bizi ayakta gördü
IMF ile stand-by anlaşması yapılmayacağı kanaatine ortak olarak vardıklarını
belirten Başbakan Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu: “Zaman zaman benimde eğer
mutabık kalınırsa bir anlaşma olabileceği hususunda açıklamalarım olmuştu. Fakat
özellikle herhangi bir siyasi dayatma olacak olursa bu kurumsal değişikliklere
yönelik bu konularda evet demeyeceğimizi söylemiştik. Son dönemlerde bu konuda
artık pek ‘illa bu da olsun’ gibi bir yaklaşımları yoktu. Fakat son geldiğimiz
noktada, Türkiye’nin özellikle ekonomik noktada, ayakları üzerinde duran bir
ülke olduğu görünümü böyle bir stand-by anlaşmasına gerek kalmadığı kanaatini
IMF’de de oluşturmuş vaziyette. Bundan dolayı böyle bir anlaşmanın yapılmayacağı
kanaatine ortak olarak varmış durumdayız.”
Program neyse aynen uygulamaya koyacağız
IMF’nin daha çok ayakları üzerinde duramayan ülkelere destek verdiğini,
Türkiye’nin artık ekonomik olarak kendi ayakları üzerinde duran bir ülke haline
geldiğini söyleyen Başbakan Tayyip Erdoğan, “Türkiye’yi böyle görmüş olmaları da
bizi ayrıca mutlu etmektedir” dedi. Stand by anlaşması imzalanmamasının orta
vadeli programın uygulanmasında erkene çekmelere neden olup olmayacağına ilişkin
soruyu Başbakan Erdoğan, “Şu anda bizim orta vadeli programımız neyse aynen
uygulamaya koyacağız” şeklinde yanıtladı.
Belediyelerin 22.3 milyar lira borcu var
Son yıllarda hızla artan belediye borçları 2008 yılı sonunda 22.3 milyar
TL’yi gördü. Belediyelerin giderleri ise 2008 yılında bir önceki yıla göre yüzde
16.7 arttı. Toplam borçların yüzde 47.8’lik bölümünü oluşturan 10.7 milyar TL
büyükşehir belediyeleri aitken, borcun yüzde 10.3’lük bölümünü de büyükşehir
ilçe belediyeleri yaptı. Belediyelerin İller Bankasına olan toplam borcu ise 5.5
milyar TL olarak gerçekleşti.
10.7 milyar TL’lik borç
Büyükşehir belediyelerinin 10.7 milyar TL’lik borcunun önemli bir bölümü amme
borcu olarak kayıtlara geçcit. Büyükşehir belediyelerinin amme borcu toplamı 5.1
milyar TL oldu. Bu belediyelerin uzlaşma borcu toplamı ise 4.3 milyar TL’yi
buldu. Belediyelerin iller bankasına olan borcu ise toplam 1.1 milyar TL’yi
yakaladı. Büyükşehir belediyelerinin Türkiye’deki belediyeler arasında toplam
borç oranı ise yüzde 47’yi gördü.
Belde belediyeleri
Türkiye’deki ilçe ve belde belediyelerinin borç toplamı da büyükşehir
belediyelerine yaklaştı. İlçe ve belde belediyeleri 2008 yılını 7.1 milyar
TL’lik borçla kapattı. Bu belediyelerin toplam borç içindeki payı da yüzde 32’yi
yakaladı. Bu belediyelerin iller bankasına olan borç toplamı da 2.8 milyar TL’ye
ulaştı. Amme borçları ise 2.3 milyar TL’de kaldı.
İlde çok sıkıntı yok
Türkiye’de en az borçlu belediyeler arasında ise büyükşehir ilçe ve il
belediyeleri oldu. İl belediyelerinin 2008 yılı borçları 2.1 milyar TL olarak
gerçekleşirken, büyükşehir ilçe belediyelerinin borç toplamı 2.3 milyar TL oldu.
İl belediyelerinin iller bankasına olan borcu 972 milyon TL, büyükşehir ilçe
belediyelerinin de 395 milyon TL oldu.
Üç yılda 6 milyar TL arttı
Belediyelerin borç toplamları da son yıllarda hızlı bir artış yakaladı.
Özellikle 2006 yılından sonra Türkiye’deki belediyelerin borçları yaklaşık 6
milyar TL artış kaydetti. En hızlı artış ise 2006’dan 2007 yılına geçilirken
yaşandı. 2006 yılında Türkiye’de belediyelerin toplam borcu 16.5 milyar TL’yken
bugün borç toplamı 22.3 milyar TL’yi gördü.
|