İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz
Kocaoğlu, İzmir'in su sorununun çözümü için aralıksız
çalışıldığını belirterek, ''Arsenikli su tartışmalarını artık bu Meclis'te
kapatmak istiyorum'' dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nde İZSU Genel
Müdürü Ahmet Alpaslan "İzmir Suyunun Bugünü ve Yarını" konulu
bir sunum yaptı. Temel hedeflerinin kente temiz ve sağlıklı su
temin etmek olduğunu belirten Alpaslan, kentin içme suyunun yüzde 63'ünün derin
su kuyularından sağlandığını, kuraklık ve çevresel etkilerden dolayı
kuyusularında bir süredir yüksek arsenik çıktığını, bunun çözümü için Dokuz
Eylül Üniversitesi ile çalıştıklarını dile getirdi. Alpaslan,
İZSUyatırımları hakkında da bilgi verdi. Sunumdan sonra söz alan AK Parti Grup
Başkan Vekili Selim Gökdemir, İZSU'nun kasasında 326 milyon YTL
parası olduğunu, bu paranın yatırımlara yeterince ayrılmadığını söyledi. Kayıp
kaçak oranının yüzde 44.7'lerde olduğunu savunan Gökdemir, "İzmir'de dünya
ortalamasından 50 milyon metre küp daha fazla su kaçağı var. Kentin su
ihtiyacının yüzde 63'ü su kuyularından sağlanıyor, bunu tersine çevirmeli, yüzey
sularına önem vermeliyiz. Gördes Barajı ile DSİ kente 50 milyon metreküp su
sağlayacak" dedi. Kocaoğlu eleştirileri
yanıtladı Eleştirileri cevaplandıran Aziz Kocaoğlu kentte
kayıp kaçak oranının yüzde 31'lerde olduğunu, düşürmek için çalıştıklarını,
yüzey suyu yatırımlarının arttırılması gerektiği fikrini de kabul ettiğini
söyledi. Çamlı bölgesinin su havzası olduğunu,
buraya mutlaka baraj yapılması gerektiğini belirten Kocaoğlu, AK Partili Meclis
üyelerinden Çamlı, Bostanlı, Değirmendere baraj projeleri için de ÇED raporu ve
arazi tahsisleri için destek istedi. Gördes Barajı'ndan İzmir'e
su getirileceğini ve isale hattının yapımı için DSİ ile ortak çalıştıklarını
belirten Kocaoğlu, Kemalpaşa Yiğitler Barajı konusunda da DSİ'ye baraj proje
bedelinin yarısını ödeme teklifinde bulunduklarını ifade
etti. İzmir'deki arsenikli su tartışmalarında topu kimseye
atmadıklarını, Meclis üyelerine de tartışmalardan sonraki ilk Meclis
toplantısında bilgi verdiğini, bu konuyu artık kapatmak istediğini belirten
Kocaoğlu,"Türkiye'de 1963 yılından itibaren suda arsenik sınır değeri 1 litrede
50 mikro gram idi. 23 Ocak 2008 tarihinden itibaren bu oran 10 mikrograma
düşürüldü" dedi. "Biz bir taraftan arsenik oranını düşürmek için
yatırımlar yaparken, bir taraftan da Sağlık Bakanlığı'na başvurarak süre
istedik" diyen Kocaoğlu, "Sağlık Bakanı, (Tek İzmir bu süreyi istedi. Neden
vereyim. Hep Ankara'nın suyu ile uğraşıyorlar, İzmir suyu ile uğraşmıyorlar.
Neden ayrıcalık tanıyayım) diye açıklama yaptı. Hangi büyükşehir belediyesinde
48 saatte su ölçümü yaptırıldı. İzmir gibi diğer ilerde de ölçümler yapıldı mı?"
diye sordu. Kocaoğlu, "Belediye başkanı durumu değerlendirmek,
araştırmak yapmak için süre ister. Eğer 10 belediyenin üstüne gidilseydi 10
belediye, 50 belediyenin üstüne gidilseydi 50 belediye bu süreyi isterdi. Durum
böyle olunca yanlış yanlışı getiriyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih
Gökçek, bu konudaki tavrı ve durumu ile Türkiye kamuoyunda bulunduğu menfi
konumunu, biraz daha menfi hale getirmiştir. Başarısından dolayı kendisini
kutlamak gerekir. Melih Gökçek'e yakışıyor, ama bu bize yakışmıyor" şeklinde
konuştu.
|