18–20 Nisan 2008 tarihinde Ankara’da toplanan TMMOB
Mimarlar Odası 41. Dönem Genel Kurulu’nca 2008–2010 dönemi için seçilen
Merkez Yönetim Kurulu, 28 Nisan 2008 günü yapılan ilk toplantısında görev
dağılımını yaptı. Buna göre H. Bülend Tuna'nın genel başkanlığı
sürüyor.
Merkez Yönetim Kurulu şu isimlerden oluşuyor.
Genel Başkan: H. Bülend Tuna
Genel Başkan Yardımcısı: Erkan Karakaya
Genel Sekreter: Necip Mutlu
Genel Sayman: Aysel Çetinsoy
Üyeler: Kubilay Önal, Cengiz Bektaş, Emre Madran
Merkez Yönetim Kurulu'nun önümüzdeki döneme ilişkin açıklaması da
şöyle:
"Geleceğin Mimarlar Odası, gelecek için mimarlık!... Hem dünyamız, ülkemiz,
hem mimarlığımız, mimarlarımız, hem de örgütlenmemiz önemli günlerden geçiyor.
41. Dönem (2008–2010) bu gündemlerin kesiştiği bir dönemeç olacak… Bütün
ekonomik veriler, günümüz dünyasında tek egemen sistem haline gelen küresel
kapitalizmin; devresel krizlerinin ötesinde derinleşen bir krize ve büyük bir
çöküşe doğru yol aldığını gösteriyor. Finansal karların tüm değerleri yok
ettiği, hemen her şeyi metalaştırdığı bu pazarın sonuna doğru; doğamızla
birlikte tüm hayat kaynaklarımız da kurutuluyor…
Ne yazık ki bu süreçte umudun olgunlaşmasına şimdilik kapı aralanamıyor;
dünya genelinde olası karşı duruş politikalarının yeterli güveni sağlayacağı
düğümler henüz atılmış değil. Dünya genelinde yaygınlaşan mutsuzluk, işsizlik,
açlık, yoksulluk ve göç dalgalarına rağmen insanlık; uluslararası dayanışmaya
değil, yitirilen değerlerin arayışıyla dinsel köktenciliğe, şovenizme ve
kültürler arası çatışmaya yöneliyor. Daha doğrusu, çöküşünü gerilimlerle uzatmak
isteyen egemen güçler, bu yönelimi körüklüyor, dünyanın geleceğini bir çıkmazın
içine sokuyor… Ülkemizin bağımlı finansal yapısıyla, derinleşen ve süreklileşen
dünya krizini en sancılı yaşayacak ülkelerden biri olacağı anlaşılıyor. Üstelik
dinsel köktenciliğin ve şovenizmin girdabında debelenirken, Cumhuriyet
değerlerimizle birlikte, yeterli olgunluğa ulaşamamış demokratik değerlerimizi
kaybetme tehlikesinin baş gösterdiği bir süreci yaşamaktayız…
Mimarlığımız, bir yandan küresel emlak komisyoncularının emrinde yeni
mimarlık düzeninin taşeronluğuna soyunuyor ve neo-liberal ideoloji ile uzlaşmış
iktidar çevresinde yükselen yeni sermaye gruplarına yeni rantlar yaratmanın yolu
olarak ortaya çıkan kentsel dönüşüm projelerine sarılıyor; bir diğer yandan
mimarlarımız bu sürecin ücretlileri ve giderek işsizleri haline geliyor.
Ekonomik kriz bu gidişin hızlanacağını göstermektedir…
Ne yazık ki, tüm bu gelişmelere karşı Mimarlar Odası ve benzeri yapılanmalar
dışında, inandırıcı bir muhalefet zemini de kalmamıştır. Bu yüzden bu gibi
yapıların bir yandan yasal alt yapısı ile ilgili düzenlemeler yapılarak
işlevsizleştirilmesi ve yok edilmesi istenmektedir… İşte böylesi ağır
gündemlerin kesiştiği bir dönemeçte yapılan TMMOB Mimarlar Odası 41. Dönem Genel
Kurulu’nu, yeni bir başlangıç noktası olarak kabul ediyor; dönem çalışma
programının, aşağıdaki kabullere dayalı olarak geliştirilmesi gerektiğini
düşünüyoruz:
1. Yaşadığımız küresel sorunlara karşı, “barışın, doğamızın, kültürel
gelişmenin ve yaşamın savunulduğu bir gelecek için” küresel dayanışmayı öne
çıkarmak mesleki sorumluluğumuzdur.
2. Hizmet ticaretinin kuralsız biçimde serbestleşmesine karşı savunduğumuz
“eşit ve eş saygınlıkta mesleki etkileşim” politikasının uluslararası gündeme
taşınmasında ve gündemin izlenmesinde daha etkin olmayı hedefliyoruz.
3. Kentsel dönüşüm ve yenileme başlıkları ile ülkemize dayatılan kentsel
projelere karşı çıkarak; “çağdaş ve bilimsel planlama ve yapılaşma ilkeleriyle
bütünleşen bir mimarlık meslek düzeni” oluşum mücadelesine devam edeceğiz.
4. Mesleki, kentsel, toplumsal ve siyasal gündeme daha doğrudan ve etkin
biçimde müdahale edebilmek için, her türlü işlevsizleştirme ve yok etme
girişimine güçlü bir biçimde direnebilmek için yapısal bir değişim süreci
yaşamamız gerekmektedir.
5. Bu niteliği ve etkinliği artırmak için, 40 Dönemde arayışına başladığımız
mesleki ve örgütsel gündemimizle bilimsel alanı buluşturacak araçları
geliştireceğiz.
6. Bu süreçte temel dayanağımız, mimarlık mesleğinin toplumsal sorumluluğu,
bu sorumluluğun belirlediği toplumsal gücü ve bu gücü taşıyan
meslektaşlarımızdır.
7. Bu yüzden, giderek işlevsizleşen, ücretlileşen ve işsizleşen tüm üyeleri
kucaklayacak ortak platformların oluşturulması gerekmektedir.
8. 40. Dönemde ilk belgesi üretilen Türkiye Mimarlık Politikası (TMP)
sürecinin; stratejik bütünlüğe eylem programlarıyla kavuşması ve ortak
rehberimiz haline gelmesi hedefi, gündemimizdeki yerini sürdürecektir.
Mimarlar Odası’nı tarihsel birikimiyle hak ettiği örgütsel konuma ulaştırmak
için, farklı düşünceler taşısak bile mesleki sorumluluğumuzun
birleştiriciliğine, yaşanan bütün sorunlara karşın mimarlar arası dayanışmaya
güvenerek dönüşüm sürecinin örülebileceğine inanıyoruz. Bu çerçevede "Oda
Yapısının Geliştirilmesi" temelinde yapılacak örgütsel hazırlıkları dönem
çalışma programının esası olarak kabul ediyor; 1960’lı yıllardan beri
vazgeçmediğimiz 'Mimarlar Odası Toplum Hizmetinde; Toplum Hizmetinde
Mimarlık!..' hedefini geleceğe taşımak istiyoruz!..."
|