Petrol ve petrokimya sektörlerinde faaliyet gösteren Bayegan A.Ş.
Yönetim Kurulu Üyesi Rüya Bayegan, dünyanın 3. büyük PVC
ithalatçısı olan Türkiye'nin, petrol ve doğalgazda
dışa bağımlı olduğu için üretim açısından oldukça kısır bir ülke olduğunu
belirtti.
Bayegan, ''Türkiye yılda 800 bin ton PVC kullanıyor, bunun 145 bin tonu
PETKİM tarafından üretiliyor. Türkiye'de uzun vadede PVC üretim yatırımı
görülmüyor. Herhalde biz ithalatçı olmaya devam edeceğiz'' dedi.
Rüya Bayegan, 6. Küresel PVC Konferansı'nda, AA muhabirinin sorularını
yanıtladı. Petrol ve petrokimya sektörlerinde faaliyet gösteren ve 1940 yılında
kurulan Bayegan'ı üçüncü jenerasyonun yönettiğini belirten Bayegan, Türkiye'de
petrokimya ürünleri dağıtımı yapan şirketin, şu anda dünyanın 21 ülkesinde ofisi
bulunduğunu, dünyada petrokimya ticaretinde lider firmalardan biri durumuna
geldiklerini anlattı.
Türkiye'nin PVC kullanımında dünyadaki 3, polimer kullanımında da 2. büyük
ülke olduğunu vurgulayan Bayegan, bu nedenle konferansın İstanbul'da
yapılmasından büyük memnuniyet duyduklarını kaydetti.
ABD'deki ev fiyatlarının artmasının, inşaatın ve PVC kullanımının artması
anlamına geldiğini ifade eden Bayegan, şöyle konuştu:
''Oradaki PVC kullanımının artması, PVC fiyatlarının artması demek. Bunun
hepsi birer zincir ve bizim açımızdan önemli veriler. Burada bunlar konuşuluyor.
Dünya ekonomik krizden çıktı mı, nereye gidiyor, ne kadar büyüyoruz? Bu yıl
dünyada global olarak yüzde 3,6, Avrupa'da ise yüzde 1,6 büyüme bekleniyor. Bu
ekonomik krizden sonra güzel bir haber. Dünyada petrol fiyatlarının ne kadar
artacağı önemli. Petrol fiyatlarının artması demek, piyasalarda fiyatların
artması ve alım gücünün aşağı düşmesi demek. Bu da kriz beklentisine neden
oluyor. Bunu engellemek açısından da bu tür toplantılar yapıyoruz. Konferans
yılda bir kez yapılıyor.''
''Hammaddeyi düzgün sunamazsanız ihracat da darbe yer''
Rüya Bayegan, dünyanın 3. büyük PVC ithalatçısı olan Türkiye'nin petrol ve
doğalgazda dışa bağımlı olduğu için üretim açısından oldukça kısır bir ülke
olduğunu söyledi.
Bayegan, ithal edilen 655 bin tonu PVC'nin yüzde 29'unun ABD'den geldiğini
kaydetti. Bayegan, Türkiye'nin ABD'nin yanı sıra İngiltere, Fransa, İsveç,
Norveç, Mısır, Tayland, Portekiz, Hollanda, Macaristan, İspanya, Almanya,
Belçika, Çek Cumhuriyeti, Meksika, Kanada, Tayvan ve Romanya'dan da PVC ithal
ettiğini bildirdi.
Türkiye'de uzun vadede PVC üretim yatırımı görülmediğini ifade eden Bayegan,
''Herhalde biz ithalatçı olmaya devam edeceğiz. Bu sadece PVC değil, polimer
ürünlerin birkaçında da böyle. Çok büyük kullanıcıyız ama doğalgaz ve petrolümüz
olmadığı için çok büyük üretici olamıyoruz'' diye konuştu.
