“Yaşadığımız Kenti Korumak ve Gelecek Nesillere Yaşanabilir Bir Şekilde Bırakmak Temel Sorumluluğumuz”

STRONG>1. Uluslararası Yeşil Çağ Sempozyumu bugün (06 Aralık 2010 Pazartesi) başladı. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Oditoryumu'nda gerçekleştirilen sempozyumun odaklandığı temel başlıklar; Yeşil Kentler, Enerji Verimliliği ve Sertifika Sistemleri, Yeşil Mimari, Yerellik, Yeşil Tasarım ve Yeşil Rönesans olarak sıralanıyor.

Sempozyumun ilk açılış konuşmacısı olan, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yalçın Karayağız, kentlerin değişim sürecine değinerek başladığı konuşmasına İstanbul kenti özelinden örneklerle çeşitlendirerek devam etti. Karayağız, İstanbul’da betonlaşmanın artışına dikkat çekerek geçmişten bugüne almış olduğumuz mirasın form değiştirdiğini aktardı. İstanbul’un var olan bitkisel dokusunun yok olmaya yüz tuttuğunu aktaran Karayağız, bu süreç içerisinde kent nüfusunun yoğun bir şekilde arttığını ve dolayısıyla yaşamın zorlaştığını belirtti. Yer altı su kaynaklarımızın tükenmekte, sularımızın kirlenmekte olduğuna, organik tüketim malzemelerinin azaldığına ve sentetik malzemeleri daha çok kullandığımıza dikkat çeken Karayağız, hızlı kentleşmeye de dikkat çekti. Bütün bunların tükenebilir enerjileri ve fosil yakıt kullanımı ile ilintili olduğunu söyleyen Karayağız, “Yaşadığımız kenti korumak ve gelecek nesillere temiz ve yaşanabilir bir şekilde bırakmak temel sorumluluğumuz” dedi.

Sempozyumun açılış konuşmacılarından biri olan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ise, yaşamın ‘denge’ üzerine kurulu olduğuna dikkat çekerek, söz konusu dengenin kaybolması halinde yaşamın zarar gördüğünü belirtti. Modern insanın doğadan, ağaçtan ve gün ışığından kopuk bir şekilde büyüdüğüne dikkat çeken Demircan, Beyoğlu Belediyesi olarak doğa-insan arası mesafeyi azaltmak amacıyla pek çok proje geliştirdiklerini ifade etti. ‘Yeşil Çağ Sempozyumu’na da yaşamın dengesine karşı olan tehditlere dikkat çeken bir sempozyum olması bağlamında önem verdiğini aktaran Demircan, bu etkinliğin içinde bulunmanın önemli bir sorumluluk ve mutluluk olduğunu dile getirdi.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güzin Konuk ise sürece dair genel bir çerçeve çizerek başladığı konuşmasında özellikle ‘çevre’ ve ‘sürdürülebilirlik’ kavramlarına yer verdi. Üniversitenin temel görevlerinden birinin aktörleri buluşturmak olduğunu ifade eden Konuk, üniversite olarak ‘yeşil çağ’ teması altında belli hedefler tanımladıklarını söyledi. Sempozyum kapsamında ‘Yeşil’ kavramına vurgu yapılmasının temel nedenlerini de sıralayan Konuk, 50 farklı bildiri ile kanunun bütün derinliklerinin sergileneceğini dile getirdi. Bu bilgi paylaşımı platformunun bir geleceğinin olmasına önem verdiklerini de aktaran Konuk, bu bağlamda sertifika programları başlatmak istediklerini de belirterek konuşmasına son verdi.

1. Uluslararası Yeşil Çağ Sempozyumu, bugün ve önümüzdeki iki gün boyunca (7-8 Aralık 2010) devam edecek.