Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odaları Birliğince (TMMOB)
üçüncüsü düzenlenen 'Toplum Hizmetinde Bir Mimarlık İçin Kent, Kültür ve
Demokrasi Forumu' Van Devlet Tiyatrosu salonunda başladı.
Forumun açılışında konuşan Vali Münir Karaloğlu, Anadolu medeniyetinin en
kadim kentlerinden ve 'hidrolik medeniyet' kavramına başkentlik yapan Van'ın,
forumun mekanlarından biri olarak kabul edilmesinin memnuniyet verici olduğunu
söyledi.
Karaloğlu, şehirlerin insanla doğa arasında bir anlaşma olduğunu belirterek,
''Yaşayan bir organizma olan şehirlere, zaman zaman istemediği şeyler
dayatabilirsiniz ama bu canlı organizma benimsemediği her dayatmayı er ya da geç
kusar ve dışarı atar'' dedi.
İnsanların yaşam forumlarının yıllar geçtikçe değiştiğini vurgulayan
Karaloğlu, şunları kaydetti:
''Önce anne ve babalarımızı evlerden attık, şimdi ergenlik çağındaki
çocuklarımız stüdyo evlerde yaşıyor. Yavaş yavaş mutfağı evin dışına
çıkarıyoruz. Ticaretin, ekonominin ve zaman geçirmenin bile dinamikleri değişti.
Her zamandan daha hızlı iletişim, değişim ve başkalaşım içindeyiz. Bu
değişimleri dikkate alarak doğayla yaptığımız sözleşmeyi, kendi aramızdaki
mutabakatı, bugün yeniden yorumlamak, demokratik bir uzlaşma yapmak
durumundayız. Bazı uzmanlar kaostan, krizden bahsediyor; insana, mimara ve
yöneticiye düşen bu kaostan yeni bir yaşam formu çıkarmak ve adil bir sözleşme
inşa etmek, şehirlere yeni bir ruh üflemektir. Bu insanlık için önemli bir
hedeftir.''
'Ucube Anıt' Tartışması
Mimarlar Odası Van Şube Başkanı Şahabettin Öztürk de bölgedeki tarihi ve
kültürel varlıkların son yıllarda restorasyon kapsamına alınmasının önemli bir
kazanım olduğunu bildirerek, kamuoyunda 'ucube anıt' olarak bilinen Kars'taki
heykelin, arkeolojik ve kentsel dokunun kalbine yapılmasına, Erzurum Kültür ve
Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 2006 yılında izin vermesini,
'talihsizlik' olarak nitelendirdi.
Öztürk, ''Bulunduğu çevre ile hiçbir organik ilişkisi olmayan, proporsiyon
ölçülerini aşan, ÇED raporu hazırlanmadan, dahası mülkiyet sorunu çözülmeden,
ilgili arkeolog ile hukukçu kurul üyeleri karşı oy kullanmasına rağmen inşa
edilen ucube anıta izin verilmesi başlıca bir hatadır. Anıt, inşa çalışmaları
sürerken Kars halkının, sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin tepkisine
neden olmuştur'' diye konuştu.
Öztürk'ün konuşmasının ardından kürsüye çıkan Mimarlar Odası Genel Başkanı
Eyüp Muhcu ise Öztürk'ün Kars'taki yapıyı, 'ucube' olarak nitelendirmesinden
mimarlar odası olarak üzüntü duyduğunu ifade etti.
''Ucube kelimesini dil sürçmesi olarak kabul ediyorum'' diyen Muhcu, İnsanlık
Anıtının henüz sit alanı olarak tescil edilmemiş bir bölgeye yapıldığını
belirtti.
Anıtın, koruma kurulu kararı ile yasalara uygun yapıldığını anlatan Muhcu,
şöyle konuştu:
''Anıt yapıldığı dönemde tartışmalar yapılabilir ve farklı görüşler
olabilirdi. Nihayetinde Kars'a ve Türkiye'ye barış ve insanlık anıtı
kazandırılmıştır. Bu anıt kazandırıldıktan sonra bir siyasetçi, unvanı, titri ve
görevi ne olursa olsun, 'ucube' diyerek yıkılmasını istiyorsa bize düşen görev
bu konuda önce o siyasetçiyi ikna etmektir. Ama her şeyden önce barış ve
insanlık anıtını savunmaktır. Buradaki mimarların, Karslıların ve Vanlıların
böyle bir refleks içinde olması beklenir. Böyle bir ortama rağmen nihayetinde
Kars anıtı parça parça yıkılıyor ve ortadan kaldırılıyor. Bu insanlık adına,
ülkemizin tarihsel birikimi ve demokratik kazanımı adına son derece üzülmemiz
gereken bir şeydir.''
Açılış konuşmalarının ardından akademisyenlerin sunumu ile devam eden
forumun, 2 gün süreceği bildirildi.
|