Bayegan'ın Türkiye'nin ihtiyacı olan hammaddeleri doğal kaynakları güçlü olan
ülkelerden ortaklık bazında temin ederek, Türk piyasasındaki kullanıcılara
sunduğunu anlatan Bayegan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Türkiye'nin çok büyük bir alıcı olması, imalatta olmaması bizi bu konuda
daha güçlü hale getirdi. Biz bu gücün yanında 'Yurt dışında da güçlü olalım'
dedik. Yurt dışında da ithalat yapan ülkelere eğildik ve oralarda da dağıtım
ağımızı güçlendirdik. Dolayısıyla hem Çin'e hem ABD'ye hem Avrupa'ya hem
Ortadoğu'ya hem Türkiye'ye satarsanız, her yerdeki fiyat trendinden haberiniz
oluyor. Hangi pazarın güçlü, hangisinin güçsüz olduğunu bildiğiniz zaman
Türkiye'deki fiyatları da dengeleyebiliyor, imalatçınıza fiyatların nasıl olduğu
yönünde daha fazla destek veriyorsunuz. Aslında bunlar da bizden aldıkları
mallarla ihracat yapıyorlar. Türkiye'deki üretilen malların yüzde 30'u ihracata
gidiyor. Kendi müşterinize hammaddeyi düzgün bir şekilde sunamazsanız ihracat da
darbe yiyor.''
''İmalatta olmayı düşünüyoruz''
Rüya Bayegan, şirketin kimyasallarda yüzde 20'nin, polimerlerde yüzde 10'un
üzerinde market payına sahip olduklarını belirtti. Bayegan, ''Polimerler çok
büyük bir pazar. Yüzde 20 market payına sahip olmak zor. PETKİM bile üretici
olarak birçok üründe yüzde 20 market payına sahip değil. Ama bizim amacımız,
bütün ürünlerde market payını yüzde 20-25'lere çıkarmak. Bu konuda savaşımız
sürüyor. Biz ne kadar 'büyüdük' desek de oldukça yolumuz var. Sadece Türkiye'de
değil, dünyanın pek çok ülkesinde'' diye konuştu.
Şu anda ticaretin içinde olduklarını, imalatta olmayı da düşündüklerini
belirten Bayegan, şöyle devam etti.
''Böylece hem ithalatçının derdinden anlayalım hem imalatın keyfini sürelim
hem de ülkeye katkıda bulunalım istiyoruz. Petrokimya ürünlerinden birkaç ürün
üzerinde çalışıyoruz. Tek başımıza değil, birkaç ortakla çalışıyoruz. Şu anda
hangi ürün olduğunu da söyleme şansına sahip değilim çünkü danışmanlarla beraber
raporlamalar devam ediyor. Umarım, başarılı oluruz. Türkiye'nin adını dünyada
duyurmak çok gurur verici bir olay. Türkiye'nin böyle yerlere gelmesi, bizim
ülkemiz açısından çok önemli.''
''Türkiye bölgesinde lider pozisyonda''
Bayegan, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada güçlü bir ülke olduğunu vurguladı.
''Türkiye bölgesinde hem alım hem nüfus hem de büyüme açısından lider
pozisyonda. Rusya ve Mısır bizimle başa baş gidiyor'' diyen Bayegan, ama birçok
ülkenin lojistik problemi olduğunu bildirdi.
Türkiye'nin lojistik sorunu olmadığını ifade eden Bayegan, şöyle devam
etti:
''Her yerden mal alabiliyoruz. Bugün malı ister Avrupa'dan, ister ABD'den,
ister Asya'dan, ister Ortadoğu'dan ister kamyonla, ister gemiyle alın. Böyle
güzel bir özelliğimiz var. Bu avantajı çok iyi kullanmamız lazım. Dünyadaki yeni
üretimlerin ve yatırımların hepsi Ortadoğu'ya kaydı. Ortadoğu'da olmasının
güzelliği şu; Ortadoğu hem bize yakın, hem petrolü var, hem de ucuz maliyetli
bir ülke. Dolayısıyla Ortadoğu üretsin, biz bunu kullanalım ve ihraç edelim. Biz
son üründe olalım diyoruz ve lojistiğini de biz yapalım. İnşallah bunu da
başarırız. Umarım, Ortadoğu'nun, yeni gelen üretimlerin bu bölgedeki Doğu
Avrupa, Rusya ve Afrika'nın merkezi ve lojistiği haline geliriz. Türkiye'de
mallar depolanır ve buradan sevk edilir. Biz bunun için çok çalışıyoruz. Türkiye
lojistik açısından çok kuvvetli bir yerde. Lojistiği iyi sağlar, depoları iyi
kurabilirsek, biz de herhalde Rotterdam kadar dünyaya lojistik ve depolamada
adımızı duyururuz.''
|