Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Çanakkale 2010 Yolculuğuna Başladı!

Çanakkale, 2007’de Anadolu Kültür ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin desteğiyle başlayan kültür politikaları tartışmalarını kentin gündemine getirmek ve kültür sanat etkinliklerini tüm kente yaymak için, 2010’u milat kabul ederek, Çanakkale 2010 projesini geliştirdi. Çanakkale 2010, Ocak-Aralık 2010 tarihleri arasında iki temel aktivite alanı

Radikal İKİ
Çanakkale 2010 Yolculuğuna Başladı!

STRONG>İstanbul’un 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti olması, sivil girişim-merkezi hükümet ve yerel yönetimler arasındaki işbirliği ve sonrasında yaşanan gerilim, kültür sanat konusunu gündemimize daha sık getirir oldu. Farklı güç dengeleri arasında yaşanan çatışmaları gözlemlemekten, olan ve ol(a)mayan projelerin peşinde koşturmak ve istifa hikâyelerini dinlemekten kültür ve sanatın neden önemli olduğu, İstanbul’a ve bize neler katabileceği konusuna bir türlü gelemedik. Hele İstanbul’un yerel kültür politikaları konusunda atabileceği adımları, kültür ve sanatın kentte yaratabileceği sivil hareketliliği, açabileceği sivil alan ve diyalog fırsatını gözönüne almak hiç mümkün olmadı.

Oysa, “kültür politikaları” tartışmaları, kültürel mirastan dil hakkına, kültür endüstrilerinden kültür ve sanat yönetimine geniş bir alana ve bu alanda çalışan, emek veren, üreten ve tüketen herkese dokunuyor. Kültür ve sanat konularıyla her türlü yasa, politika, uygulama, karar ve tabii ki pratik, bu tartışmaların içine giriyor. Kültür politikaları dendiğinde bu kadar geniş bir alandan bahsedilmesi ve alanın disiplinlerarası olması, bu kapsama giren konuları nasıl bir perspektifle ele aldığımızı daha da önemli kılıyor.

Belki de bu yüzden kültür ve sanat konusunu tartışırken, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 27. Maddesi’ni baz almak önemli. Bu maddeye göre, “herkes toplumun kültürel yaşamına serbestçe katılma, güzel sanatlardan yararlanma, bilimsel gelişmeye katılma ve bundan yararlanma hakkına sahiptir”. Hak temelli bir yaklaşımı benimsemek, kültür ve sanat konusunun demokratikleşme ve sivil alan açma, diyalog oluşturmaya verebileceği desteği gündemimize getirebilir.

İstanbul tüm bu yaklaşımlardan ve tartışmalardan uzak bir şekilde 2010’u beklerken, yaşanan kargaşayı takip eden Anadolu kentlerinden biri, sessiz sedasız çalışmalarına devam etti. Çanakkale, 2007’de Anadolu Kültür ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin desteğiyle başlayan kültür politikaları tartışmalarını kentin gündemine getirmek ve kültür sanat etkinliklerini tüm kente yaymak için, 2010’u milat kabul ederek, Çanakkale 2010 projesini geliştirdi. Katılımcı planlama konusunda birçok Anadolu kentine örnek teşkil eden Çanakkale’de, kentte düzenlenen tüm etkinlik ve tartışmaları “olağan şüphelilerin” dışına çıkararak, geniş bir katılımla gerçekleştirmek hedef olarak belirlendi. Kültür ve sanatı bir hak olarak gündelik hayatın içine yerleştirmek ve tüm kentlilerin bu haktan yararlanmasını sağlamak amacıyla çalışmalar başlatıldı. Çanakkale Belediyesi, Çanakkale Valiliği ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi bu fikre destek verdiğinde ise çalışmalar hızlandırıldı.

Çanakkale 2010 nedir?

Çanakkale 2010, Ocak-Aralık 2010 tarihleri arasında iki temel aktivite alanı üzerinden yürüyecek bir kültürel etkinlikler zinciri. Bu alanlardan ilki, kentin yerel kültür politikalarının oluşturulması için “12 ay-12 tema” başlığı altında gerçekleştirilecek kent tartışmaları. Daha önce yapılan toplantılarda kentliler tarafından belirlenen 12 tema, tüm yıl boyunca gündemde tutulacak. Her ay belirlenen temalar üzerinden hem kentlilerle hem de kent dışından katılımcılarla söyleşiler, tartışmalar düzenlenecek. Ama son sözü kentliler söyleyecek. Çanakkaleliler, her ayın sonunda o ayın temasına dair yol haritalarını hep beraber hazırlayacak ve her tema için bir manifesto yayınlayacaklar.

