Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Sadberk Koç’un Hayaliydi

Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Hanım’da 18 bine yakın Türk-İslam ve arkeolojik dönem eseri sergileniyor. Sadberk Hanım Müzesi’nde, açıldığı günden itibaren çoğunluğu yabancı 12 bin kişinin ziyaret ettiği İznik çini ve seramiklerinin yer aldığı “Ateşin Oyunu” sergisi de devam ediyor. Sarıyer’de 2 tarihi binaya sahip olan müzenin, daha çok

Cumhuriyet Gazetesi
Sadberk Koç’un Hayaliydi

Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Hanım’da 18 bine yakın Türk-İslam ve arkeolojik dönem eseri sergileniyor. Sadberk Hanım Müzesi’nde, açıldığı günden itibaren çoğunluğu yabancı 12 bin kişinin ziyaret ettiği İznik çini ve seramiklerinin yer aldığı “Ateşin Oyunu” sergisi de devam ediyor. Sarıyer’de 2 tarihi binaya sahip olan müzenin, daha çok kişiye ulaşabilmek için kent merkezine yakın bir yere taşınması da gündemde.

Vehbi Koç’un eşi Sadberk Koç’un adını taşıyan müze, kapılarını ilk kez 1980 yılında tarihi Azaryan Yalısı’nda açtı. Müzenin tarihçesini anlatan müze müdürü Hülya Bilgi şunları söylüyor:

“Azaryan Yalısı, 1950’lerde Koç ailesi tarafından satın alınmış ve yazlık olarak kullanılmış. Sadberk Hanım, eski eserlere, antikaya meraklı, sürekli kıyafet, işleme, tuğralı gümüşler topluyor. Hayali bunları kendi adını taşıyan bir müzede sergilemek. Bu hayali hayattayken gerçekleşemiyor. Vefatından sonra Vehbi Koç Vakfı, bunu gerçekleştirmek için bir arayışa giriyor. Ve Azaryan Yalısı’nı kullanmaya karar veriyorlar. Mimar Sedat Hakkı Erdem’in projesi ile yalı 1980’de müzeye dönüştürülüyor. Sadberk Koç’un 3 bin 500 parçadan oluşan koleksiyonu müzede sergilenmeye başlıyor.”

Bilgi, Vehbi-Sadberk Koç’un ortanca kızı Sevgi Gönül’ün bu işe talip olduğunu ve hayatını kaybettiği 2003’e kadar müzenin İcra Komitesi Başkanlığı’nı yaptığını belirtiyor. Sadberk Koç’un Osmanlı dönemi kadın kıyafetlerini, tuğralı gümüşleri, işlemeleri, porselenleri, büyük bir titizlikle topladığını ve bakımını yaptığını dile getiren Bilgi, “Topladıklarını atıp bir kenara koymamış. Özenle, bir müzeci gibi korumuş bunları” diyor.

Başlangıçta, Sadberk Hanım’ın 3 bin 500 parçalık koleksiyonunun sergilendiği müzeye hibe ve satın alma yoluyla eserler girmeye başladığını ifade eden Bilgi şunları anlatıyor: “1983’te büyük bir koleksiyoner olan Hüseyin Kocabaş’ın koleksiyonu ölümünden sonra vârislerince değerlendirilmek istenmiş. Kültür Bakanlığı’nın izni ile bu koleksiyon vakıf tarafından satın alınmış. Bu koleksiyonun içinde arkeolojik eserler ve Türk-İslam dönemine ait eserleri var.”

Bilgi, koleksiyonun genişlemesi ile birlikte birinci derecede eski eser olan Azaryan Yalısı’nın yetersiz kalmaya başladığını söylüyor. Yalının hemen yanındaki 2. derece eski eser olan bir binanın vakıf tarafından satın alındığını ve 1988’de sadece arkeolojik eserlerin sergilendiği müze binası olarak ziyarete açıldığını belirten Bilgi, katkılarından dolayı binaya “Sevgi Gönül” adının verildiğini anlatıyor.

Bilgi, müzenin birinci katında Selçuklu-Osmanlı dönemine ait küçük malzemeler, ikinci katında kıyafetler ve işlemeler bulunduğunu ifade ediyor.

Tekstil ürünlerinin “Kına gecesi, lohusa odası, sünnet yatağı” gibi mizansenler ile sergilendiğini dile getiren Bilgi, “Buradaki malzeme tekstil türü olduğu için uzun süre teşhirde tutamıyoruz. 6-8 ayda bir değiştiriyoruz, bakımını yapıyoruz. Depodakilerle değiştiriyoruz. Aileler ellerinde bulunan kıyafetlerini da bize bağışlıyorlar” diye konuşuyor.

Keşke reklam yapsanız

Bilgi, müzenin kent merkezinin dışında olması nedeniyle ziyaretçi sayısının da çok fazla olmadığını söylüyor. Bilgi, müzeye tur düzenleyen birçok şirketin özellikle Maslak güzgergâhındaki trafik sıkıntısı nedeniyle turlarını iptal ettiğini belirtti. Müzeyi 2009’da 16 bin 307 kişinin ziyaret ettiğine dikkat çeken Bilgi şunları söylüyor: “Müzeye gelenler ‘Bu kadar güzel şeyler sergiliyorsunuz haberimiz yok. Reklamınızı yapsanız keşke’ diyorlar. Ama bunu pek yapmıyoruz. Reklam için büyük bütçeler ayırmamız gerek. Onun yerine eser alıp, koleksiyonu zenginleştirmeyi tercih ediyoruz.”

Yeni bina aranıyor

Bilgi, müzenin Vehbi Koç Vakfı’na bağlı olduğunu ancak her yıl İstanbul Arkeoloji Müzesi tarafından da denetlendiklerini anlatıyor. Mekânın darlığı nedeniyle sıkıntı çektiklerini dile getiren Bilgi şöyle devam ediyor:

“Müze çok güzel bir binada hizmet veriyor ama artık yetmiyor. Hem fiziki şartlar hem de tarihi eser olması nedeniyle istediğimiz gibi sergi yapamıyoruz. Geçici bir sergi mekânımız yok. 2005 yılından beri müzeyi, merkezi bir yere taşıma projesi var. Şu an uygun mekân araştırılıyor. Azaryan Yalısı’ndaki Sadberk Hanım Müzesi kültür merkezine dönüştürülecek. Ama vakfın artık çağdaş sanat eserleri de var. Onların da sergilenebileceği, konferans salonu, geniş depoları, otoparkı bulunan merkezi konumda büyük bir mekân aranıyor.”

http://www.yapi.com.tr/haberler/sadberk-kocun-hayaliydi_75686.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!