İlk sergisi “Genişleyen Dar Alan” ile Aralık 2007’de
faaliyete geçen, tüm disiplinlere ve disiplinsizliklere açık sanatsal
üretimlerin sergilenebildiği, paylaşılabildiği bir proje olan daralan; Karalama
Grubu’nun II. sergisi ‘Uçuş Korkusu’ na ev sahipliği yapıyor...
Uçuş Korkusu
Kapalı alanda klostrofobi yaşamaktan bunalan lamalar uçmaya karar verdiler.
Uçmaya karar veren lamalar kendilerini dehşetengiz bir yolculuğun içinde
buldular, nitekim vertigoları tuttu, oksijensiz kaldılar, kimisi ise uzay
boşluğuna savruldu, dil çıkaran ejderhalar, uçan seccadeler, uçurum bekçileri,
karanlık kapılar, tehditkar böcekler...
Bu tekinsiz yolculuğun ardından Karalama, 13 Haziran Cuma akşamı saat
19:19'da Galata Kulesi'nin ardından kendisine göz kırpan sanat platformu
daralan'a acil iniş yapmayı ve tam 21 gün süresince daralan'da ikamet etmeyi
planlıyor.
Karalama 13-06 sefer sayılı uçağının yolcuları; Onur Akıncı,
Ece Altunç, Hakan Bakır, Beste Birer, Cem G. Ceylan, Burcu Dayanıklı, Ahmet
Arif Eken , Duygu Esentürk,Erkin Gören, Ayşegül İzer, Alperen Kahraman, İbrahim
Karaer, Mustafa Karakurt, Merve Morkoç , Deniz Örnek, Neslihan Pala,Ezgi
Sandıkçı, Emre Senan, Emine Soydanyavaş, Hüseyin Suna, Umut Südüak, Sevil
Tunaboylu, Ömer Emre Yavuz, Ferit Yazıcı ve Küreytır Ceren Aksungur'dur.
Heykel, grafik, resim, enstelasyon, video, fotoğraf, 3d ve uçuş korkusundan
yakınanlar bu serginin açılışında kendilerini kaybedebilirler.
Karalama Kimdir,
Nedendir?
Karalama MSGSÜ Grafik Tasarım Bölümü kökenli bir sanat inisiyatifidir. X
zamanda bir dergi yayınlar, sergiler düzenler. İlk kurulduğunda sadece Grafik
Tasarım Bölümü öğrencilerinin çalışmalarına açık olan Karalama, II. Sergisi
“Uçuş Korkusu” ile birlikte tüm yaratıcı beyinlere kapılarını açmıştır. Bütçesiz
olan bu girişim, şu ana dek Uğurcan Ataoğlu, Ayşegül İzer ve Emre Senan gibi
birçok tasarımcının katkısıyla süregelmiştir. Peki Karalama kimdir ve
nedendir?
Karalama, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde ıssız bir rıhtım üstü
yuvarlak masa etrafında toplanan tasarımcı geçinen şövalye lamalar tarafından
ortaya atılmıştır. İki deli lama (Ceren Aksungur, Burcu Dayanıklı) bir boğaza
taş atmış ve bin akıllı lamanın bu taşlamayı derin sularda sektirmesi
öngörülmüştür. göstergebilimin sınırlarını zorlayarak And Dağları’nın çorak
çayırlarından kaçıp kendisini Mimar Sinan’ın rıhtımında bulmuş, patlak
gözleriyle hayata gülümseyen Karalama, en iyi niyetlerin belki de en fütursuz
girişimidir. Akıbeti elbette tükürüğünü yalamaktan öte gitmeyebilir ya da
“hatasız lama olmaz” ezgisiyle dört ayağında ikişer parmaklı yastıklı
tabanlarıyla enginlere koşabilir.
|