b>Beton mezarlığına gömülen Bodrum'u kurtarmanın yolları aranırken Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, son cennetleri de yapılaşmaya açtı. Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, 8 Aralık 2002 günü Hürriyet'e duruma el koyduğunu ve durdurduğunu açıklamasına karşın, Bitez ve Ortakent-Yahşi Beldeleri'nde, yeşille mavinin kucak kucağa olduğu arazilerde yazlık inşa etmek isteyen 14 kooperatife imar izni verildi. Toplam 150 bin ikinci konut olan Bodrum Yarımadası kurtarılmayı beklerken, kalan son bakir köşelerden Bitez ve Ortakent-Yahşi Beldeleri'nin rantı yüksek, deniz manzaralı kesimleri de Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın 17 Eylül 2003 tarihli onayıyla imara açıldı.
İMAR DEĞİL İDAM PLANI
57'nci hükümet döneminde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın, 7 Ekim 2002 tarihinde onayladığı 1/25 binlik Bodrum Yarımadası Çevre Düzeni Revizyon Planı, yerel yöneticiler ve sivil toplum örgütlerince ‘Bodrum’un imar değil, idam planı' denilerek eleştirilmişti. Bunun üzerine daha sonra yeni hükümetle birlikte Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen, planın iptal edilip yeniden değerlendirileceğini açıklamıştı. Sivil toplum örgütleri temsilcileri, ‘‘Biz müjdeli haber beklerken, Bitez ve Ortakent-Yahşi'ye katliam onayı verildi’’ dedi. Mimarlar Odası Bodrum Temsilcisi Bülent Bardak, yarımadanın son 33 yılda, aceleyle hazırlanan imar planları nedeniyle yaşanır olmaktan çıktığını, gerçek hedefin turizm ve turistik tesisler olması gerekirken, yarımadanın ikinci konutlarla acımasızca bitirildiğini söyledi. Bardak, şöyle dedi: ‘‘Önce turizm mi yapacağız, yoksa inşaat yapıp, para mı kazanacağız, buna karar vermemiz gerekiyor. 60 bin turizm yatağına karşılık tam 600 bin ikinci konut yatağı var. Büyük bölümü yılın bir ayı bile kullanılmıyor. Yarısından fazlası sağlıksız ve inşaat yönetmeliklerine uygun değil. Altyapısının yüzde 90'ı henüz hazırlanmayan yarımadanın geleceğiyle ilgili kaygılarımızı, ikinci konuta kesinlikle izin verilmemesi isteğimizin yer aldığı raporlarımızı Bayındırlık ile Çevre ve Orman Bakanlıkları'na iletmemize rağmen yeni planlar hazırlanırken, göz önüne almadılar.’’
Ölümle tehdit ettiler
Mehmet Kocadon (DYP'li, Ortakent-Yahşi Belde Belediye Başkanı) Bakanlığın kararını onaylayıp yeşil cennetin betona yenik düşmesine göz yummam. Ölümle tehdit telefonları bile almaya başladım. Ancak tüm gücümüzle direnmeyi sürdüreceğiz. Ayrıca turizmci bir ailenin çocuğu olarak ikinci konutlara para yatıranları uyarayım; İkinci konutların çoğu kullanılamayacak durumda ve altyapısı yok. Çoğu 10 yıla kalmadan kümes olur.
Kimse bana gelmesin
İbrahim Birgi (MHP'li, Gündoğan Belde Blediye Başkanı) 5 bin nüfuslu beldemizde 5 binin üzerinde ikinci konut var. Zamanında alınmış ikinci konut inşaat ruhsatlarının dışında kimseye kooperatif izni vermiyorum. Ayrıca inşaat yoğunluğunu yüzde 40'tan yüzde 10'lara düşürerek çevreyi ve doğayı korumayı hedefleyen planların yapılmasını sağlıyoruz. Kimse bana ikinci konut ruhsatı için gelmesin.
Bakan sözünden döndü
Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen Hürriyet'in yayını üzerine, 08.12.2002'de şunları söylemişti: ‘‘Önceki gün bakanlıkta bürokratlarla çalışırken, Hürriyet'teki haberi gördüm. Bizden önceki Hükümet döneminde uygulamaya konulan planın betonlaşmaya yolaçacağı iddia ediliyordu. Hürriyet'teki haber doğrultusunda, tepkileri de dikkate alarak, planın yeniden gözden geçirilmesi, yeniden değerlendirme yapılması için yazılı talimatla uygulamanın durdurulmasına karar verdik. Gerekirse, ekip olarak mahaline, Bodrum'a giderek, yerinde inceleme yapacağız. Eğer düzeltilmesi gerekiyorsa düzeltilecek, yeniden yapılması gerekiyorsa yeniden yapılacak. Bazı değişiklikler yapılarak uygulamaya geçme imkanı varsa, ona da bakılacak. Tüm bu değerlendirmelerden sonra bir karar verilecek.
|