"Milas / Labraunda"dan Kocayayla'ya"

Milli Reasürans Sanat Galerisi ve İsveç Uppsala Üniversitesi işbirliğinde ve İsveç Konsolosluğu’nun katkılarıyla hazırlanan Milas Labraunda antik kenti ve Çomakdağ yöresinin özgün köy evlerini belgeleyen “Milas / Labraunda’dan Kocayayla’ya” kitabı Milli Reasürans Sanat Galerisi’nde de aynı isimde bir sergi ile sunuyor.

Kitapta, İsveç Uppsala Üniversitesi kazı ekibi başkanı Prof. Lars Karlsson, ekipten Olivier Henry ve Jesper Blid ile Prof. Fede Berti (Iasos kazısı başkanı), Prof. Peter Rugendorfer (Alinda araştırma ekibi başkanı) ve Dr. Abdülkadir Baran (Muğla Üniversitesi) değerlendirmeleri yer alıyor. Kitabın ikinci bölümünde Çomakdağ’ın Kızılağaç, Ketendere, İkiztaş, Sarıkaya-Gökseki köylerindeki yerleşim, sosyal tarih ve mimari değerlendiriliyor.

 Projenin koordinatörü ve Galerisi yöneticisi Amelie Edgü kitabın kapsamını şöyle sunuyor: “Türkiye’de Kentsel ve Kırsal Mimari” projesinin üçüncü kitabı olarak hazırlanmıştır. Daha önce “Doğu Karadeniz’de Kırsal Mimari” (2005) ve “Kuzeydoğu Anadolu’da Mimari” (2009) kitapları yayınlanmıştı. Bu serinin üçüncüsü olan “Mylasa Labraunda Milas Çomakdağ Güney Ege Bölgesi’nde Arkeoloji ve Kırsal Mimari” kitabı yörenin arkeolojik, tarihi ve kırsal mimarinin belgelemesi ve tanıtımını kapsıyor. Bölge tarihi ve sosyal özellikleriyle de ele alınıyor. Labraunda’nın geçmişi Karia, Roma, Bizans dönemlerini içeriyor.  Ancak Labraunda’da hayat daha sonra da yayla olarak kullanılmasıyla devam ediyor ve adına da Kocayayla”diyorlar. Aynı zamanda Labraunda’nın yakınındaki Çomakdağ köyleri özgün bir mimari karakter gösterir. Kitabın amacı bu proje ile bölgedeki sürekliliğe dikkati çekmek, belgelemek ve korumak. Projenin bilimsel danışmanı olan Prof. Dr. Afife Batur, kitabın editörleri Murat Ural ve Figen Kuzucu’nun katılımlarıyla Çomakdağ köyleri incelendi, belgelendi ve Ali Konyalı tarafından fotoğraflandı. Bu bölüm Afife Batur ve Murat Ural’ın yazılarıyla sunuluyor. Sanıyorum Prof. Karlsson’un Labraunda değerlendirmesi sadece arkeolojik bakımdan değil aynı zamanda Anadolu ve Karia bölgesindeki inançların değerlendirilmesi açısından da ilgi çekecektir.”