Çanakkale 2010’un ikinci aktivite alanı ise, kentte halen devam eden ve yapılması planlanan etkinlikleri biraraya getirerek, kentteki tartışmaları ve sanat hareketliliğini belirlenen temalar üzerinden kentlilerle buluşturmak olacak. Bu süre içinde yapılan işbirlikleri, ortaklaşa etkinlikler, tartışmalar, performanslar ve konserler de Çanakkalelilerin kültür ve sanat hayatını renklendirecek.

Nasıl başladı?

Henüz Şubat ayı... Ocak ayındaki açılış ve ilk etkinlikler oldukça başarılıydı. Gülsin Onay’ın hem çocuklar hem de yetişkinler için verdiği konser, tüm kentte büyük ilgi gördü. Konsere kentin farklı mahallelerinden katılımı sağlamak için davetiyelerin bir kısmı Toplum Merkezleri’nde dağıtıldı. Sulukule Platformu’nun gerçekleştirdiği söyleşide eski belediye başkanı ve yeni belediye başkanının yanı sıra İl Kültür Müdürlüğü’nden, üniversiteden, sivil girişimlerden yüzler görmek mümkündü. Kentte Roman mahallesi Fevzi Paşa’nın muhtarı ve mahalleden iki kişinin yanı sıra Lapseki Roman Derneği Başkanı’nın yaptığı konuşma, daha geniş bir kitleye ulaşmak için nelerin yapılabileceğine dair tartışmaları gündeme getirdi. Fevzi Paşa’yı Fevzi Paşalılarla tartışmak gerektiği konusunda ise herkes hemfikirdi.

Kentin yerel kültür politikalarının tartışılması için ise Çanakkaleli sivil girişimler ön hazırlıklarını yaptı, bir ön metni hem Ocak hem de Şubat ayı temaları için hazırladı bile. Şimdi tartışmayı tüm kente yaymak için fikir alışverişinde bulunuyor, kentte tanıdık yüzlerin dışında insanların da gelip fikir beyan edeceği, taleplerini ve önerilerini getireceği tartışmaların yolunu açmak için uğraşıyorlar. Ocak 2011’de tema tartışmaları tamamlandığında Çanakkalelilerin ellerinde 2011 süresince takipçisi olabilecekleri bir kültür politikaları manifesto kitapçığı ve birçok kente örnek olacak bir işbirliği deneyimi olacak.

2010 yeni başladı, önümüzde 11 ay var. İstanbul elindeki fırsatı kullanma konusunda şimdilik pek başarılı gözükmüyor ama belki Çanakkale tüm şehirlere, hatta İstanbul’a, katılımcılığı ve birlikte iş yapma pratiği ile örnek olabilir. Sivil inisiyatifin koordinatörlüğünde gelişen işbirlikleri, kültür ve sanatın yaratabileceği diyalogları samimi bir tartışmaya dönüştürebilir. İstanbul, birçok alanda olduğu gibi tüm dikkatleri, etkinlikleri ve tartışmayı 2010 yılında da kendine çekmeye hazır. Oysa Anadolu’da Çanakkale gibi birçok kent, çalışmalarını sessiz sedasız sürdürüyor.

12 ay/12 tema

Ocak Devinim, Şubat İletişim, Mart Kent Kimliği ve Kentlilik Bilinci, Nisan Turizm, Mayıs Seramik ve Kentte Sanat, Haziran Kırsal Kent ve Tarımsal Ekonomi, Temmuz Su, Ağustos Katılımcılık ve Ortak Yaşam, Eylül Barış, Ekim Kültürel Miras, Kasım Kamusal Alanlar, Aralık- Çoğulculuk.

www.canakkale2010.org, www.anadolukultur.org

http://www.yapi.com.tr/haberler/canakkale-2010-yolculuguna-basladi_76695.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!